Beyin göçü ve kadına şiddet nasıl biter?

Ülkemizin her geçen gün daha da kötüleşen iki önemli sorunu: Beyin göçü ve kadına şiddet… Beyin göçü eskiden bireysel olarak gerçekleşirken son yıllarda grup grup, meslek meslek en değerli, en kabiliyetli insanlarımızı kaybediyoruz.

Pandemi döneminde kahraman ilan edilen, büyük fedakarlıklarla Covid-19 ile mücadelede büyük başarılar elde eden doktorlarımız, şiddet olaylarının artması, geçim koşullarının zorlaşması, güvenlik endişeleri, çalışma koşullarının iyileştirilmemesi ve daha nice gerekçelerle ülkemizi terk ediyorlar.

Siyasilerimiz; doktorlarımızın sorunlarını dinleyip, çare üreteceklerine, "Giderlerse gitsinler" söylemleriyle bir tekme de onlar vuruyor.

Tüm yetişmiş insanlarımızda bu endişeler, sorunlar had safhada yaşanıyor.

Gençler bir taraftan yetişmeye çalışırken, şahit oldukları bu manzaralar karşısında geleceğe dair umutlarını kaybetmiş durumdalar. Onlar da geleceklerini başka ülkelerde arıyorlar, hesaplarını buna göre yapıyorlar.

Ülkemizde kadına şiddet olayları da her geçen gün tırmanıyor.

Çalışmasa bir dert, çalışsa ayrı bir dert…

Derdini anlatamıyor, anlatsa bir çare bulamıyor, çalışsa ucuz işgücü olarak değerlendiriliyor, yolda güvenle yürüyemiyor, en temel haklarına ulaşamıyor…

Türk genci ve Türk kadını bu girdabın içerisinde çaresizlik içinde çırpınırken, ülkemizin en genç lideri, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş Bostancı Gösteri Merkezi'nde gerçekleşen Cumhuriyet Şöleni'nde muhteşem iki proje açıkladı. Biri gençlere, diğeri ise kadınlara yönelik… 

BTP liderinin kendi cümleleriyle bu projelerini aktaralım. Gençlerle ilgili projesi şöyle: "BTP'nin 600 milletvekilinin yüzde 20'si kontenjandan olacak. 400 kişi ise 40 yaşın altındaki gençlerden oluşacak. Bu ülkeyi gençler yönetecek."

Hatırlarsanız BTP lideri Baş, daha önce de yaptığı bir konuşmada, "Biz gençlerimizi yönetmeye değil gençlerle beraber bu ülkeyi yönetmeye talibiz" ifadelerini kullanmıştı. Katıldığı bir TV programında Hüseyin Baş, "Beyin göçü neden oluyor?" sorusuna şu cevabı vermişti: 

"Bizim kabiliyetli gencimiz ya imkan bulamıyor ya da yaşam alanı bulamıyor. Bir şarkı vardır, 'Deryada bir gül açmış o da su diye ağlar' diye… Türkiye'nin pozisyonu esasında bu. Biz gençlerimizi hiçbir zaman sahiplenmedik ülke olarak. Biz bunları kazanalım derdine düşmedik. Bakın Atatürk kurduğu Cumhuriyette öyle şeyler yaptı ki… Batman'ın Raman dağında petrol bulundu. Bu petrol arama şirketini Atatürk kurdu ve bu petrolü bulması için ABD'de ikamet eden bir Türk'ü Türkiye'ye davet etti. O'na, 'Gel ülkene hizmet et' dedi. O da ABD'den kalktı geldi. Niye geldi? Çünkü Atatürk'e inandı, güvendi. 'Ben bu adamla hem çalışmalarımı yaparım, hem geleceğimi kazanırım, hem de milletime hizmet ederim' dedi."

Ülkemizde umudunu yeşertemeyen gençlerimizi en iyi genç olanlar anlar. BTP lideri Baş da bu gerçekten yola çıkarak ülkemiz hakkında karar verecek olan milletvekillerinin yüzde 80'ini 40 yaş altı insanlardan oluşturacağını belirtiyor.

Gençlerimizin hayali ve umuduyla, ülkemizin geleceği birleşirse, oradan mükemmel bir sonuç çıkar, bunda hiç şüphe yok.

BTP liderinin diğer projesi ise kadınlara yönelik dedik. Bakın Sayın Baş bu konuda ne diyor: 

"Gençlerimizin yanında bir da kadınlarımız var. Kadın medeniyettir, kadın varlık sebebimizdir. Bu kadın evde çocuk yetiştirebiliyor ama devlet yönetemiyor! Kadının sömürüldüğü bir düzen. Kadın iş bulamıyor, her girdiği işte mobbinge uğruyor. Bu kadınlar yolda yürürken bir deli tarafından samuray kılıcıyla bölünmek istemiyor, yaşamak istedi başka bir şey istemedi. Siz geçmişi belli olan Adalet Bakanı'yla, 'Bir tane güvenlik makalesi okumadım' diyen İçişleri Bakanı'yla kadınlara hukuk, adalet ve güvenlik sağlayacağınızı zannediyorsunuz, geçin bu hikayeleri. Kadınlarımıza yönelik projelerimiz de var. Aday listelerimiz fermuar liste olacak, bir kadın bir erkek. Listelerimizin yarısı erkek yarısı kadın olacak. Bu kardeşiniz bunların hepsini ispat edecek göreceksiniz. Siz bana güvenin, arkam da sağlam önüm de sağlam."

Gençlerin sorunlarını gençlerle çözmek, kadınların sorunlarını da bizzat kadınlarla çözmek.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceğimizi ve Cumhuriyetimizi kadınıyla erkeğiyle Türk Gençliğine emanet etti, BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş da 'gençlerimizle ve kadınlarımızla beraber geleceğimizi kurgulayacağız, Cumhuriyetimizi muhafaza ve müdafaa edeceğiz' diyor.

Unutmayalım ki, itibar saraylarla olmaz, bir milletin asıl itibarı gençleri ve kadınlarıdır. Onlar haklarını doya doya yaşayabiliyorsa o millet o devlet en itibarlı millet ve devlettir.