logo
07 ŞUBAT 2025

Kolaycı toplum yargısı

16.11.2023 00:00:00

İnsanımızda bir muhakeme problemi var. Bir insanın toplum tarafından yargılanması için bir görüşü temsil eden bir kuruma üye olması yeterli görülüyor. O kurumun veya görüşün faaliyetlerine katılıyor olması veya o görüşün propagandasını yapıyor olması dikkate alınmıyor. Lekeli olmak için o kuruma üye olmak yeterli görülüyor. Ama bu arada o kuruma üye olmadığı halde o kuruma fiilen hizmet eden bir kişi hiç sorgulanmıyor. Bu insanımızın kolaycı yargılama anlayışının bir tezahürüdür.

Anlatmak istediğimi daha güncel örneklerle açıklayalım. Bilindiği gibi ülkemizde Atatürk'ün hayatta iken localarını kapatmış olduğu masonluk diye bir oluşum var. Bu oluşumların; Yahudilerin diğer ülkelerde Yahudi olmadığı halde onlarla ortak faaliyet yürüten bir kısım elit insanları organize ettikleri oluşumlar olduğu halkın ekseriyeti tarafından bilinmektedir. Bu bakımdan Masonların, Yahudilerin ideali olan Siyonizm'e hizmet ettiği kabul edilmektedir. Lions ve Rotary kulüpleri de yine bu oluşumun ülkemizdeki resmi kurumlarından bazıları. Ülkemizde bu kurumlara üye olduğu söylenen birçok tanınmış sima var. Çevremde bazı tanıdığım entelektüellerden bu kurumlara üye olan birkaç insan var. Bunların çoğunun da güçlü bir gruba üye olmanın avantajlarından faydalanmak amacında olduklarına eminim. Yoksa bu arkadaşların bu kurumların kuruluşlarının gerçek amacına hizmet etmek gibi bir gayelerinin olduğunu sanmıyorum. Kariyer basamaklarını tırmanırken böyle bir üyeliğin çevre edinmek ve bazı noktalara gelmek için faydalı olacağına inandıklarını düşünüyorum. Tabii belli noktalara geldikten sonra kendilerinden bazı bedelleri ödemeleri beklendiğine eminim. Ama bu bedeli öderler veya ödemezler, o ayrı bir konu.

Bir de gençliğinde böyle bir kuruma veya gruba üye olmayıp tam tersi bir şekilde milli veya dindar bir çizgide görünüp sonra bu kurumların hedeflerine, üye olmaksızın hizmet eden kişiler ve hatta siyasiler var. Örneğin Davos Forum'unda "one minute" deyip on binlerce kilometrekare maden arazisini hala bu İsrail şirketleriyle beraberce işletebilen siyasilerimiz var. Sözde gerilimlere rağmen askeri ve ticari anlaşmalarını tam gaz devam ettiren tiyatrocu liderlerimiz var. Ama milletimiz için bunlar önemli değil. Çünkü bu liderlerin "Müslüman" etiketi var. Bir de söz ettiğim Lions veya Rotary'e de üye değiller. O zaman sütten çıkmış AK kaşıktırlar. İşledikleri her cinayette bir hikmet aranabilir.

Bütün bunların yanında Lions veya Rotary'e vakti zamanında üye olmuş bir siyasetçi millet menfaatine ne yapmış olursa olsun bir kıymeti yoktur. Barajlar kralı lakabını almış olsa da, Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırımlarını yapmış olsa da boşunadır. O siyasi ağzıyla kuş tutsa o artık masondur. Ama diğer taraftan diğeri, bu kulüplere üye olmayıp binlerce masonun bir araya gelip yapamadığını yapar, bu memleketin bütün madenlerini, şirketlerini, ormanlarını, limanlarını yabancılara peşkeş çeker, onda bir hikmet aranır. Çünkü onun eşinin başı örtülüdür. Çünkü o imam hatip lisesi mezunudur. Çünkü o çok güzel konuşur ve mangalda kül bırakmaz. Hatta o kişi öyle bir psikolojik eğitimden geçirilmiştir ki yaptığı bu işlerin doğruluğuna ve millet menfaatine olduğuna inanmıştır.

