Afrika denilince, hatırınıza ne geliyor, Allah aşkına?
Açlık, yoksulluk, derisi kemiklerine yapışmış insanlar, bir deri-bir kemik kalmış milletler, salgınlar, ölümler…
AKP hükümeti böyle bir tablodan milyarlarca dolarlık iş çıkartıyor… Vay be!
Sinekten yağ çıkartıyorlar.
Başbakan R. T. Erdoğan’ın konuk olduğu Nijer, BM’nin 2011 İnsani Gelişme Endeksine göre (Human Development Index) dünyanın en yoksul ülkelerinin başında geliyor.
Fert ölçeğinde bir ölü ne, bir kadavra ne ise, toplum ölçeğinde de Afrika o!
Kefen soyucular bile artık mesai harcamıyor Afrika’da…
Erdoğan, “tarihin, kefen soyuculardan hesap soracağını” hatırlatarak moral verdi Afrikalı garibanlara!
Fakr ü zaruret içinde kıvranan Afrika’dan katrilyonluk ticaret hikayesi çıkartmayı, ancak Erdoğan ve AKP başarabilir.
Haklarını teslim etmek lazım; 10 yılda bu tecrübeyi edindiler… İşsizlik, enflasyon, milli gelir vs. rakamlarıyla oynamayı en iyi bunlar beceriyor!
Kendi ülkendeki tüm yeraltı kaynaklarını ecnebilere peşkeş çek, en kârlı işletmelerini küresel sömürgecilere eline ver, ithalat ve ihracat maliyeti en düşük kapı komşu ülkelerini işgalcilerin ağzına at, kardeş kavgaları gırla gitsin, Türkiye’nin mücavir alanı kan gölüne dönsün, sonra da açlıktan nefesi kokan Afrikalarda gez-dolaş… Üstüne bir de ihracat havas bas!
Erdoğan, Gabon’un başkenti Libreville’de, 2015 Afrika ticaret hedefini 50 milyar dolar olarak açıklıyor… Sehven veya sürç-i lisan değil, 50 milyar dolar!
Dediğine göre, bu, durarak olmaz, çalışarak olurmuş!
Şu anki ticaret hacmimiz ne?!
Başbakan İş Forumu’nda açıklıyor: “Ticaret hacmi 41 milyon dolar.”
Erdoğan’a Çankaya yolunu açacak başarı öyküsü lazım herhalde…
Ama bu iş, atmasyonla olmaz, bu kadar da atmasyon olmaz ki!
Derisi kemiklerine yapışmış Afrika’dan güya başarı öyküsü çıkarmaya çalışıyor AKP.
Hayır, yandaşları ve dinlerarası diyalog kardeşleri bile “Atma Recep Din kardeşiyiz” diyemiyor… Çünkü bu okkalı lafı, hükümete yakınlığı ile bilinen YRD İstanbul Reklamcılık ve Danışmanlık adlı şirket, Türk Patent Enstitüsü’ne yaptığı başvuru ile satın almış!
Papaz Malthus’un liberal kapitalizm gözlüğüyle, AT veya AB gözlüğüyle bakarsanız Anadolu’ya… Hiçbir kaynak göremezsiniz, kaynak yok dersiniz; açlıktan nefesi kokan ve bir deri-bir kemik kalmış Afrikalarda belanızı ararsınız.
Altın da bu vatanda, bor da, mermer de, toryum da, insan kaynağı da…
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Modeli penceresinden bakarsanız, Türrkiye’nin kaynaklarıyla 10 tane Türkiye bakarsınız…
Cennet gibi bir vatanı ve İslam coğrafyasını tüm kaynaklarıyla, Amerika ve Haçlılara altın tepsi içinde sun, nüfusunun yarısı açlıktan ölen Afrika’dan 50 milyar dolarlık ticaret hacminden dem vur… Geçin bu mavalları!
Afrika ve güney kutbundan başka, milleti avutmak için gidecek adresiniz kalmadı.
Altın değil, nal toplarsınız Afrika’da!
AKP hükümeti, bugüne kadar Afrika’yı hortumlayıp bitirenlerin, Afrika’yı bir deri-bir kemik bırakanların, bugün emir erliğini yapıyor, Büyük Ortadoğu Projesi eş bakanlığını yürütüyor. Afrikalılara da bakın ne diyor Erdoğan:
“Zamanı geldiğinde, tarih, Afrika’nın elmaslarını, altınlarını, yeraltı zenginliklerini, hatta doymayıp Afrika’nın insanlarını alan; geride kalanları, yoksulluğa terk edenlere hesabını mutlaka ama mutlaka soracaktır.”
Ele verir talkını, kendi yutar salkımı, denir buna…
Tarih, Afrikalıların yeraltı kaynaklarını ve insanlarını alanlara er veya geç hesap soracak da; Geniş Ortadoğu Coğrafyasındaki Müslümanların petrol ve yeraltı kaynaklarına çöreklenen, canlarını alan ve namuslarını kirletenlere ve onların ortakçılarına hesap sormayacak mı?!
AKP hükümeti, Afrika aynasında, Ortadoğu’daki işgal ve sömürülerin hesabını ve bunlardaki kendi payını, BOP eş başkanlığındaki vebalini görsün, seyretsin!
Tarihten önce Türk milleti, AKP’den bu hesabı sorsun ki, ülke ve bölgemiz kısa zamanda kurtulsun!
