(dünden devam ediyoruz)
O, benim için Muhammed Mustafa'nın, Ali'yel Mürteza'nın, Hasan'ül Mücteba'nın, İmam Hüseyin Şehid-i Kerbela'nın 21. yüzyıldaki sancaktarıydı.
O, 21. yüz yılın Ahmet Yesevi'siydi, Hacı Bektaş-ı Veli'siydi, Yunus'uydu.
O, 21. yüz yılın Hoca Atatürk'üydü.
O alimdi, arifti, bilgindi, kanaat ehliydi, eğitimciydi. O, dünyaya kendi laf ile değil fikir ve ortaya koyduğu model ile kabul ettiren adamdı.
O öyle bir liderdi ki, her seçime vaat ile değil noter taahhüdü ile girdi.
O öyle liderdi ki, emperyalizme, emperyalistlere (AB ve ABD gibi) lafla değil ekonomik, siyasi, sosyal çözümlerle ve de itikadıyla karşı durdu.
O öyle liderdi ki, siyasi, sosyal, ekonomik ve şahsi kaygıya kapılmadan, 'Tevhid'in merkezi Ehl-i Beyt'tir' dedi. 'Şii, Sünni, Alevi, Caferi kardeştir' dedi ve bu kardeşliği tesis edenin bizzat Allah-u Teala ve Resulü olduğunu ortaya koydu.
O öyle bir liderdi ki milletimizin, İslam Coğrafyasını içine düştüğü buhranlardan nasıl kurtulacağını, olayların maddi-manevi ve de tarih aynasında sebep ve sonuç ilişkilerini açıklayarak ortaya koydu.
Ama maalesef Merhum Prof. Dr. Haydar Baş', Türk Milleti sahip çıkmadı. Rusya'nın, Çin'in, Avrupa'nın, ABD'nin duyduğu Haydar Baş'ı, milletimiz ve İslam coğrafyası duymadı.
Şimdi her yer kan, vahşet, zulüm ile. İçinde bizar vicdan, biraz insanlık kalanlar çok geçte olsa, 'a, Haydar Hoca bunları söylemişti, Haydar Hoca haklıymış' itirafında bulunuyorlar.
Haydar Baş ile yaşayıp, yürümek
O, hakikat ehliydi. Hakikat ehli diridir, ölmez. Haydar Baş'ta ölmedi, ölmez. Çünkü biz, onun ile yaşıyoruz. Onun ile yürüyoruz. Nasıl mı? Basitçe şöyle anlatayım:
Eğer insan, konuşuluyorsa ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer konu eğitim, sağlık ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer mevzu ekonomi, milli para, faiz, kur, enflasyon ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın çözümleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer konu dünyanın sömürülmesi, kapitalizm ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın duruşu geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu ABD, AB, İsrail'in vahşeti ve bunlarla dost olanlar ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın haykırışları geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu İslam dünyasında akan kan, BOP ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın feryadı geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer gündem Atatürk, malum Atatürkçüler ve Atatürk düşmanları ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu gerçekler geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu Kürt, Türk, Laz, Çerkez, barış süreci, yeni anayasa, vatandaşlık tanımı ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın çağrıları geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu Sünni, Alevi, Şii, Caferi ve bunlar üzerinden yapılmak istenen itikadı ayrım, siyasi rant ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın ilahi hakikatleri haykırışı geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu 'kul olmak' ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın teslimiyeti, fiilleri ve fikirleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu Alemlere Rahmet Hz. Muhammed ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın muhabbeti ve sadakati geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu İmam Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin (Ehl-i Beyt) ve 12 Hak İmam ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın bu seçilmişlere inancı, muhabbeti ve sadakati geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Ya gelmiyorsa? Haydar Baş yine ölmemiştir. Çünkü hakikat ehli ölmez. Ölen, unutanlardır.
Son söz
Şems-i Tebrîzî Hazretleri şöyle der: "Kader; yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergâh bellidir. Ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatın hâkimisin, ne de hayat karşısında çaresizsin."
Prof. Dr. Haydar Baş ise: 'İnsan ne sebepler önünde esirdir, ne de tam bağımsız bir varlıktır. İnsan, külli (sonsuz) irade (Her şeyin yaratıcısı, sahibi Allah'ın iradesi) sınırları içerisinde cüz'i (sınırlı) iradesi ile karar veren bir mahluktur ve insan verdiği kararlardan dolayı hesaba çekilecektir'.
Hem maddi hem manevi bağımsızlığımız ve de ölümden sonraki hesap ve de ölümsüz hayat için yol bellidir. Sapaktakilere aldanmayın, hemen yola çıkın…
O, benim için Muhammed Mustafa'nın, Ali'yel Mürteza'nın, Hasan'ül Mücteba'nın, İmam Hüseyin Şehid-i Kerbela'nın 21. yüzyıldaki sancaktarıydı.
