Ermeniler yüz yıldır 4T (tanıtım, tanınma, tazminat, toprak) peşinde koşuyorlar. Tanıtım ve tanınmayı gerçekleştirdiler.
Kürt kardeşlerimiz değil içimizdeki Kürtçelerde hem bu planın bir parçası hem de ülkemizdeki uygulayıcısı oldular.
Son sahnelenen oyun ile birlikte Kürtçüler tanıtım ve tanınmayı gerçekleştirdiler. Tazminat ve toprak taleplerini üstü kapalı dile getirirken, bu zihniyetin yeşile boyalı tarafı Hüda-Par ise bizzat dile getirdi.
İmralı canisi, emperyalistlerin emriyle kurduğu binlerce masumun kanını akıttığı, binlerce askerimizi şehit ve gazi ettiği terör örgütüne 'silah bırakın' dedi.
Emperyalistler devletler bu sözde çağrıyı 'tarihi bir çağrı' olarak taltif edip tebrik ettiler.
Emperyalist devletler nezdinde artık PKK yok. Ne var? Kürt sorunu var. Evet, olmayan 'Kürt sorunu' başlığı artık küresel boyut kazandı.
Yarın bir gün doğu ve güneydoğu illerimizde olası provokasyonlara karşı askerimizin, polisiminiz müdahalesi, 'Kürt halkına müdahale', 'Esad gibi kendi halkını katlediyor' şeklinde dünya basınına yansıyacak ve dünya barılını (!) tekelinde tutan ABD ve AB anında ülkemize karşı pozisyon alacaklar.
Kahin filan değilim. Açılım sürecini hep beraber yaşadık. Esad'a, Kaddafi'ye isyanın nasıl başladığını ve kimler tarafında desteklendiği hep beraber gördük, görüyoruz.
Bu kapıyı açan yine tek parti iktidarı ve MHP oldu. Hem de dini bütün ve milliyetçi kimlikleriyle.
Peygamber Efendimiz buyurdu ki; "Kim bir cinayet işler veya câniyi himâye ederse, Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti üzerine olsun!" (Ebû Dâvud, Diyât 11; Nesâî, Kasâme 8).
"Kim, yarım sözcükle de olsa bir Müslüman'ın öldürülmesine yardım ederse; kıyamet gününde Yüce Allah'ın huzurunda, alnına "Bunun Allah'ın rahmetinden nasibi yoktur" diye yazılmış olarak getirilir" (İbn Mâce, Diyât 1)
50 binden fazla insanın kanı elinde olan haini, halk kahramanı yaptılar. Hesap sorucu olarak Allah (c.c) yeter.
İmralı'dan önce
İmralı canisinin açıklamasından birkaç gün önce Cumhurbaşkanı ve AKP Başkanı Erdoğan: "Milletin takdiriyle geldiğimiz bu koltuklarda ebediyen oturacak değiliz. Emrihak vaki bulduğunda kara toprağa döneceğiz' dedi.
İmralı canisinin açıklanmasına birkaç saat vardı ki, AKP'nin son başbakanı Binali Yıldırım, 'yeni anayasa' vurgusu yaparak, 'yeni anayasada Tayyip Erdoğan'a yeniden Cumhurbaşkanlığı yolunun da açılması gerektiğini' söyleyip ekledi;
"Tabii yeni yapılacak anayasada belki de yapılması gereken önemli konulardan bir tanesi de şu olmalıdır. Yerel yönetimlere Adem'i merkeziyetçilik yani Her şeyi Ankara'dan kontrol etmek yerine bütün detayları kontrol etmek yerine yetki devrinin yapılması."
Ademi merkeziyetçilik nedir?
Devlet merkezinin gücünü azaltarak yerel yönetimlerin yetkilerinin artırılmasını savunan siyasi görüş. Özellikle planlama ve karar alma ile ilgili faaliyetlerin bir merkezden dağıtıldığı veya devredildiği süreçtir.
