logo
07 NİSAN 2025

Lozan benzeri görülmemiş bir siyasi zaferdir

26.07.2023 00:00:00 / Güncelleme: 26.07.2023 00:19:03

Geçtiğimiz pazartesi, 24 Temmuz 1923 yılında İsviçre'nin Lozan kentinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması'nın 100'üncü yıldönümüydü. 

Tarihte eşi ve benzeri görülmemiş büyük bir 'diplomasi zaferi' olan Lozan Antlaşması'nın Türkiye ve Türk milleti için kazanımlarını ne kadar anlatsak azdır.

Askeri ya da diplomatik milli zaferlerimizi yazarken, her zaman Prof. Dr. Haydar Baş'ın şu meşhur sözlerini hatırlarım:

"Milli bayramlarını kutlayamayanlar, dini bayramlarını da kutlayamaz."

Türk milleti olarak, bize Lozan gibi büyük bir zaferi kazandıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü yad etmez ve Lozan ile elde ettiğimiz kazanımları hakkıyla öğrenmezsek, Lozan'ı ve Atatürk'ü hep maksatlı birilerinin bizlere empoze ettikleri gibi anlamaya çalışırsak, millet olarak asla bir geleceğimizin olmayacağını söyleyebiliriz.

Prof. Dr. Baş, Lozan Antlaşması'nı birçok kez detaylıca anlatmıştır ama sık sık ifade ettiği şu tarihi tespiti hepsinin özeti niteliğindedir:

"Lozan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bağımsızlık tapusudur."

Atatürk, Lozan'da dönemin en güçlü ülkelerini diz çöktürmüştür.

Lozan Antlaşması'na imza atan ülkeler; Birleşik Krallık (İngiltere), Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Belçika, Yugoslavya ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti idi. Bildiğiniz gibi Cumhuriyet, Lozan Antlaşması'yla bağımsızlık tapumuzu aldıktan 3 ay sonra 29 Ekim 1923'te ilan edilmişti. Önce tapu, sonra ilan… Atatürk, Nutuk'ta bu tarihi antlaşmayı, "Benzeri görülmemiş bir siyasi zafer" olarak tanımlıyor. 

Hoş Geldin Atatürk eseriyle bizleri gerçek Atatürk'le buluşturan Prof. Dr. Haydar Baş, bu siyasi zaferin tarihi önemini şu çarpıcı cümlelerle özetliyordu: 

"Türkiye'nin Lozan Antlaşması sebebi ile kendi madenlerini 2023 yılına kadar kullanamayacağı iddiası büyük bir yalandır. Lozan, Türkiye'nin tapusudur. Anlattıkları Sevr'in maddeleridir. Mustafa Kemal Atatürk Lozan Antlaşması ile Sevr maddelerini ayağının altına almıştır."

Lozan Antlaşması'nın tarihi önemini kavrayabilmek için, öncesinde yaşanan karanlık dönemi de bilmemiz gerekmektedir. Önce Balkan Savaşları'nın darbesi, ardından da I. Dünya Savaşı'nın yenilgisine maruz kalan Osmanlı İmparatorluğu, hem ekonomik hem siyasi hem de askeri olarak tamamen Batılı devletlerin hâkimiyetine girmiş ve toprakları dört bir koldan işgal edilmişti. Topraklarımızda can, mal, namus ve inanç güvenliği zerre kadar kalmamıştı. İngilizler İstanbul'u işgal etmiş, Osmanlı Devleti'nin padişahı ve yönetimi, iradesi alınmış vaziyette İngilizlere boyun bükmüştü. Sevr Antlaşması'yla da bu esaret resmi bir kayıt altına alınmıştı. 

Osmanlı Devleti'nin imzaladığı Sevr Antlaşması'nda bakın neler vardı:

* Trakya'nın büyük bir bölümü, İzmir ve çevresinin yönetimi Yunanlılara; Ceyhan, Antep, Urfa, Mardin, Cizre ise Fransızların kontrolünde Suriye'ye bırakılacaktı. 

* Boğazların kontrolü itilaf devletlerinden oluşan bir komisyona bırakılacaktı.

