Günlerdir
ülkemizde, iktidara bir başkaldırı var. Hükümet on bir yıldır halkın dilini
kullanmadığı için haliyle bu başkaldırıyı da tercüme edemedi. Halkın sesini
tercüme edemediği için kendince bir tercümeye yaptı. Tabi her zamanki mağdur
kılıfına bürünerek…
Bu bir darbe çığırtkanlığıdır…
Üç, beş çapulcunun işidir…
Marjinal grupların işidir…
Bu ayaklanmanın ardında CHP vardır…
Bu ayaklanma derin devletle bağlantısı vardır…
Bu işin arkasında olanları biz çok iyi biliyoruz ve gereken hesabı
soracağız… Vs. gibi…
Dikkatinizi çekmiştir! İslam coğrafyasındaki (Mısır, Tunus, Libya
vs.) halk hareketlerinde hep bir dış destek söz konusuydu.
Ama ülkemizdeki olaylarda bu dış destekten iktidar hiç bahsetmedi.
Zaten böyle bir destekte yok.
Diyelim ki! Bu halk hareketi daha doğru bir tabirler diktaya
başkaldırı eğer dış destekli olsaydı, Erdoğan bu kadar cesur pozlar verebilir
miydi?
Mesela; BOP sahibi, eli sopalı Obama bu halk hareketinin arkasında
olsaydı, Erdoğan ne yapardı?
Libya için "bu bir haçlı seferidir" deyip, Erdoğan'ı da
yanına alarak Libya'yı işgal eden Fransa, bu halk hareketinin arkasında
olsaydı hükümetin tepkisi ne olurdu?
Veya PKK'yı yıllardır besleyen, büyüten, finanse eden İngiltere,
Almanya, Belçika vs. bu harekete destek verselerdi, Erdoğan bu kadar tehditkâr
olabilir miydi?
Yok, olamazdı. Çünkü bu hareket milli bir harekettir. İlla bir
tabir yapmak gerekirse, Erdoğan'ın 11 yıllık iç ve dış siyasetinin sonucu
olarak "tencere yuvarlandı, kapağını buldu."
Olay budur…
Darbe ile mağdurluk gösterisi yapanlara; Ne darbesi, diye sormak
isterim. Piyasada atama yapacak komutan bırakmadınız. Görevdeki
komutanlar, gazetecilerin canlı olarak çektiği terörist çekilmelerini,
görmedik, diyor. Türk Milletini mi görecek? Yoksa ordudan, AKP'yi koruma
ve kollama görevi yapmasını mı istiyorsunuz?
Üç, beş çapulcu; Erdoğan altı sıfırı işine geldiği zaman kullanır.
Mesela ihracat rakamlarını altı sıfırlı anlatır, ithalat rakamlarına ya
değinmez veya sıfırsız ifade eder. İşte bu üç, beş çapulcuda o cinsten. Siz
üçün ve beşin yanına altı sıfır koyun, gerçeği görürsünüz…
Marjinal nedir? "Kişinin, toplumla olan bağlarını koruyup,
toplumdaki sıradan bir insan gibi toplumla kaynaşabilen ama giyim, yaşam tarzı
ve düşünsel boyutu ile onlardan farklı" anlamına gelen bir kavram.
Örnek verirsek; Türkiye'de laiklik karşıtı, Mısır'da laiklik
savunucusu…
Bir zamanlar ABD, AB, İsrail karşıtı hatta düşmanı daha sonra
kadim dostluklar. En kestirmeden ise gömleğim vardı, şimdi çıkardım…
Bu değil mi marjinallik?
Neden CHP ve genel başkanı bu halk hareketini arkasında
gösterilmeye çalışılıyor?
Çünkü CHP damgalı ve bu damgayı üzerinde atmaya hiçbir gayreti de
yok. Ne damgası?
Milletin milli ve manevi değerlerine karşı ortaya koyduğu karşı
duruş damgası.
Bakın! Erdoğan bir rakı sofrası kurdu. İlk oturan CHP oldu. CHP
deseydi ki; "Kardeşim!
Tamam! Alkol sağlığa zararlı, bütün kötülüklerin anası… Beraber
milletimizi bu kötülükten koruyalım.
Ammaaaa! Hani zinaya yasal olarak "evet" demiştiniz ya,
gelin zinayı tekrar suç kapsamına alalım ve aile yapımızı koruyalım.
Faiz hem dinen haram, hem de emperyalizmin en büyük sömürü
araçlarından. Gelin bu faizi kaldıralım" gibi teklifleri AKP'ye
götürmeliydiler. Götürseydiler, inanın, AKP'nin maskesi anında düşerdi.
Hem de imajlarını düzeltirdiler…
Teke tek meselesine gelince… Kanal zamklıyorum… Bir baktım
Erdoğan'la, Fatih Altay'lı…
Yani teke tek yakaladım.
Erdoğan başbakan ve alkol karşıtı… Altay'lı ise (Erdoğan'a göre)
alkolik ve dinci anlayışlara karşı duruşuyla nam (!) salmış bir gazeteci.
