Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Trump'ın Kudüs kararından bugüne kadar yazdığı üç makalede meseleyi her yönüyle mükemmel bir şekilde önümüze koymuş ve tarihi bir çözümü de deklare etmiştir. Biz de bu üç yazıda ifade edilen gerçekleri maddeler haline getirerek sizler için özetledik:
* ABD Başkanı Trump'ın "Kudüs İsrail'in başkentidir" ilanı tüm İslam âlemine yapılmış bir hakarettir.
* Bu ilan, Mescid-i Aksa'nın yıkılıp Süleyman Mabedi'nin inşasına giden yolda ilk nabız yoklamasıdır.
* Yine bu ilan, yüzyıllardır uyuşturulmuş, benliğini yitirmiş, dinlerarası diyalog ve misyonerlik faaliyetleriyle kimyası bozulmuş İslam dünyasının Mekke ve Medine'den önce Mescid-i Aksa ile denenmesidir.
* Mescid-i Aksa, Hz. Peygamberin Miraç mucizesinde göğe çıkmadan önce peygamberlere namaz kıldırdığı, ilk kıblegahımız ve ziyaret edilmesi istenen sevilmiş ve seçilmiş olan bir yerdir; tüm İslam âleminin kutsal mekanıdır.
* Bu açıdan bakıldığında Mescid-i Aksa ve Kudüs mevzuu, sadece Filistinlilerin ya da Arapların değil, tüm İslam âleminin meselesidir.
* Bugüne kadar İslam âlemi, İslam dininin kutsalı olan, Hz. Peygamberin ayak bastığı bu seçilmiş mekânı, Yahudi ile masa başında tartışmaya açmaktan, Hıristiyan ve Yahudi dünya ile paylaşmayı düşünmekten başka bir şey yapmamıştır.
* Eğer İslam dünyası, baştan Kudüs ve Mescid-i Aksa üzerindeki haklarından vazgeçerse, gelecekte bir karış Filistin toprağı kalmayacaktır.
* İsrail'in ve ardından Trump'ın attığı Kudüs adımına karşı İslam coğrafyasında verilen cılız ve hiçbir etkinliği olmayan tepki, esasen İslam âleminin iman zafiyetinin bir göstergesidir.
* İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Kudüs gündemli gerçekleştirdiği olağanüstü zirvede, "Doğu Kudüs Filistin'in başkenti" olarak ilan edilerek büyük bir yanlış yapılmıştır.
* Bu ilanla İslam ülkeleri, İslam'ın kutsalı Mescid-i Aksa'yı barındıran Kudüs'ün, doğu ve batı olarak bölünmesini resmen kabul etmiştir.
* Kudüs'ün doğu ve batı olarak bölünmesi demek ve de doğusunu Filistin'in başkenti olarak ilan etmek, Filistin halkını, ABD'nin başını çektiği Hıristiyan batıyı da arkasına alan İsrail'e karşı yalnız bırakmak demektir.
* İİT'nin bu zirvesi tam bir fiyaskodur, Kudüs en büyük darbeyi İslam dünyasının içinden almıştır.
* Papa'dan medet umulan, Hıristiyan devlet adamlarının fikri sorulan Kudüs meselesi, İslam dünyasının esasen İslami ruhu yitirdiğinin ispatıdır. Zirvede açıkça ve resmen dinlerarası diyalog hayata geçirilmiş, kimsenin sesi çıkmamıştır. Mescid-i Aksa'nın, Müslümanların, Yahudilerin ve Hıristiyanların ortak değeri gibi ele alınışı tam bir iflastır.
* Yahudi ve Hıristiyanlar, itikat olarak Kudüs konusunda birleşmektedirler. Hıristiyanlar Mesih'in gelebilmesi için, Yahudiler ise büyük İsrail devletini kurabilmek için Mescid-i Aksa'yı ele geçirmeyi, yıkmayı ve yerine Süleyman Mabedi'ni inşa etmeyi hedeflemektedirler. Bu sebeple, Yahudi ve Hıristiyan inancında ve hedefinde Kudüs'te Müslüman'a ve Mescid-i Aksa'ya yer yoktur. İslam âlemi bu gerçeği görerek adım atmak zorundadır.
