Mehmet Şimşek için kim övgüler düzüyorsa, ya cehaletinden ya gafletinden, ya da ihanetinden bunu yapmaktadır bu bir.
İki, Mehmet Şimşek hiç tereddütsüz Düyûn-ı Umûmiye komiseridir!
Muhalif kanallara bakıyorum, Aman Allah'ım!
Mehmet Şimşek aslında başarılı olacak ama hükümet önünü tıkıyormuş!
Efendim, Şimşek'in uyguladığı faiz politikasına çok daha önceden geçilmeliymiş.
Yok efendim, Şimşek ekonomiyi çok iyi bilen bir adammış ama, o kadar tahribat yapılmış ki, düzelt düzelt bitmiyormuş.
Bunlar ve daha fazlası, hükümeti akşam sabah eleştirdiğini zanneden muhalif kanallarda yer almaktadır.
Bazen keşke bu cahillerle aynı gezegende yaşamasaydım diye söyleniyorum kendi kendime.
Sanki biz uzayın derinliklerine sesleniyoruz.
Sanki yokmuşuz gibi davranılması ne kadar da iğrenç bir durum.
Bu sözümün muhataplarının kim olduğunun çok bir önemi yok.
Önemli olan bakış açısı ve sahip olunan zihniyettir.
Arkadaş, sen bir bak bakalım şöyle!
Siz kafadan rahatsız mısınız!
Yüzde 50 faiz uygulayan dünyada Arjantin'den başka ülke var mı?
Ya sevgili dostum, internette 1 dakikalık mesai yapsan dünyadaki faiz oranlarını rahatlıkla görürsün.
Faizin bırakın yüzde 50'lerde olmasını, yüzde 1 bile olsa ekonomide hastalık sebebidir.
Ancak biz enflasyon hastalığını tedavi etmekten daha önce, muhalif cahillerin sahip olduğu bu hastalıklı bakış açısını tedavi etmemiz icap eder.
Bu kadar cahillik vallahi pes!
Sırf Cumhurbaşkanı Erdoğan'a muhalefet olsun diye, sürekli olarak 'NAS' politikalarını yerden yere vuruyorlar.
NAS politikalarında ne vardı? Faizlerin düşürülmesi vardı.
Bunun neresi kötü zır cahil muhalif kafa!
Ben başından bu tarafa ve özellikle de ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ten bu yana, gelmiş geçmiş tüm hükümetlerin ekonomiye dair politik uygulamalarını en sert şekilde zaten eleştiriyorum.
Ancak biz gazeteciyiz ve tetikçi hiç değiliz!
Doğruya doğru.
Yanlışa yanlış diyebilen bir kültürden geliyoruz.
Faizlerin yüzde 7.5-8'lerde olduğu dönemi hatırlayın.
Ekonomi ve piyasalardaki gelişmeler, bugün olduğundan kat be kat daha iyiydi.
O zaman bu kadar da gereksiz ithalat yapılmadığından ve yerli üretim daha tam olarak yok edilmediğinden, dövize de olan ihtiyaç çok daha azdı.
Bir diğer taraftan yapılan özelleştirme peşkeşleriyle elde edilen sıcak para ile de piyasalar stabil tutulabilmişti.
Ancak bugün hastalığın son evresine gelinmiştir ve uygulanan bu tedavi yöntemi ile ölüm kaçınılmazdır.
Aslında hastalığa neden olan tüm politik yaklaşımların temelinde, liberal kapitalist sistemin bizzat kendisi vardır.
Bu sistem dünyayı 250 yıldır vampir gibi sömürmektedir.
Aslına bakılırsa dünyada bu sisteme karşı savaş veren ve bu savaşı da kazanan tek insan, Mustafa Kemal Atatürk'tür.
Atatürk'ün yedi düvele karşı verdiği mücadelenin arka planında, kapitalist sistemin acımasız yüzü vardır.
Büyük önderin bu sebepledir ki tam bağımsızlığımızın sembolü olan Merkez Bankası'nı kurmuş olması, kapitalist dünyaya karşı atılmış en anlamlı tokattır.
Milli bir MB demek, emek ve üretiminizin karşılığında para basma hakkınızın sizin elinizde olması demektir.
MB tümüyle milli olmalıdır ve üzerinde hiçbir uluslararası hegoman gücü bulundurmamalı ve barındırmamalıdır.
Yeniden kafası karışık muhalif kanallara ve kafası hiç bu konulara basmayan gazeteci dostlarıma tavsiyem şudur:
Bilmemek ayıp değil, sormuyor ve sorgulamıyor olmanız ayıp.
Bırakın bu Şimşek masallarını.
Türkiye sıradan bir Afrika ülkesi değildir.
40 bin yıl kadar bilinen tarihi vardır.
Dünyanın her bir yanına üstün medeniyetler ve yüksek uygarlıklar inşa etmiş bir milletin evlatlarıyız.
Nasıl ki dünyada adaleti Türk'ten başkası inşa ve ihya edemeyecekse, aynı şekilde insanı ve insanlığı temel alan ekonomi uygulamalarının en mükemmelini de Türk'ten başkası bilemez ve hayata geçiremez!
Bu bir kanun ve kural gibidir.
Açı ve açıkta kalanı doyurmak giydirmek, Türk'ün kültüründe ve inancında vardır.
Herkesin aynı koşullarda yaşaması veya rahat bir hayat sürmesini isteyen irade, Türk'ten başkası olamaz.
Her şeyi dışarıdan ithal etseniz bile asla dışarıdan alınamayacak olan şey, insanı mutlu ve huzurlu kılacak olan formüldür.
Türk olmayan bunu beceremez, çok istese bile yapamaz.
İşte 620 yıllık Osmanlı'nın başaramadığını tek başına başaran Mustafa Kemal ATATÜRK, buna en çarpıcı örnektir.
Osmanlı'nın bu kadar geri kalmasının temelinde de, Türklere olan düşmanlık ve husumet yer almaktadır.
Ben demiyorum ki Mehmet Şimşek Türk değildir.
Elbette ki Türk'tür ama, uyguladığı ve maalesef adeta iman ettiği sistem, vahşi kapitalizmdir.
Sonuç olarak deriz ki, uygulanmakta olan mevcut sistemle Cebrail (a.s.) gelse yapabileceği hiçbir şey yoktur.
Endişe etmeyin, bu topraklarda sonuna kadar çözüm vardır.
Görmüyor olmanızın sebebi sakın kıskançlık veya kibir olmasın!
Ben böyle olduğunu çok kuvvetle görüyor ve hissediyorum.
Gerçekten ülke ekonomisi şaha kalksın mı istiyorsunuz?
Mehmet Şimşek'i değil, Hüseyin Baş'ı davet edin konuşturun.
6 ayda bu cennet vatanı ve içinde bulunduğumuz çöküntüyü ayağa kaldırmazsa, ben de kendimi Taksim'de asarım!
- İslam’ın özü ve laboratuvarı Ehl-i Beyt’tir / 26.11.2024
- Teğmenleri bırak ekonomiye bak! / 25.11.2024
- Teğmenlere güveniyorum, size asla! / 20.11.2024
- Emekli maaşı senin sabah kahvaltın / 19.11.2024
- Halk ‘Mansur Yavaş’ diyor / 18.11.2024
- Sağlık Bakanı istifa etmeli / 14.11.2024
- Milli olmayan partiler kapatılmalı / 13.11.2024
- İktidara kızıp, devlete ateş etme! / 12.11.2024
- TS küme düşecek / 11.11.2024