Açlık, yoksulluk, derisi kemiklerine yapışmış insanlar, bir deri-bir kemik kalmış milletler, salgınlar, ölümler…
AKP hükümeti böyle bir tablodan milyarlarca dolarlık iş çıkartıyor… Vay be!
Sinekten yağ çıkartıyorlar.
Başbakan R. T. Erdoğan’ın konuk olduğu Nijer, BM’nin 2011 İnsani Gelişme Endeksine göre (Human Development Index) dünyanın en yoksul ülkelerinin başında geliyor.
Fert ölçeğinde bir ölü ne, bir kadavra ne ise, toplum ölçeğinde de Afrika o!
Kefen soyucular bile artık mesai harcamıyor Afrika’da…
Erdoğan, “tarihin, kefen soyuculardan hesap soracağını” hatırlatarak moral verdi Afrikalı garibanlara!
Fakr ü zaruret içinde kıvranan Afrika’dan katrilyonluk ticaret hikayesi çıkartmayı, ancak Erdoğan ve AKP başarabilir.
Haklarını teslim etmek lazım; 10 yılda bu tecrübeyi edindiler… İşsizlik, enflasyon, milli gelir vs. rakamlarıyla oynamayı en iyi bunlar beceriyor!
Kendi ülkendeki tüm yeraltı kaynaklarını ecnebilere peşkeş çek, en kârlı işletmelerini küresel sömürgecilere eline ver, ithalat ve ihracat maliyeti en düşük kapı komşu ülkelerini işgalcilerin ağzına at, kardeş kavgaları gırla gitsin, Türkiye’nin mücavir alanı kan gölüne dönsün, sonra da açlıktan nefesi kokan Afrikalarda gez-dolaş… Üstüne bir de ihracat havas bas!
Erdoğan, Gabon’un başkenti Libreville’de, 2015 Afrika ticaret hedefini 50 milyar dolar olarak açıklıyor… Sehven veya sürç-i lisan değil, 50 milyar dolar!
Dediğine göre, bu, durarak olmaz, çalışarak olurmuş!
Şu anki ticaret hacmimiz ne?!
Başbakan İş Forumu’nda açıklıyor: “Ticaret hacmi 41 milyon dolar.”
Erdoğan’a Çankaya yolunu açacak başarı öyküsü lazım herhalde…
Ama bu iş, atmasyonla olmaz, bu kadar da atmasyon olmaz ki!
Derisi kemiklerine yapışmış Afrika’dan güya başarı öyküsü çıkarmaya çalışıyor AKP.
Hayır, yandaşları ve dinlerarası diyalog kardeşleri bile “Atma Recep Din kardeşiyiz” diyemiyor… Çünkü bu okkalı lafı, hükümete yakınlığı ile bilinen YRD İstanbul Reklamcılık ve Danışmanlık adlı şirket, Türk Patent Enstitüsü’ne yaptığı başvuru ile satın almış!
Papaz Malthus’un liberal kapitalizm gözlüğüyle, AT veya AB gözlüğüyle bakarsanız Anadolu’ya… Hiçbir kaynak göremezsiniz, kaynak yok dersiniz; açlıktan nefesi kokan ve bir deri-bir kemik kalmış Afrikalarda belanızı ararsınız.
Altın da bu vatanda, bor da, mermer de, toryum da, insan kaynağı da…
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Modeli penceresinden bakarsanız, Türrkiye’nin kaynaklarıyla 10 tane Türkiye bakarsınız…
Cennet gibi bir vatanı ve İslam coğrafyasını tüm kaynaklarıyla, Amerika ve Haçlılara altın tepsi içinde sun, nüfusunun yarısı açlıktan ölen Afrika’dan 50 milyar dolarlık ticaret hacminden dem vur… Geçin bu mavalları!
Afrika ve güney kutbundan başka, milleti avutmak için gidecek adresiniz kalmadı.
Altın değil, nal toplarsınız Afrika’da!
AKP hükümeti, bugüne kadar Afrika’yı hortumlayıp bitirenlerin, Afrika’yı bir deri-bir kemik bırakanların, bugün emir erliğini yapıyor, Büyük Ortadoğu Projesi eş bakanlığını yürütüyor. Afrikalılara da bakın ne diyor Erdoğan:
“Zamanı geldiğinde, tarih, Afrika’nın elmaslarını, altınlarını, yeraltı zenginliklerini, hatta doymayıp Afrika’nın insanlarını alan; geride kalanları, yoksulluğa terk edenlere hesabını mutlaka ama mutlaka soracaktır.”
Ele verir talkını, kendi yutar salkımı, denir buna…
Tarih, Afrikalıların yeraltı kaynaklarını ve insanlarını alanlara er veya geç hesap soracak da; Geniş Ortadoğu Coğrafyasındaki Müslümanların petrol ve yeraltı kaynaklarına çöreklenen, canlarını alan ve namuslarını kirletenlere ve onların ortakçılarına hesap sormayacak mı?!
AKP hükümeti, Afrika aynasında, Ortadoğu’daki işgal ve sömürülerin hesabını ve bunlardaki kendi payını, BOP eş başkanlığındaki vebalini görsün, seyretsin!
Tarihten önce Türk milleti, AKP’den bu hesabı sorsun ki, ülke ve bölgemiz kısa zamanda kurtulsun!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019