PKK-HDP son olarak DEM'in istediği de buydu zaten.
Yıldırım'ın fikir babası kimdi?
Binali Yıldırım'ın, 'Ankara'nın gücü azaltılsın' fikri kendisine ait değilmiş.
Şaşıracaksınız! O fikirde, 'İmralı canisi' meclise davet eden Sayın Bahçeli'ye aitmiş.
Devlet Bahçeli 2019 yerel seçimleri sonrası: "Öyle bir sistem inşa edilsin ki, sadece büyükşehir belediye başkanını seçelim, o da üstlendiği görev ve yetkiye dayanarak ilçe belediye başkanlarını belirlesin" demişti.
Kabaca özetlersek
Bir taraftan İmralı canisi açıklama yapacak, diye beklerken İçişleri Bakanlığı DEM'in belediyelerine kayyum atayacak, yargı başta belediye başkanları olmak üzere yüzlerce kişiyi PKK ile iltisaklı diye hapse atacak, Irak'ın kuzeyi ve ülkemiz topraklarında MİT ve TSK her gün sarı torbaları, PKK'lı teröristlerce dolduracak ve günün sonunda, 'PKK silah bıraksın' diyecek.
Ortada 'barış' adı altında uzaklardan yazılmış çok kötü bir senaryo ama rollerini iyi oynayan yerli aktörler var.
Aktörlere bakarsanız aldanırsınız.
Kürt kardeşlerimiz değil içimizdeki Kürtçelerde hem bu planın bir parçası hem de ülkemizdeki uygulayıcısı oldular.
Son sahnelenen oyun ile birlikte Kürtçüler tanıtım ve tanınmayı gerçekleştirdiler. Tazminat ve toprak taleplerini üstü kapalı dile getirirken, bu zihniyetin yeşile boyalı tarafı Hüda-Par ise bizzat dile getirdi.
İmralı canisi, emperyalistlerin emriyle kurduğu binlerce masumun kanını akıttığı, binlerce askerimizi şehit ve gazi ettiği terör örgütüne 'silah bırakın' dedi.
Emperyalistler devletler bu sözde çağrıyı 'tarihi bir çağrı' olarak taltif edip tebrik ettiler.
Emperyalist devletler nezdinde artık PKK yok. Ne var? Kürt sorunu var. Evet, olmayan 'Kürt sorunu' başlığı artık küresel boyut kazandı.
Yarın bir gün doğu ve güneydoğu illerimizde olası provokasyonlara karşı askerimizin, polisiminiz müdahalesi, 'Kürt halkına müdahale', 'Esad gibi kendi halkını katlediyor' şeklinde dünya basınına yansıyacak ve dünya barılını (!) tekelinde tutan ABD ve AB anında ülkemize karşı pozisyon alacaklar.
Kahin filan değilim. Açılım sürecini hep beraber yaşadık. Esad'a, Kaddafi'ye isyanın nasıl başladığını ve kimler tarafında desteklendiği hep beraber gördük, görüyoruz.
Bu kapıyı açan yine tek parti iktidarı ve MHP oldu. Hem de dini bütün ve milliyetçi kimlikleriyle.
Peygamber Efendimiz buyurdu ki; "Kim bir cinayet işler veya câniyi himâye ederse, Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti üzerine olsun!" (Ebû Dâvud, Diyât 11; Nesâî, Kasâme 8).
"Kim, yarım sözcükle de olsa bir Müslüman'ın öldürülmesine yardım ederse; kıyamet gününde Yüce Allah'ın huzurunda, alnına "Bunun Allah'ın rahmetinden nasibi yoktur" diye yazılmış olarak getirilir" (İbn Mâce, Diyât 1)
50 binden fazla insanın kanı elinde olan haini, halk kahramanı yaptılar. Hesap sorucu olarak Allah (c.c) yeter.