* İsrail ve Hıristiyan Batı için Kudüs mevzuu, itikadi bir mesele yani din savaşı olarak görüldüğü için işi bu noktaya getirebilmişlerdir.
* Trump'ın bastığı düğme Ortadoğu'da kaynak ve yerleşim savaşları olarak başlayan savaşı "dinler savaşı"na dönüştürmüştür. İnançları aynı gaye etrafında birleşen Hıristiyan ve Yahudi dünya, İslam dinine ve Müslüman'a karşı aleni bir savaş açmıştır.
* Son dinin, hak din olan İslam'ın temsilcileri neye ve ne için inandığını unutarak, ayet ve hadislerdeki ikazları reddercesine maalesef Haçlı dünyasının elinde kukla olmuştur.
* İslam devletleri, konuyu Filistin mevzuu olmaktan çıkararak Mescid-i Aksa boyutunda ele almak zorundadırlar. Arap dünyası, hangi kararı alırsa alsın, meseleyi kavmiyetçilikle yaklaşarak sadece Filistin boyutunda kaldığı müddetçe asla başarılı olamayacaktır.
* İslam dünyasının imanının ispatı, Ben-i İsrail kavmine ve onlarla beraber hareket edenlere karşı durmanın adıdır.
* İsrail ile gizli ve açık, su anlaşması, istihbarat anlaşması, askeri eğitim anlaşması gibi onlarca anlaşmaya imza atanların zaten İsrail tarafınca dediklerinin dikkate alınacağına imkan bulunmamaktadır.
* Mesele, diyalogla Müslümanları uyuşturup yok etmek değil, Hz. Peygamber'e gerçek ümmet olmaktır.
* Ümmetin tamamı tek vücut olmalı ve Mescid-i Aksa İslam aleminin başkenti olmalıdır. Böyle olursa, Mescid-i Aksa ve onun içinde bulunduğu Kudüs herhangi bir devletin değil, tüm İslam âleminin himayesine girer. Bu Filistinlilerin de tek kurtuluş yoludur.
* Kudüs ve Mescid-i Aksa meselesi ancak kalp zaafına düşmeden dediğini hayata geçirebilecek bir liderle mümkündür. O geldiğinde batılın tamamı hakka ram olmak mecburiyetinde kalacaktır. Mescid-i Aksa İslam âleminin başkenti olacak ve böylece İslam birliği de temin edilmiş olacaktır.
* ABD Başkanı Trump'ın "Kudüs İsrail'in başkentidir" ilanı tüm İslam âlemine yapılmış bir hakarettir.
* Bu ilan, Mescid-i Aksa'nın yıkılıp Süleyman Mabedi'nin inşasına giden yolda ilk nabız yoklamasıdır.
* Yine bu ilan, yüzyıllardır uyuşturulmuş, benliğini yitirmiş, dinlerarası diyalog ve misyonerlik faaliyetleriyle kimyası bozulmuş İslam dünyasının Mekke ve Medine'den önce Mescid-i Aksa ile denenmesidir.
* Mescid-i Aksa, Hz. Peygamberin Miraç mucizesinde göğe çıkmadan önce peygamberlere namaz kıldırdığı, ilk kıblegahımız ve ziyaret edilmesi istenen sevilmiş ve seçilmiş olan bir yerdir; tüm İslam âleminin kutsal mekanıdır.
* Bu açıdan bakıldığında Mescid-i Aksa ve Kudüs mevzuu, sadece Filistinlilerin ya da Arapların değil, tüm İslam âleminin meselesidir.
* Bugüne kadar İslam âlemi, İslam dininin kutsalı olan, Hz. Peygamberin ayak bastığı bu seçilmiş mekânı, Yahudi ile masa başında tartışmaya açmaktan, Hıristiyan ve Yahudi dünya ile paylaşmayı düşünmekten başka bir şey yapmamıştır.
* Eğer İslam dünyası, baştan Kudüs ve Mescid-i Aksa üzerindeki haklarından vazgeçerse, gelecekte bir karış Filistin toprağı kalmayacaktır.
* İsrail'in ve ardından Trump'ın attığı Kudüs adımına karşı İslam coğrafyasında verilen cılız ve hiçbir etkinliği olmayan tepki, esasen İslam âleminin iman zafiyetinin bir göstergesidir.
* İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Kudüs gündemli gerçekleştirdiği olağanüstü zirvede, "Doğu Kudüs Filistin'in başkenti" olarak ilan edilerek büyük bir yanlış yapılmıştır.
* Bu ilanla İslam ülkeleri, İslam'ın kutsalı Mescid-i Aksa'yı barındıran Kudüs'ün, doğu ve batı olarak bölünmesini resmen kabul etmiştir.
* Kudüs'ün doğu ve batı olarak bölünmesi demek ve de doğusunu Filistin'in başkenti olarak ilan etmek, Filistin halkını, ABD'nin başını çektiği Hıristiyan batıyı da arkasına alan İsrail'e karşı yalnız bırakmak demektir.
* İİT'nin bu zirvesi tam bir fiyaskodur, Kudüs en büyük darbeyi İslam dünyasının içinden almıştır.
* Papa'dan medet umulan, Hıristiyan devlet adamlarının fikri sorulan Kudüs meselesi, İslam dünyasının esasen İslami ruhu yitirdiğinin ispatıdır. Zirvede açıkça ve resmen dinlerarası diyalog hayata geçirilmiş, kimsenin sesi çıkmamıştır. Mescid-i Aksa'nın, Müslümanların, Yahudilerin ve Hıristiyanların ortak değeri gibi ele alınışı tam bir iflastır.
* Yahudi ve Hıristiyanlar, itikat olarak Kudüs konusunda birleşmektedirler. Hıristiyanlar Mesih'in gelebilmesi için, Yahudiler ise büyük İsrail devletini kurabilmek için Mescid-i Aksa'yı ele geçirmeyi, yıkmayı ve yerine Süleyman Mabedi'ni inşa etmeyi hedeflemektedirler. Bu sebeple, Yahudi ve Hıristiyan inancında ve hedefinde Kudüs'te Müslüman'a ve Mescid-i Aksa'ya yer yoktur. İslam âlemi bu gerçeği görerek adım atmak zorundadır.
* İsrail ve Hıristiyan Batı için Kudüs mevzuu, itikadi bir mesele yani din savaşı olarak görüldüğü için işi bu noktaya getirebilmişlerdir.
* Trump'ın bastığı düğme Ortadoğu'da kaynak ve yerleşim savaşları olarak başlayan savaşı "dinler savaşı"na dönüştürmüştür. İnançları aynı gaye etrafında birleşen Hıristiyan ve Yahudi dünya, İslam dinine ve Müslüman'a karşı aleni bir savaş açmıştır.
* Son dinin, hak din olan İslam'ın temsilcileri neye ve ne için inandığını unutarak, ayet ve hadislerdeki ikazları reddercesine maalesef Haçlı dünyasının elinde kukla olmuştur.
* İslam devletleri, konuyu Filistin mevzuu olmaktan çıkararak Mescid-i Aksa boyutunda ele almak zorundadırlar. Arap dünyası, hangi kararı alırsa alsın, meseleyi kavmiyetçilikle yaklaşarak sadece Filistin boyutunda kaldığı müddetçe asla başarılı olamayacaktır.
* İslam dünyasının imanının ispatı, Ben-i İsrail kavmine ve onlarla beraber hareket edenlere karşı durmanın adıdır.
* İsrail ile gizli ve açık, su anlaşması, istihbarat anlaşması, askeri eğitim anlaşması gibi onlarca anlaşmaya imza atanların zaten İsrail tarafınca dediklerinin dikkate alınacağına imkan bulunmamaktadır.
* Mesele, diyalogla Müslümanları uyuşturup yok etmek değil, Hz. Peygamber'e gerçek ümmet olmaktır.
* Ümmetin tamamı tek vücut olmalı ve Mescid-i Aksa İslam aleminin başkenti olmalıdır. Böyle olursa, Mescid-i Aksa ve onun içinde bulunduğu Kudüs herhangi bir devletin değil, tüm İslam âleminin himayesine girer. Bu Filistinlilerin de tek kurtuluş yoludur.
* Kudüs ve Mescid-i Aksa meselesi ancak kalp zaafına düşmeden dediğini hayata geçirebilecek bir liderle mümkündür. O geldiğinde batılın tamamı hakka ram olmak mecburiyetinde kalacaktır. Mescid-i Aksa İslam âleminin başkenti olacak ve böylece İslam birliği de temin edilmiş olacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025