O, 21. yüz yılın Ahmet Yesevi'siydi, Hacı Bektaş-ı Veli'siydi, Yunus'uydu.
O, 21. yüz yılın Hoca Atatürk'üydü.
O alimdi, arifti, bilgindi, kanaat ehliydi, eğitimciydi. O, dünyaya kendi laf ile değil fikir ve ortaya koyduğu model ile kabul ettiren adamdı.
O öyle bir liderdi ki, her seçime vaat ile değil noter taahhüdü ile girdi.
O öyle liderdi ki, emperyalizme, emperyalistlere (AB ve ABD gibi) lafla değil ekonomik, siyasi, sosyal çözümlerle ve de itikadıyla karşı durdu.
O öyle liderdi ki, siyasi, sosyal, ekonomik ve şahsi kaygıya kapılmadan, 'Tevhid'in merkezi Ehl-i Beyt'tir' dedi. 'Şii, Sünni, Alevi, Caferi kardeştir' dedi ve bu kardeşliği tesis edenin bizzat Allah-u Teala ve Resulü olduğunu ortaya koydu.
O öyle bir liderdi ki milletimizin, İslam Coğrafyasını içine düştüğü buhranlardan nasıl kurtulacağını, olayların maddi-manevi ve de tarih aynasında sebep ve sonuç ilişkilerini açıklayarak ortaya koydu.
Ama maalesef Merhum Prof. Dr. Haydar Baş', Türk Milleti sahip çıkmadı. Rusya'nın, Çin'in, Avrupa'nın, ABD'nin duyduğu Haydar Baş'ı, milletimiz ve İslam coğrafyası duymadı.
Şimdi her yer kan, vahşet, zulüm ile. İçinde bizar vicdan, biraz insanlık kalanlar çok geçte olsa, 'a, Haydar Hoca bunları söylemişti, Haydar Hoca haklıymış' itirafında bulunuyorlar.
Haydar Baş ile yaşayıp, yürümek
O, hakikat ehliydi. Hakikat ehli diridir, ölmez. Haydar Baş'ta ölmedi, ölmez. Çünkü biz, onun ile yaşıyoruz. Onun ile yürüyoruz. Nasıl mı? Basitçe şöyle anlatayım:
Eğer insan, konuşuluyorsa ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer konu eğitim, sağlık ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer mevzu ekonomi, milli para, faiz, kur, enflasyon ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın çözümleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer konu dünyanın sömürülmesi, kapitalizm ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın duruşu geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu ABD, AB, İsrail'in vahşeti ve bunlarla dost olanlar ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın haykırışları geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu İslam dünyasında akan kan, BOP ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın feryadı geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Eğer gündem Atatürk, malum Atatürkçüler ve Atatürk düşmanları ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu gerçekler geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu Kürt, Türk, Laz, Çerkez, barış süreci, yeni anayasa, vatandaşlık tanımı ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın çağrıları geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu Sünni, Alevi, Şii, Caferi ve bunlar üzerinden yapılmak istenen itikadı ayrım, siyasi rant ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın ilahi hakikatleri haykırışı geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu 'kul olmak' ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın teslimiyeti, fiilleri ve fikirleri geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu Alemlere Rahmet Hz. Muhammed ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın muhabbeti ve sadakati geliyorsa demek ki, Haydar Baş ölmemiş.
Konu İmam Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin (Ehl-i Beyt) ve 12 Hak İmam ise ve senin aklına, Prof. Dr. Haydar Baş'ın bu seçilmişlere inancı, muhabbeti ve sadakati geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Ya gelmiyorsa? Haydar Baş yine ölmemiştir. Çünkü hakikat ehli ölmez. Ölen, unutanlardır.
Son söz
Şems-i Tebrîzî Hazretleri şöyle der: "Kader; yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergâh bellidir. Ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatın hâkimisin, ne de hayat karşısında çaresizsin."
Prof. Dr. Haydar Baş ise: 'İnsan ne sebepler önünde esirdir, ne de tam bağımsız bir varlıktır. İnsan, külli (sonsuz) irade (Her şeyin yaratıcısı, sahibi Allah'ın iradesi) sınırları içerisinde cüz'i (sınırlı) iradesi ile karar veren bir mahluktur ve insan verdiği kararlardan dolayı hesaba çekilecektir'.
Hem maddi hem manevi bağımsızlığımız ve de ölümden sonraki hesap ve de ölümsüz hayat için yol bellidir. Sapaktakilere aldanmayın, hemen yola çıkın…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025