Dünya ve ahiret kadınlarının en üstünü Hz. Fatıma anamızı anlatmak ve vasfetmek beşer takatini aşan bir olaydır. O, Rabbimizin en seçkini (Betül) ve en sevimlisidir.
Yüceliği, büyüklüğü ve tertemizliği Rabbimiz tarafından tescillenmiş Ehl-i Beyt hiçbir şeyle kıyas kabul etmez… Hz. Peygamberin betimlemesiyle Hz. Fatıma anamız insan şeklinde bir "Huri"dir, "Cennet"tir ve "Nur"dur…
Hz. Fatıma anamız doğduğu gün tüm Mekke'yi, tüm haneleri nur kapladığı söylenir. Cennetten gelen Kevser suyu ile yıkanır ve kundaklanır. Hz. Hatice anamıza doğum yardımı için gelen mübarek analarımızla (Sara, Asiye, İmran kızı Meryem ve Gülsüm ) Fatıma annemiz kundakta iken konuşmaya başlar ve şehadet getirir. Mübarek eşleri İmam Ali Efendimiz gibi Fatıma annemizin de doğumu, yaşayışları ve ölümleri birer sır ve mucizedir…
Resûlullah (s.a.a) ona, "Ümmü Ebîha" yani, "Babasının Anası" künyesini takmıştı. Bu, onun değerine, saygınlığına yönelik bir işaretti. Peygamber Efendimizin dünyada en çok sevdiği ve ihtimam gösterdiği kişi Hz. Fatıma anamızdı. Onu sevdiği kadar hiç kimseyi sevmiyordu. Hiç kimse Peygamber (s.a.a) yanında onun derecesine ve konumuna yetişememiştir.
Tüm azaları imanla dolu olan anaların anası hanım Fatıma'yı Resûlullah'ın öven onlarca sözlerinden sadece biri: "Eğer iyilik ve güzellik bir şahıs olmak isteseydi, o mutlaka Fatıma olurdu; oysa Fatıma ondan daha üstündür. Kızım Fatıma soy, yücelik, keramet ve bağış bakımından yeryüzündeki insanların en üstünüdür.
* * *
İmam Ali (a.s) bir gün, bir Yahudi'ye bir miktar arpa borçlandı ve Yahudi, vermiş olduğu arpaya karşılık olarak İmam Ali'nin (a.s) bir şeyi rehin bırakmasını istedi. Bunun üzerine İmam Ali (a.s), Fatıma'ya (s.a) ait olan bir yün örtüyü rehin bıraktı. Yahudi adam, kendisine rehin bırakılan örtüyü alıp bir odaya koydu. Akşam vakti adamın karısı, bir işten dolayı o odaya girdi ve odada, ışığıyla odayı aydınlatan bir şey gördü. Kocasının yanına dönüp durumu anlattı. Hz. Fatıma'nın (s.a) örtüsünü o odaya bıraktığını unutmuş olan adam, karısının dedikleri karşısında hayrete düştü.
Hızla yerinden kalkıp odaya yürüdü ve Hz. Fatıma'nın (s.a) örtüsünün, bir ay gibi bütün odayı aydınlattığını hayretler içinde seyre durdu. Adam akrabalarına koşup durumu bildirdi ve karısı da kendi akrabalarına anlattı. Yaklaşık seksen kadar Yahudi bir araya toplanıp bu olayı kendi gözleriyle gördüler ve bunun üzerine de hepsi İslâm dinini seçtiler. (Biharu'l-Envar, c.43, s.40. Bu kıssa; Menakıb, Şehraşub, c.3, s. 117–118).
Necran Hıristiyanlarının ileri gelen papazları Resûlullah Efendimiz ile lanetleşme anında Ehl-i Aba'daki NUR'u görmüşler ve hemen vazgeçmişlerdi. Bu insanların yapacağı dua ile anında ile helak olacaklarını dile getirerek vazgeçip cizye ödemeye karar vermişlerdi.
Şu tespiti yapmak isteriz sevgili okurlar, Yahudi ve Hıristiyan Ehl-i Beyt'teki nuru görüp iman ediyor ya da saygıda kusur etmezken bu ümmetin başta Hz. Fatıma anamız olmak üzere İmam Ali ve diğer İmamlarımıza yaptığı zulümleri nereye koyacağız ve nasıl değerlendireceğiz…
- Allahümme Lebbeyk / 03.02.2025
- Yalancı deccallar / 01.02.2025
- Zalim Nemrut’un ibretlik ölümü / 31.01.2025
- Hz. Hamza / 30.01.2025
- Devletin dini adalettir / 27.01.2025
- Muhtar Sekafi / 25.01.2025
- Namaz dualarının anlamları / 24.01.2025
- Hucr bin Adiyy / 23.01.2025
- İmam Ali efendimizin anneleri / 21.01.2025