ABD'nin ipiyle kuyuya inenin, o ip bir gün mutlaka boynuna dolanır.Yakın tarihte ve günümüzde yaşanılan birçok hadise bu tespitin ispatı niteliğindedir.Prof. Dr. Haydar Baş Bey, siyasilerimizin ayıkması için sık sık Şerif Hüseyin ve Saddam örneğini vermekteydi.Aksaray'da yapılan Milli Kahramanları Anma Programı'nda Sayın Baş, siyasi iradeye, "Bu yanlışta devam ederseniz Şerif Hüseyin'in kaderini yaşayacaksınız" demişti.Evet, gün bugündür ve siyasi irade Şerif Hüseyin'in kaderini yaşamaya başladı bile?Yıllar öncesinde ABD'de, "Onu deliğe süpürmeyin, kullanın" ifadeleriyle gündeme gelen süreç bugün nihayete varma noktasında?Tabii, burada operasyonun arkasındaki iradeyi görmek gerekmektedir. Siyasilerimiz eğer sadece işin tetikçilerini görür de ona göre önlem almaya çalışırlarsa başka bir yanlışa daha imza atmış olurlar.Düğmeye basan her ne kadar Cemaat olarak gözükse de, düğmeye bastıran AKP hükümetinin yıllardır peşinde koştuğu, bir dediğini iki etmediği, BOP'ta eşbaşkanlığını yürüttüğü ABD'dir.Tunus'ta, Mısır'da Arap baharları eserken, siyasilerimize, "aynı kaderi yaşayacaksınız" uyarısında bulunmuştuk ve gerekçe olarak da, ABD'nin Büyük İsrail Devleti Projesi'nde Ortadoğu coğrafyasında hiçbir güçlü unsurun bulunmasını istemediği gerçeğini ifade etmiştik.Doğru, Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, Tunus Devlet Başkanı Zeynelabidin bin Ali ABD'nin bir dediği iki etmiyor, emredileni harfiyen yerine getiriyordu ama AB onları yine de harcadı. Çünkü ABD, Mısır ve Tunus'un da içinde bulunduğu BOP projesi kapsamındaki ülkelerde parça parça olmuş bir devlet ve millet, kaos, karmaşa ve iç çatışma istiyordu.ABD'nin bu hedefine ulaşmasını engelleyen, ne olduğu, kim olduğu, ne kadar taşeron olduğu önemli değil herkesi devre dışı bırakması gerekiyordu. Ve bunu yaptı.Mısır'da önce Mursi'yi kullanarak Hüsnü Mübarek'i devirdi, ardından da Mursi'yi devirip Sisi'yi iş başına getirerek Mısır'ı doğal olarak çatışma ortamına sürükledi.Dikkat ederseniz, ABD'nin bir şekilde el attığı, demokrasi(!) getirdiği ya da getirmeye çalıştığı bütün bu ülkelerde iç huzursuzluk, çatışma mutlaka vardır. Çünkü ABD'nin hedefi budur. Şimdi de aynı tezgah Türkiye için devreye sokulmaktadır ve düğmeye basılmıştır.ABD'nin CHP'ye yeşil ışık yakması, CHP'yi iktidara taşımak için değildir. Dün çıkarları için kullandığı AKP'li siyasileri Şerif Hüseyin gibi devre dışı bırakarak Türkiye'deki tek iktidarlı sisteme son verip, CHP-MHP ve Cemaat koalisyonuyla istikrarsız bir ortam oluşturup, ardından da kaos ve karmaşayı körükleyip, Türkiye'nin sözde Kürdistan'ını ortaya çıkarmak ve Büyük İsrail Devleti Projesi'ne bir adım daha atmaktır.AKP'li siyasiler, ABD'nin güdümünde olan Cemaati hep kendileriyle bir ve beraber olacaklarını zannettiler, suni bir şekilde ABD'nin işbirlikçileriyle oluşturulan tabanın sürekli kalıcı olduğunu düşündüler. Şerif Hüseyin, Hüsnü Mübarek, Saddam da aynı tozpembe tabloya aldanmıştı. Bu suni zemini oluşturanların, bunu bir hesap için yaptıklarını görmediler ve bu gücü kendilerinden bildiler.Taa ki bugüne kadar, şimdi bu sanal zemini oluşturanlar bu zemini bozuyorlar. Eğer siyasilerimiz dün Sayın Baş'ın ikazlarını dikkate alsaydı bugün bu duruma ne kendileri düşecekti, ne de milleti bu kadar mağdur edeceklerdi. Ülke savaş alanına dönmeden önce siyasilerimiz ve milletimiz için hala bir çıkış noktası vardır. Siyasilerimiz de, milletimiz de ABD'nin rüzgarını değil, sadece ve sadece milletimizin rüzgarıyla hareket eden, birliğin ve çözümün adresi, çözümleri dünyayı aydınlatan Prof. Dr. Haydar Baş'a yönelmelidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Direnç kalktıkça, İsrail pervasızlaştı / 21.03.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Direnç kalktıkça, İsrail pervasızlaştı / 21.03.2025