* Fırat'ın doğusunda Kürdistan'a özerklik verilecek ve bunlar istedikleri takdirde bağımsız olabileceklerdi. 

* Osmanlı Ermenistan'ı tanıyacak, sınırları ABD belirleyecekti. (ABD Başkanı Wilson, 22 Kasım 1920'de verdiği kararla Trabzon, Erzurum, Van ve Bitlis illerini Ermenistan'a verdi.)

* Osmanlı savaşta veya daha önce kaybettiği Arap ülkeleri, Kıbrıs ve Ege Adaları üzerinde hiçbir hak iddia etmeyecekti. (Yani Ege adaları, Musul gibi bölgeler Lozan'da değil, Sevr'de verilmiştir.)

* Osmanlı, gayrımüslimlerin mallarını iade edecek, azınlıklar her seviyede okullar ve dini kurumlar kurmakta serbest olacak, Osmanlı'nın bu konulardaki uygulamaları gerekirse Müttefik Devletler tarafından denetlenecekti.

* Osmanlı'nın askeri kuvveti 50 bin asker olacak, Türk donanması tasfiye edilecekti. Marmara Bölgesi'nde askeri tesis bulunduramayacak, askerlik gönüllü ve paralı olacak, azınlıklar orduya katılabilecek, ordu ve jandarma Müttefik Kontrol Komisyonu tarafından denetlenecekti. (Etkisiz, güçsüz ve Batı kontrollü bir ordu)

* Türk maliyesi müttefikler arası mali komisyonun denetimine alınacaktı. 

* Osmanlı'nın 1914'te İttihat ve Terakki'nin tek taraflı olarak feshettiği kapitülasyonlar müttefik devletler vatandaşları lehine yeniden kurulacaktı. (Malî esaret)

* Türk hukuku ve idari düzeni hemen her alanda Müttefikler tarafından belirlenen kurallara uygun hale getirilecek (hukukî esaret); sivil deniz ve demiryolu trafiği Müttefik devletler arasında yapılan iş bölümü çerçevesinde yönetilecek; iş ve işçi hakları düzenlenecek; eski eserler kanunu çıkarılacaktı.

* Osmanlıya bırakılan topraklar ise sadece Ankara ve çevresi ile sınırlandırılmıştı.

Lozan'a hezimet diyerek Atatürk'ün tarihi zaferini İngiliz ağzıyla kötülemek isteyenler, Atatürk, İstiklal Mücadelesi ve Lozan olmadığı takdirde yürürlüğe girecek olan Sevr'in bu maddelerini önce bir okuyup ondan sonra Lozan'ı değerlendirmelerinde fayda var. Gerçi onlar Sevr'i ya da Lozan'ı bilmediklerinden doları değil, Prof. Dr. Baş'ın ifade ettiği gibi, İngiliz ve Yunan istihbaratının sözcülüğünü yaptıkları için böyle iftiralar atıyorlar.

Yine Prof. Dr. Baş'ın önemle ifade ettiği gibi Lozan'la birlikte Sevr'in maddeleri ayaklar altına alınmıştır, Lozan Türkiye'nin tapusudur. Peki, Lozan Antlaşması'yla neler kazandık? Neler kazanmadık ki…

Lozan ile kazandıklarımız:

* Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Lozan Barış Konferansı'nda tanınmış ve sorunları çözüme kavuşmuştur. Avrupalıların, Türkleri Anadolu ve Avrupa'dan atma (Şark meselesi) amaçları hayal kırıklığına dönüşmüştür. 

* Ermeni devletinin kurulması fikri tamamen reddedilmiştir. 

* Türkiye dış politikalarda tavrını belirginleştirmiş ve antlaşmaya ait esaslar taraflarca belirlenmiştir. 

* Türk milleti bugünkü sınırlarını o gün tüm dünyaya kabul ettirmiştir. 

* Kapitülasyonlar tamamen kaldırılmış ve Türkiye ekonomik özgürlüğünü kazanmıştır. 

* Türk milletinin bağımsızlığını yok eden Mondros ve Sevr Antlaşmaları geçersiz sayılmıştır. 

* Birinci Dünya Savaşı'nı bitiren bu son antlaşma, aynı zamanda uzun yıllar yürürlükte kalan tek barış antlaşmasıdır.

