Bu sütunda en son yayınlanan 'Dediler' adlı şiirimizin son dörtlüğü şöyleydi:
"Karaca bir dokun işit bin âhı
Niceyi mahvetti dünya tamahı
Yetimin gözyaşı mazlumun âhı
Kimsenin yanına kalmaz dediler"
Milletler ve devletler, ister farkında olsunlar ister olmasınlar, bu iki âh, bu iki günah her devirde onları devirmiş ve mutlaka altlarını üstlerine getirmiştir.
Bir devlet, kurumlarının binalarını ne kadar sağlam temeller üzerine oturtursa oturtsun, her ne kadar asırlara meydan okuyacak mermer sütunlar üzerinde yükseltmiş olursa olsun, yetimlerin gözyaşları sızmışsa bir taraftan, mazlumların çaresizce âh çekmeleri, kara bulutlar gibi, yaman bir kasırga gibi dolaşıyorsa o milletin ve devletin semalarında, yıkım çok çok yaklaşmış demektir.
Bu yıkımın önüne ancak, yetimlerin gözyaşlarını silerek ve mazlumların âhlarını dindirerek, onların mazlumiyetlerine son vererek geçilebilir.
Göz yaşı, hele hele yetimin gözyaşı, her mermeri deler, her sert kayayı paramparça eder.
Yüreği kor gibi yanan bir mazlumun duası ile Allah arasında bir hicap, bir perde olmadığını, son elçinin beyanlarından öğreniyoruz.
Yetimlerini ağlatan, yetimlerini mağdur eden, onların aç ve sefil kalmalarını seyreden bir millet, çok geçmez âleme seyirlik olur.
Mazlumlarını artıran, onların acılarını, onların âhlarını dindirmek için seferber olmayan bir millet ve bir devlet, her an, tepelerine azap yağdıracak olan kara bulutların tehdidi altındadır.
Hemen hemen her gün, dağları yerinden oynatacak, koca koca kayaları paramparça edecek çapta zulümler işlendiği halde, her an, mazlumlar zincirine yeni yeni halkalar eklendiği halde, kılımız kıpırdamıyor, yürek yangınının ve ürpertinin sözü dahi edilmiyor.
Sudan bahanelerle hemen her gün işlenen cinayetler, yıkılan yuvalar, yetim ve öksüz kalan yavrular ve adalet arayan binler, on binler…
Katillere ve zalimlere kol-kanat geren, onların adalete teslim olmalarını engelleyen sözde etkililer ve yetkililer, güya insanlar…
Biz böyle bir millet değildik, içimizi, etrafımızı ve insanlığımızı hangi yetimlerin gözyaşları eritti, tüketti ki tanınmaz hale geldik.
Evet…
Yetimin gözyaşı mazlumun âhı
Kimsenin yanına kalmaz dediler
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Bir yolsuzluk bir yoksulluk bir yasak / 26.12.2024
- 2025 yılı dahi emekliler yılı ilan edilsin / 22.12.2024
- İmtiyaza mazhar niceleri var / 21.12.2024
- Soykırım ekibi Suriye’den selamlıyor dünyayı / 20.12.2024
- Barınma, bürünme ve beslenme / 19.12.2024
- Yapma hacım, ters köşeye yatma hacım / 17.12.2024
- Yalanın para etmediği güne kadar… / 16.12.2024
- Soykırımcı İsrail’e Suriye ödülü / 13.12.2024
- Dumura uğratılmış duygular yüzünden… / 12.12.2024
- Hanım yaparsa kaza hizmetçi yaparsa ceza / 07.12.2024
- 2025 yılı dahi emekliler yılı ilan edilsin / 22.12.2024
- İmtiyaza mazhar niceleri var / 21.12.2024
- Soykırım ekibi Suriye’den selamlıyor dünyayı / 20.12.2024
- Barınma, bürünme ve beslenme / 19.12.2024
- Yapma hacım, ters köşeye yatma hacım / 17.12.2024
- Yalanın para etmediği güne kadar… / 16.12.2024
- Soykırımcı İsrail’e Suriye ödülü / 13.12.2024
- Dumura uğratılmış duygular yüzünden… / 12.12.2024
- Hanım yaparsa kaza hizmetçi yaparsa ceza / 07.12.2024