İktidarın değil, halkın avukatı olmak diye de okuyabilirsiniz başlığı. Yargının bağımsızlığı tartışılıyor… Savcısı yargıcı siyasi baskı altında. Düşünün, iktidar ortağı parti lideri talimat veriyor ve bir yüksek hâkim HSK'dan (Hakimler ve Savcılar Kurulu) istifa ediyor. Yargı kararının yerine getirilmesinde görevli güvenlik güçleri, bunun tam aksini yaparak mahkeme kararının uygulanmasını engelliyor.
Daha pek çok örnek verilebilir. Bu şartlarda yargının kurucu unsurlarından savunma, bağımsız kalabilmiş. Avukatların mesleki birliği barolar siyasi kuşatmaya karşı direnebilme cesaretini gösterebilmiştir. Barolara dişini geçiremeyen iktidar, çareyi baroları bölüp parçalamakta bulmuştur.
Anayasaya aykırı düzenlemeyle barolar bölünmüş, iktidar barosu kurulmuştur.
16/17 Ekim tarihlerinde, 50 bini aşkın üyesi ile dünyanın en büyük barosu konumunda olan İstanbul Barosu, genel kurul toplantısını yaparak başkanını seçti. Hayırlı olsun. Bu baronun 54 yıllık üyesiyim. Ben de genç yıllarımda iki dönem başkan adayı olarak mücadele verdiğim kurumu iyi tanıdığımı söyleyebilirim. İktidara boyun eğmeyerek, kutsal savunma hizmetine, bağımsız şekilde katkı sunmuştur. Bundan sonra da, AKP iktidarının yandaş baro oluşturma hedefine karşın mücadelesini sürdürecektir.
Neden bağımsız baro?
Bağımsız barolar olmazsa toplum savunmasız kalır. Toplumun sesi olan medya için de aynı şeyi söyleyebiliriz; bağımsız medya olmazsa toplum nefessiz kalır.
Bu nedenle AKP iktidarı, bir yandan bağımsız baroları yok edip yerine bölünmüş, parçalanmış, kutuplaşmış etkisiz barolar meydana getirmeye çalışırken, diğer yandan bağımsız medya kuruluş ve kurumlarına ceza yağdırmaktadır.
Hatırlayalım; Bölme yasası ya da çoklu baro düzenlemesi 15 Temmuz 2020'de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmişti… Yasa en az beş bin avukatın kayıtlı olduğu ilde 2 bin avukatın imzasıyla yapılacak başvuru sonucunda yeni bir baro kurulabileceğini öngörüyordu.
İstanbul'da 2 bin avukatı zar zor bulabilen girişimde iktidara yakın isimler vardı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı ve bürosunda çalışan avukatlar, Cumhurbaşkanının oğlu Bilal Erdoğan'ın kurucusu olduğu Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Yönetim Kurulu üyesi bir avukat gibi. Ve daha birkaç isimle iki bine güçlükle de olsa ulaşarak 2.no.lu baroyu oluşturdular.
Üst meslek kuruluşu olan Türkiye Barolar Birliği'ne (TBB) delege gönderme aşamasında üye sayısı az olan barolar ile üye sayısı çok olan barolar arasında adaletsiz bir durum ortaya çıkmakta, üyesi az olan barolar etkin olabilmektedir. İktidarın amacı da buydu zaten. Barolar Birliğinde yandaşlarını çoğaltmak.
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023