Ege Denizi'nde bir deprem daha
Ege Denizi'nde saat 20.44'te 4.7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Bölgedeki deprem sayısı 700'ü geçti.
03.02.2025 22:38:00
HABER MERKEZİ
HABER MERKEZİ
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, saat 20.44'te merkez üssü Ege Denizi olan 4.7 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi.
Depremin 6.89 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlendi.
Ege'deki 4 Yunan adasında okullar tatil
Öte yandan Yunanistan'daki 4 adada, son günlerde Ege Denizi'ndeki artan sismik hareketlilik nedeniyle okullarda eğitim öğretime Cumaya kadar ara verildi. Yeni bir değerlendirmeye kadar, vatandaşlardan kapalı alanlarda toplanmamaları, metruk binalara yaklaşmamaları, Santorini Adası'ndaki heyelan tehlikesi bulunan Ammudiou, Armenis, Korfu ve Palaio Limena sahillerine gitmemeleri ve havuz sularının boşaltılması istendi. Santorini Adası'ndan ayrılan tüm gemi ve uçaklar, deprem endişesiyle adayı terk etmek isteyenlerle doldu. Deprem endişesiyle Santorini'den Atina'ya uçakla gelen bir kişi havaalanında gazetecilere yaptığı açıklamada, yaklaşık her beş dakikada bir deprem yaşandığı için korktuklarını belirterek, "İnsanlar adadan ayrılmak istiyor. Gemilere biniyor. Şimdi 2 (ekstra) uçuş koydular" diye konuştu. Bir başka Santorini sakini ise adaya ne zaman döneceğine karar vermek için gelişmeleri takip edeceğini söyledi. Bilet fiyatlarının çok yüksek olduğundan şikayet eden bir ada sakini de insanların endişe içinde olduğunu kaydetti. Öte yandan bölgede yaşanan depremler nedeniyle Santorini Adası'nda meydana gelen heyelana ilişkin görüntüler de sosyal medyada yer buldu.
İzmir Valiliği de Ege Denizi'nde 28 Ocak'tan itibaren yoğunlaşan sismik hareketliliği uzmanların, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ile koordineli şekilde çok yönlü değerlendirdiğini, deprem, volkanik aktivite ve tsunami ihtimallerinin bilimsel çerçevede takip edildiğini bildirdi.
Türkiye için risk var mı?
Ege Denizi'nde 28 Ocak'tan bu yana art arda meydana gelen depremlerin İstanbul, Marmara Bölgesi ve Anadolu'daki mevcut fayları tetiklemeyeceği bildirildi. Uzmanlar, Santorini Adası'nda artan sismik hareketliliğin yanı sıra 28 Ocak'tan bu yana kaydedilen depremlerin İstanbul ve Anadolu'ya olası etkisi hakkında değerlendirmede bulundu. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Müdürü Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, depremlerin 2 bin 500 kilometrekarelik bir alan içerisinde hala devam ettiğini, sismik hareketlerde de belirgin bir artışın dikkati çektiğini anlattı.
Enstitüsü olarak bölgeyi 7 gün 24 saat izlediklerini aktaran Özel, "Burası Ege Denizi'nin güneyinde, Helenik Yayı ve Afrika Plakası'nın, Avrasya Plakası'nın altında aktif bir dalma-batma zonu... Buralar 2,5 yıldır aslında hareketli. Akdeniz'de de sürekli kaydediyoruz ama bu depremlerin frekansları çoğalmaya başladı" dedi. Özel, tarih boyunca bölgede çok sayıda deprem ve büyük patlamalar yaşandığını, bazılarının tsunamiye neden olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti: "Benzer bir etkinlik 2011-2012 yıllarında da kaydedilmiş, volkanik aktivite dönemleri olmuş. Bölgenin sürekli olarak bir jeodinamik hareketlilik içinde olduğunu biz zaten biliyoruz. Son yüzyıldaki aktivitesi bölgedeki sismik hareketlerle doğrudan ilişkili. Ancak bunlar normal faylarla, dışa yatımlı faylarla uyumlu. Biz, 4 tane büyük depremin kaynak mekanizmalarını da çözdük. Tektonik faktörlerin etkili olduğunu söyleyebiliriz, böyle değerlendirebiliriz. Aktivitenin deprem fırtınası şeklinde seyretmesinde bölgenin volkanik özelliklerinin de etkili olduğunu söyleyebiliriz. Ancak aktivitenin doğrudan bir volkan hareketliliği gösterip göstermediğine ilişkin elimizdeki verilerle kesin bir şey söylemek mümkün değil." Özel, gelecekte bölgede hem sismik hem de volkanik olayların gerçekleşme olasılığının yüksek olduğunu söyledi.
Bundan dolayı çok disiplinli bir izleme sistemiyle burasının sürekli gözlenmesi gerektiğini kaydeden Özel, şöyle konuştu: "Türkiye'de acil bir durum görülmüyor ama gelişmeleri yakından izliyoruz. Aktivitenin seyrine göre değerlendirmeye devam etmekte fayda olduğunu düşünüyoruz. Bunlar, Marmara Bölgesi'ni etkileyecek faktörler değiller. Türkiye'de güneybatıya etkilerini değerlendirmek de aktivitenin nasıl devam edeceğine bağlı. Şu andaki mevcut aktivite, Girit'in kuzeyi ve Türkiye'nin güneybatısı arasında yer alan bir hat. Böyle bir şeyin bütün Marmara'yla tek bir bağlantısı olamaz." diye konuştu.
Bölgeyi sürekli izliyoruz, aktivitelere bakıyoruz
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise depremin olduğu lokasyonun önemine işaret ederek, bir haftadan beri bölgede bir kısmı 4 ve üzeri olan 500'den fazla depremin yaşandığını söyledi. Bölgedeki Santorini Adası'nın volkanik olduğunu dile getiren Ersoy, "Zamanında da insanlık tarihi içerisinde faaliyete geçmiş, yıkımlar yapmış, tsunami de oluşturmuş önemli bir ada. Bunun hemen yanında oluyor" dedi. Santorini'nin yanındaki Amargos Adası'nda, 1956'da deniz içerisinde yaşanan büyük bir depremin tsunamiye ve 5 metrenin üzerinde dalgalara neden olduğuna işaret eden Ersoy, burada hem volkanik hem tektonik depremlerin hem de tsunaminin oluşabildiğini bildirdi. Ersoy, bölgede oluşabilecek üçlü tehlikeye dikkati çekerek, "Bu bakımdan bölgeyi sürekli izliyoruz, aktivitelere bakıyoruz. Aynı şekilde Yunanistan Krizi Merkezi de izliyor, bazı uyarılarda bulunuyor. Bizi ilgilendiren tarafı olan Bodrum ile Muğla'nın kıyılarına yakın olması nedeniyle oluşabilecek bir deprem ya da tsunaminin etkileri açısından takipteyiz" diye konuştu.
Yunanistan'da kurulan merkezin mantıkIı uyarılarda bulunduğunu kaydeden Ersoy, "Bu deprem fırtınasının İstanbul ve Anadolu'nun herhangi bir yeriyle ilgisi yok, tetiklemesi falan da mümkün değil. Öyle bir şeyler söyleniyorsa tamamen yanlış ve spekülatif" bilgisini verdi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.