Böylesine büyük acılar yaşadıktan sonra "bundan sonra ne olur ve neler yapılmalıdır" gibi soruları sormak adeta adet haline geldi. Haliyle yine sorulacak; "bundan sonra ne olur? Bundan sonra neler yapılmalı? Ne gibi tedbirler alınmalı?" diye. Sonuç da bellidir; alt rütbeli bir iki isme sembolik cezalar kesilecek, bir, iki yıl ölen vatandaşlarımızı rahmetle anacağız ve durmadan yola devam edenlerin peşinden bakacağız? Hep öyle olmadı mı?2004 yılıydı. Demiryolları hem hızlandırılıyor ve hem de özeleştiriliyordu. Ani bir kararla Ankara, İstanbul arası hızlandırıldı. Kimse alt yapı uygun mu, teknik donanımımız yeterli mi gibi hayati soruları sormadı. Soranları duymadı. Tren hızlandı. Pamukova'da raylar bu hızı kaldıramadı ve 41 vatandaşımız hayatını kaybetti. Hükümet ve ulaştırma bakanı anında acı paylaşımına başladı ve sorumluların cezalandırılacağı sözünü verdiler. 2 makinist suçlu bulundu. Dava devam ediyor? O iki makiniste "hızlan" emrini kim verdi, sorulmuyor bile?İstanbul bir metropol. 20 yıldır aynı zihniyet tarafından yönetiliyor. Ve bu koca şehri sel basıyor. (2009) 31 kişi boğularak can veriyor. Mantık; Yüz yılın en çok yağmuru yağdı? Yapacak bir şey yok, takdiri ilahi? Durmak yok, yola devam. Aynı sel Samsun'u da aldı. (Lâdik) Dere yatakları imara açılmıştı. Açan iktidar partisine mensup belediyelerdi. Onlarca vatandaşımız can verdi. Bakanlar geldi. Taziyelerini belirtip, zararlarını karşılama sözü verdiler. Sonraki seçimlerde belediyelerini aynen muhafaza ettiler?Ordu, Giresun, Trabzon, Rize senelerdir feryat ediyor; fındığımız, çayımız para etmiyor. Ot daha kıymetli diye. Artı Trabzon şehri, şampiyonluk kupalarının federasyonda değil başbakanlıkta olduğu, iddiasıyla ortalığı ayağı kaldırdılar. On binlerce kişiyle eylem yaptılar. Sonuç; yola devam? Erzurum da ağlıyordu. Hükümet törenle saman ithal etti. Bu ithal samanla yola devam kararı aldılar. Reyhanlı'da, Cumhuriyet tarihimizin en büyük terör olayı meydana geldi. Kaç kişiyi kaybettiğimiz bile günlerce tartışıldı. Resmi ve gayri resmi veriler arasında büyük uçurumlar oluştu. Başbakan 10 gün sonra Reyhanlı'ya gidebildi. CIA, MİT, hükümet tartışmaları hala devam ediyor ama Reyhanlı tercihini "yola devam" olarak yapmıştı?Van'da deprem oldu. Yüzlerce insanımız can verdi. Millet ve devlet olarak yardıma koştuk. Bugün yaşadığımız trajedinin benzerini yaşadık. Yardımlarımızı ya terör örgütü kaptı, ya da tekelleşti, yandaşa gitti. Bir sürü de komediye (!) tanık olduk. Kış ortası Vanlı vatandaşlarımıza bez çadır verilirken, Suriye'den gelenlere anında taşımalık kentler kuruluyordu. Hele bazı binaların alt katlarına çürük, üst katlarına sağlam raporu verilmesi ise? 3 sene geçti ve Van'da bazı vatandaşlarımıza, "Evet, can kaybettiniz, mal kaybettiniz ama sizin eviniz yoktu. Onun için size konut vermiyoruz. Başınızın çaresine bakın" denildi. Aynen İzmit'teki gibi? Zalim(!) Saddam, din kardeşi Türk Milleti için 10 milyon dolara konutlar yaptırmıştı. Oturma süresi doldu. Bizim adaletli(!) iktidar geldi, "boşaltın burayı" dedi. Neden? Siz ev değil can kaybettiniz de ondan." Sonuç; yola devam?Yani bu yol devam ettikçe başımıza gelmeyenler bile geliyor ve daha çok şeyler gelecek gibi gözüküyor. Bakalım Soma ne diyecek!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025