Epeyce izledim bu ikiliyi. Nasıl bir ahenk, nasıl bir görüş
birliği sormayın gitsin. Biri sözü bitiriyor, diğeri bittiği yerden devam
ediyor. Ortak payda; Tencere tava hep aynı hava…
Bu tabloyu nasıl tasvir ederim diye ak, ak düşünürken, baş belası
twitter yardımıma koştu. "40 yıllık dondurmayım, böyle yalama
görmedim."
Muhalefet gelince…
CHP, ambülâns peşinde giden, kendini akıllı sanan, şoför misali
bir duruş gösterirken, MHP, baktı ki! AKP zor durumda, hemen yardıma…
***Haklı davada haksız olmayın…
Kamu malına zarar verilmesi, işyerleri ve araçların yakılması,
talan edilmesine hayır…
Gösteri ve eylemlerin tek bayrak (Türk Bayrağı) ve toplumu kuşatıcı
sloganlarla yapılması… Aksi duruşlar haklıya hakkını kaybettirir…
Göstericiler arasında sivil polis, başka ülke istihbaratları veya
PKK uzantılarının fiil ve söylemlerine aldanarak ortaya çıkması muhtemel yıkıcı
eylemlere karışmayın…
100 binine karşılık bir milyon çıkartırız, vari tehditlere
aldanıp, kardeşe kin gütmeyin…
Manevi simgelerin (Taksime cami yapacağız gibi) öne çıkartılması
ile tepkileri maneviyat sahasına çekmek isteyenlere karşı akıllı olun,
aldanmayın…
Bu devletinde, bu siyasilerinde bizim olduğunu, bu milletin bir,
beraber ve kardeş olduğunu unutmayın…
ülkemizde, iktidara bir başkaldırı var. Hükümet on bir yıldır halkın dilini
kullanmadığı için haliyle bu başkaldırıyı da tercüme edemedi. Halkın sesini
tercüme edemediği için kendince bir tercümeye yaptı. Tabi her zamanki mağdur
kılıfına bürünerek…
Bu bir darbe çığırtkanlığıdır…
Üç, beş çapulcunun işidir…
Marjinal grupların işidir…
Bu ayaklanmanın ardında CHP vardır…
Bu ayaklanma derin devletle bağlantısı vardır…
Bu işin arkasında olanları biz çok iyi biliyoruz ve gereken hesabı
soracağız… Vs. gibi…
Dikkatinizi çekmiştir! İslam coğrafyasındaki (Mısır, Tunus, Libya
vs.) halk hareketlerinde hep bir dış destek söz konusuydu.
Ama ülkemizdeki olaylarda bu dış destekten iktidar hiç bahsetmedi.
Zaten böyle bir destekte yok.
Diyelim ki! Bu halk hareketi daha doğru bir tabirler diktaya
başkaldırı eğer dış destekli olsaydı, Erdoğan bu kadar cesur pozlar verebilir
miydi?
Mesela; BOP sahibi, eli sopalı Obama bu halk hareketinin arkasında
olsaydı, Erdoğan ne yapardı?
Libya için "bu bir haçlı seferidir" deyip, Erdoğan'ı da
yanına alarak Libya'yı işgal eden Fransa, bu halk hareketinin arkasında
olsaydı hükümetin tepkisi ne olurdu?
Veya PKK'yı yıllardır besleyen, büyüten, finanse eden İngiltere,
Almanya, Belçika vs. bu harekete destek verselerdi, Erdoğan bu kadar tehditkâr
olabilir miydi?
Yok, olamazdı. Çünkü bu hareket milli bir harekettir. İlla bir
tabir yapmak gerekirse, Erdoğan'ın 11 yıllık iç ve dış siyasetinin sonucu
olarak "tencere yuvarlandı, kapağını buldu."
Olay budur…
Darbe ile mağdurluk gösterisi yapanlara; Ne darbesi, diye sormak
isterim. Piyasada atama yapacak komutan bırakmadınız. Görevdeki
komutanlar, gazetecilerin canlı olarak çektiği terörist çekilmelerini,
görmedik, diyor. Türk Milletini mi görecek? Yoksa ordudan, AKP'yi koruma
ve kollama görevi yapmasını mı istiyorsunuz?
Üç, beş çapulcu; Erdoğan altı sıfırı işine geldiği zaman kullanır.
Mesela ihracat rakamlarını altı sıfırlı anlatır, ithalat rakamlarına ya
değinmez veya sıfırsız ifade eder. İşte bu üç, beş çapulcuda o cinsten. Siz
üçün ve beşin yanına altı sıfır koyun, gerçeği görürsünüz…
Marjinal nedir? "Kişinin, toplumla olan bağlarını koruyup,
toplumdaki sıradan bir insan gibi toplumla kaynaşabilen ama giyim, yaşam tarzı
ve düşünsel boyutu ile onlardan farklı" anlamına gelen bir kavram.