İmralı'dan önce
İmralı canisinin açıklamasından birkaç gün önce Cumhurbaşkanı ve AKP Başkanı Erdoğan: "Milletin takdiriyle geldiğimiz bu koltuklarda ebediyen oturacak değiliz. Emrihak vaki bulduğunda kara toprağa döneceğiz' dedi.
İmralı canisinin açıklanmasına birkaç saat vardı ki, AKP'nin son başbakanı Binali Yıldırım, 'yeni anayasa' vurgusu yaparak, 'yeni anayasada Tayyip Erdoğan'a yeniden Cumhurbaşkanlığı yolunun da açılması gerektiğini' söyleyip ekledi;
"Tabii yeni yapılacak anayasada belki de yapılması gereken önemli konulardan bir tanesi de şu olmalıdır. Yerel yönetimlere Adem'i merkeziyetçilik yani Her şeyi Ankara'dan kontrol etmek yerine bütün detayları kontrol etmek yerine yetki devrinin yapılması."
Ademi merkeziyetçilik nedir?
Devlet merkezinin gücünü azaltarak yerel yönetimlerin yetkilerinin artırılmasını savunan siyasi görüş. Özellikle planlama ve karar alma ile ilgili faaliyetlerin bir merkezden dağıtıldığı veya devredildiği süreçtir.
PKK-HDP son olarak DEM'in istediği de buydu zaten.
Yıldırım'ın fikir babası kimdi?
Binali Yıldırım'ın, 'Ankara'nın gücü azaltılsın' fikri kendisine ait değilmiş.
Şaşıracaksınız! O fikirde, 'İmralı canisi' meclise davet eden Sayın Bahçeli'ye aitmiş.
Devlet Bahçeli 2019 yerel seçimleri sonrası: "Öyle bir sistem inşa edilsin ki, sadece büyükşehir belediye başkanını seçelim, o da üstlendiği görev ve yetkiye dayanarak ilçe belediye başkanlarını belirlesin" demişti.
Kabaca özetlersek
Bir taraftan İmralı canisi açıklama yapacak, diye beklerken İçişleri Bakanlığı DEM'in belediyelerine kayyum atayacak, yargı başta belediye başkanları olmak üzere yüzlerce kişiyi PKK ile iltisaklı diye hapse atacak, Irak'ın kuzeyi ve ülkemiz topraklarında MİT ve TSK her gün sarı torbaları, PKK'lı teröristlerce dolduracak ve günün sonunda, 'PKK silah bıraksın' diyecek.
Ortada 'barış' adı altında uzaklardan yazılmış çok kötü bir senaryo ama rollerini iyi oynayan yerli aktörler var.
Aktörlere bakarsanız aldanırsınız.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Başkomutan! / 03.03.2025
- PKK bitti (!) Kürt sorunu (!) küreselleşti / 02.03.2025
- Seçilmişlerin dilinden oruç / 01.03.2025
- Ramazan geldi mi? / 28.02.2025
- Hepsi AKP ve Erdoğan sayesinde / 27.02.2025
- Futbolda ara transfer dönemi bitti, siyasette devam ediyor / 25.02.2025
- CHP ve İmamoğlu’ndan başka gündeminiz yok mu? / 24.02.2025
- Haftanın artıkları / 23.02.2025
- Zenginlik de, fakirlik de kutsal değildir / 22.02.2025
- Asrın lideri toplantılara davet edilmedi / 21.02.2025
- PKK bitti (!) Kürt sorunu (!) küreselleşti / 02.03.2025
- Seçilmişlerin dilinden oruç / 01.03.2025
- Ramazan geldi mi? / 28.02.2025
- Hepsi AKP ve Erdoğan sayesinde / 27.02.2025
- Futbolda ara transfer dönemi bitti, siyasette devam ediyor / 25.02.2025
- CHP ve İmamoğlu’ndan başka gündeminiz yok mu? / 24.02.2025
- Haftanın artıkları / 23.02.2025
- Zenginlik de, fakirlik de kutsal değildir / 22.02.2025
- Asrın lideri toplantılara davet edilmedi / 21.02.2025