ABD gibi bir süper gücün menfaatleri dışında bir siyaset gütmenin beyhude bir uğraş olduğuna inanmak, imanda çok ciddi bir zafiyet olsa gerektir. Bunları düşündüğümde aklıma dünyaya imtihan ve nefsine muhalefet için gönderilmiş insanın Şeytan'a teslim olması acizliği geliyor. Nasıl olsa o damarlarımızda dolaşabilecek kadar önemli avantajlarla donatılmış bir varlık, onla başa çıkmanın imkânı yok. İyisi mi onun suyuna gidelim. Aklıma böyle bir anlayış geliyor, mandacılık fikrini düşündüğümde. Gerçi temelde bu iki tip insanın zafiyetinin; temelde güçlünün yanında olma anlayışına dayandığını söyleyebilirim. Ama birininki sadece teorik birliktelikte kalabiliyor iken diğerinin pratik sonuçları var. Milletin tüm varlığının yabancılara teslim edilmesi gibi somut sonuçları var.

Bütün bunlardan sonra konu "insan ve onun oluşturduğu milletler ne için yaşar?" sorusunda düğümleniyor. Bir insan ya midesi için ya da şerefi için yaşar. Milletlerin uluslararasındaki siyasetini, milleti oluşturan fertlerinin ekseriyetinin fert bazındaki tutumu belirliyor.

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Ali Gülelçin / diğer yazıları
Netanyahu bölgeyi güvenli hale getiriyormuş!
ABD İsrail'in emrinde
'Ey Ekrem Efendi...'
Erdoğan'dan İmamoğlu'na tepki
Bağcılar'da polise bıçakla saldırı
O anlar kamerada
Tam bir insanlık dramı
Gazze'de durum vahim
33 kişi öldü, 20 kişi yoğun bakımda
Ankara Valisi Şahin, kentteki sahte içki bilançosunu açıkladı
İstanbul Valisi Gül terör operasyonlarını anlattı
"217 operasyonda 463 şahıs yakalandı"
Karadeniz Bölgesi'nin yüksek kesimleri kara teslim
527 yerleşim yerine ulaşım sağlanamıyor
İsrail, Cenin'de çok sayıda binayı havaya uçurdu
Batı Şeria'da yoğun saldırıların 18. günü
Sıla bebek davasında karar açıklandı
Anneye 27 yıl 9 ay hapis cezası
Enflasyon hedefi yine değişti
Yüzde 21'den 24'e çıkarıldı
En sık görülen semptom göğüs ağrısı
Soğuklar kalp krizi riskini artırıyor
Nevzat Bahtiyar'a verilen cezaya
Bakanlık itiraz etti
Netahyahu'dan Suudi Arabistan'a küstah cevap
'Filistin devleti Suudi Arabistan'da kurulsun'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namaz ve hikmeti
240 kamera kullanılacak
Spor yayıncılığında bir ilk
Netanyahu bölgeyi güvenli hale getiriyormuş!
ABD İsrail'in emrinde
'Ey Ekrem Efendi...'
Erdoğan'dan İmamoğlu'na tepki
Bağcılar'da polise bıçakla saldırı
O anlar kamerada
Tam bir insanlık dramı
Gazze'de durum vahim
33 kişi öldü, 20 kişi yoğun bakımda
Ankara Valisi Şahin, kentteki sahte içki bilançosunu açıkladı
İstanbul Valisi Gül terör operasyonlarını anlattı
"217 operasyonda 463 şahıs yakalandı"
Karadeniz Bölgesi'nin yüksek kesimleri kara teslim
527 yerleşim yerine ulaşım sağlanamıyor
İsrail, Cenin'de çok sayıda binayı havaya uçurdu
Batı Şeria'da yoğun saldırıların 18. günü
Sıla bebek davasında karar açıklandı
Anneye 27 yıl 9 ay hapis cezası
Enflasyon hedefi yine değişti
Yüzde 21'den 24'e çıkarıldı
En sık görülen semptom göğüs ağrısı
Soğuklar kalp krizi riskini artırıyor
Nevzat Bahtiyar'a verilen cezaya
Bakanlık itiraz etti
Netahyahu'dan Suudi Arabistan'a küstah cevap
'Filistin devleti Suudi Arabistan'da kurulsun'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namaz ve hikmeti
240 kamera kullanılacak
Spor yayıncılığında bir ilk
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.