Örnek verirsek; Türkiye'de laiklik karşıtı, Mısır'da laiklik
savunucusu…
Bir zamanlar ABD, AB, İsrail karşıtı hatta düşmanı daha sonra
kadim dostluklar. En kestirmeden ise gömleğim vardı, şimdi çıkardım…
Bu değil mi marjinallik?
Neden CHP ve genel başkanı bu halk hareketini arkasında
gösterilmeye çalışılıyor?
Çünkü CHP damgalı ve bu damgayı üzerinde atmaya hiçbir gayreti de
yok. Ne damgası?
Milletin milli ve manevi değerlerine karşı ortaya koyduğu karşı
duruş damgası.
Bakın! Erdoğan bir rakı sofrası kurdu. İlk oturan CHP oldu. CHP
deseydi ki; "Kardeşim!
Tamam! Alkol sağlığa zararlı, bütün kötülüklerin anası… Beraber
milletimizi bu kötülükten koruyalım.
Ammaaaa! Hani zinaya yasal olarak "evet" demiştiniz ya,
gelin zinayı tekrar suç kapsamına alalım ve aile yapımızı koruyalım.
Faiz hem dinen haram, hem de emperyalizmin en büyük sömürü
araçlarından. Gelin bu faizi kaldıralım" gibi teklifleri AKP'ye
götürmeliydiler. Götürseydiler, inanın, AKP'nin maskesi anında düşerdi.
Hem de imajlarını düzeltirdiler…
Teke tek meselesine gelince… Kanal zamklıyorum… Bir baktım
Erdoğan'la, Fatih Altay'lı…
Yani teke tek yakaladım.
Erdoğan başbakan ve alkol karşıtı… Altay'lı ise (Erdoğan'a göre)
alkolik ve dinci anlayışlara karşı duruşuyla nam (!) salmış bir gazeteci.
Epeyce izledim bu ikiliyi. Nasıl bir ahenk, nasıl bir görüş
birliği sormayın gitsin. Biri sözü bitiriyor, diğeri bittiği yerden devam
ediyor. Ortak payda; Tencere tava hep aynı hava…
Bu tabloyu nasıl tasvir ederim diye ak, ak düşünürken, baş belası
twitter yardımıma koştu. "40 yıllık dondurmayım, böyle yalama
görmedim."
Muhalefet gelince…
CHP, ambülâns peşinde giden, kendini akıllı sanan, şoför misali
bir duruş gösterirken, MHP, baktı ki! AKP zor durumda, hemen yardıma…
***Haklı davada haksız olmayın…
Kamu malına zarar verilmesi, işyerleri ve araçların yakılması,
talan edilmesine hayır…
Gösteri ve eylemlerin tek bayrak (Türk Bayrağı) ve toplumu kuşatıcı
sloganlarla yapılması… Aksi duruşlar haklıya hakkını kaybettirir…
Göstericiler arasında sivil polis, başka ülke istihbaratları veya
PKK uzantılarının fiil ve söylemlerine aldanarak ortaya çıkması muhtemel yıkıcı
eylemlere karışmayın…
100 binine karşılık bir milyon çıkartırız, vari tehditlere
aldanıp, kardeşe kin gütmeyin…
Manevi simgelerin (Taksime cami yapacağız gibi) öne çıkartılması
ile tepkileri maneviyat sahasına çekmek isteyenlere karşı akıllı olun,
aldanmayın…
Bu devletinde, bu siyasilerinde bizim olduğunu, bu milletin bir,
beraber ve kardeş olduğunu unutmayın…
Akın Aydın / diğer yazıları
- Hüseyin Baş tabuları yıkıyor, ezberleri bozuyor / 27.12.2024
- Hüseyin Baş’tan Atatürk duruşu / 26.12.2024
- Türkiye’yi batırdı ama Suriye’yi ayağı kaldıracak! / 25.12.2024
- Bu sorumluluğu tarih değil ABD yükledi / 23.12.2024
- İslam’da fakirlik sınırı / 22.12.2024
- ABD, Şam’a indi / 21.12.2024
- Doğu'nun kızı Butto, Alman kızı Merkel ve Erdoğan / 20.12.2024
- İsrail endişeli, Yunanistan ise panikteymiş / 19.12.2024
- AKP döneminde 28 Şubat manzaraları / 18.12.2024
- Türkiye’yi soracak olursanız! / 16.12.2024
- Hüseyin Baş’tan Atatürk duruşu / 26.12.2024
- Türkiye’yi batırdı ama Suriye’yi ayağı kaldıracak! / 25.12.2024
- Bu sorumluluğu tarih değil ABD yükledi / 23.12.2024
- İslam’da fakirlik sınırı / 22.12.2024
- ABD, Şam’a indi / 21.12.2024
- Doğu'nun kızı Butto, Alman kızı Merkel ve Erdoğan / 20.12.2024
- İsrail endişeli, Yunanistan ise panikteymiş / 19.12.2024
- AKP döneminde 28 Şubat manzaraları / 18.12.2024
- Türkiye’yi soracak olursanız! / 16.12.2024