* Antlaşma ile Türk devletinin bağımsızlığı resmen kabul edilmiştir. 

* Türkiye Cumhuriyeti antlaşma koşullarına bağlı olarak devletlerin boyunduruğuna girmemiş ve hiçbir ülkeye savaş tazminatı ödememiştir. 

* Türk milleti Türkiye'de yaşayan Müslüman olan herkes olarak tanımlanmış, gayrimüslimler azınlık olarak kabul edilmiştir. Yani Lozan aynı zamanda Türk milleti kimliğinin de tapusudur.

Böyle bir antlaşmaya hezimet demek, ya da Sevr'in maddeleri sanki Lozan'ın maddeleriymiş gibi lanse etmeye çalışmak art niyetli, İngiliz propagandalı yaklaşımlardır.

Sevr hezimet, Lozan büyük bir zaferdir.

Sevr kayıp, Lozan kaybettiklerimizi kazanmaktır.

Sevr esaret, Lozan bağımsızlığımızın tapusudur. 

Sevr yıkılış, Lozan yeniden diriliştir.

Sevr yokluk, Lozan varlıktır, varlığın ispatıdır.

Lozan'daki uluslar arası haklarımızı ve kazanımlarımızı korumaya çalışmak Türkiye ve Türk milleti olarak en büyük hedefimiz olmalıdır.

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
İcra dosyası sayısı patladı
Keçiler ve oğlaklar da haczedildi
CHP'nin olağanüstü kurultayı sonrası
BTP lideri Özgür Özel'i kutladı
Biri hamile iki kişi öldürüldü
Şişli'de silahlı saldırı
Hamas’tan İsrail’e roket yağmuru
‘Demir Kubbe’ çaresiz kaldı
Ara tatil sona erdi
İlk ders zili çaldı
İşte Özgür Özel'in yeni ekibi.
PM ve YDK üyeleri belli oldu
'Orta Doğu'da susturulması gereken çok şey oluyor'
Trump: 7 Ekim İran yüzünden oldu
ABD'den İsrail'e hava savunma desteği
İran hazırlığı mı yapılıyor?
İBB soruşturmasında yeni gelişme
Kaan Ketenci de tutuklandı
BUDO deniz otobüsünde yangın çıktı
BUDO'da yaşanan can pazarı kamerada
Kadıköy'de Talisca şov
Galatasaray ile puan farkı 3'e indi
Fidan'dan Özel'e 'cunta' tepkisi
'Artık haddini bil'
Bir cunta çıkışı daha!
'Cunta başkanı Erdoğan'a sesleniyorum...'
Türkiye genelinde hava soğuyacak
Nisanda kışa geri döndük
Yeniden seçildi
Geçerli tüm oyları aldı
İcra dosyası sayısı patladı
Keçiler ve oğlaklar da haczedildi
CHP'nin olağanüstü kurultayı sonrası
BTP lideri Özgür Özel'i kutladı
Biri hamile iki kişi öldürüldü
Şişli'de silahlı saldırı
Hamas’tan İsrail’e roket yağmuru
‘Demir Kubbe’ çaresiz kaldı
Ara tatil sona erdi
İlk ders zili çaldı
İşte Özgür Özel'in yeni ekibi.
PM ve YDK üyeleri belli oldu
'Orta Doğu'da susturulması gereken çok şey oluyor'
Trump: 7 Ekim İran yüzünden oldu
ABD'den İsrail'e hava savunma desteği
İran hazırlığı mı yapılıyor?
İBB soruşturmasında yeni gelişme
Kaan Ketenci de tutuklandı
BUDO deniz otobüsünde yangın çıktı
BUDO'da yaşanan can pazarı kamerada
Kadıköy'de Talisca şov
Galatasaray ile puan farkı 3'e indi
Fidan'dan Özel'e 'cunta' tepkisi
'Artık haddini bil'
Bir cunta çıkışı daha!
'Cunta başkanı Erdoğan'a sesleniyorum...'
Türkiye genelinde hava soğuyacak
Nisanda kışa geri döndük
Yeniden seçildi
Geçerli tüm oyları aldı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.