Ülkemiz her açıdan cendereye sokuluyor

Dış politikamız ABD tarafından, ekonomimiz IMF tarafından şekillendirilirken, bizi bir beraber tutan bütün değerlerimiz de AB'ye uyum adı altında bir bir elimizden alınıyor.Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in özetle ifade ettiği gibi, bu milleti bir ve beraber tutan maya "Dini bütünlüğümüzün teminatı milli bütünlüğümüz, milli bütünlüğümüzün teminatı ise dini bütünlüğümüzdür" gerçeğidir.Üzerimizde asırlardır hesapları olan Batılılar bu gerçeği çok iyi bildiklerinden hep bu noktayı hedef aldılar.Misyoner ajanlarını göndererek milletimizin değerlerini tahrip etmeye çalıştılar. Dışarıdan müdahalenin zor olduğunu fark edince ismi Ahmet, Mehmet olan yerlilerini buldular ve kaleyi içerden yıkmaya çalıştılar.Osmanlı'nın son dönemlerinde buna muvaffak oldular, ama karşılarında Mustafa Kemal Atatürk'ü ve Lazıyla Kürdüyle, Çerkeziyle, Boşnağıyla, Arnavutuyla birbirine kenetlenmiş aziz Türk milletini buldular.Bir dönem, 1938'e kadar misyonerlik ve bölücü faaliyetlere ara vermek zorunda kaldılar. Fakat sonraları siyasilerimizdeki Batı hayranlığı sebebiyle yine kendilerine zemin buldular ve o günden bugüne adım adım projelerini hayata geçirdiler. Maalesef yine Osmanlı'nın son dönemlerindeki manzarayla karşılaşmaya başladık.Misyonerler yine cirit atmaya başladı. Hiçbir Hıristiyan'ın olmadığı yerlere kilise evleri açılmaya başlandı. Yüzde 1 azınlığın sesi, yüzde 99 çoğunluktan, bu vatanın asıl sahiplerinden daha fazla çıkmaya başladı.Şimdi tam bu aşamada nüfus cüzdanlarından din hanesi boş bırakılıyor, gencin kendisine bırakılıyor, ya da yakın bir gelecekte de tamamen çıkarılması planlanıyor. Bu yapılanın son 2 yıldan beri AB'nin ve Vatikan'ın talebi olduğunu hatırlatmalıyız.Gencimiz önce misyonerlik faaliyetleriyle boşluğa düşürülüyor, sonra adres gösteriliyor.Prof. Dr. Haydar Baş Bey uyarıyor: "İşte misyonerlik faaliyeti ile yapılmak istenen, insanları tek tek teslim almaktır. Müdafaasız hale getirmektir. Türklüğünden uzaklaştırmaktır. Siz Türklükten uzaklaşınca o zaman bu vatan Türk'e aittir diyemeyeceksiniz."Ardından da Batılıların asırlardır bekledikleri hayali gerçekleşecek "Türkleri Anadolu'dan çıkarmak".Batıların taleplerini yerine getirmek, bizleri onların oyuncağı haline getirir. Acilen milli politikalara dönmeli ve kendi gücümüzün farkına varmalıyız.***Mevcut ekonomide kazananlar da varmış!Hüsnü Sevilengül'den gelen bir fıkrayı sizlere aktarayım: "Hikaye bu ya, milletin durumunu Başbakan Erdoğan'a anlatmışlar. Buna inanmayan Erdoğan, kendisi araştırmak istemiş. Halkın halini en iyi meyhanelerde görüp anlarım diye gitmiş bir meyhaneye?İçki ve meze kokan havasız bir salon?Erdoğan, hafif içkili bir adamın yanına gidip oturmuş. Başlamışlar öteden beriden konuşmaya. Bu arada sormuş:- Böyle her gün içmek için ne kadar kazanıyorsun?Sarhoş, "günde 50 lira" demiş.- Peki, kemerleri biraz sıksak, ücretleri arttırmayıp, birazcık zam yapsak ne kadar kazanırsın?Sarhoş, "Yüz lira" demiş.  - Peki, kemerleri biraz daha sıkıp zam yapsak?- O zaman 200 liraya para demem.Tayyip Erdoğan kızmış:- Bu ne biçim iş? Peki, kemerleri köküne kadar sıksak, her şeyin fiyatını ikiye katlasak?- O zaman sayenizde muhakkak 500 lira kazanırım.Erdoğan iyice şaşırmış. Adamın ne iş yaptığını merak edip sormuş:- Şeytan mısın, nesin? Ne ş yapıyorsun sen?- Mezarcıyım efendim?