logo
13 NİSAN 2025

Hain yetiştiren ülke

06.03.2006 00:00:00
Milletler, kahramanlarıyla yaşarlar. Kahramansız milletler, millet olma vasfını yitirir, alelâde bir topluluk haline dönüşürler. Tabii olarak da, varlıklarını sürdüremez, tarihe gömülürler. Bundan dolayıdır ki, her millet, kahramanına büyük önem verir, onu  çocuklarına tanıtır, örnek gösterir. Kahraman yetiştiremeyen bazı milletler, işin kurnazlığına, sahtekarlığına kaçarlar. Kitaplar yazarak, filmler çevirerek, kendilerine kahraman tipler üretirler. Bazen de, hiç hakkı olmayan bir kişiyi kahramanlaştırırlar. Bu konuda örnekler çok. Mesela, Avustralya bile, kendine bir kahraman üretmenin peşinde. Avustralya Milli Eğitim Bakanlığı, kahraman olarak John Simpson Kikpatric adında birini  seçmiş. Kimmiş Kikpatric? Kirpatric, 1. Dünya Savaşı sırasında Gelibolu'ya gönderilen Anzaclar'dan biriymiş. Savaşa katılmış, fakat hiç insan öldürmemiş, zaten silahı da yokmuş. Bir eşeğe varmış ve onunla yaralıları taşıyormuş. Yüreği insan ve Avustralya sevgisiyle doluymuş. Avustralya'nın bazı şehirlerinde heykeli dikilen Kirkpatric, işte böyle tanıtılıyor.Neyse, başkalarını geçelim, kendimize dönelim. Ülkemizde, tam tersi bir durum söz konusu. Şöyle ki, tarihi baştan başa kahramanlarla dolu Türk milletine, kahramanları tanıtılmıyor. Daha kötüsü, kahramanlarla hainlerin yerleri  değiştiriliyor. Bir başka deyişle, bazı kahramanlar hain, bazı hainler kahraman olarak gösteriliyor. Sonra da, kahramanlar geri itiliyor, hainler öne çıkarılıyor. Bu konuda, Kamran İnan'ın söyledikleri çok ilginç, çok düşündürücü. Diyor ki: "Türkiye, ihanete en fazla pirim veren devletlerden biri haline geldi. Ondan dolayı da, kendi içinde en çok hain yetiştiren bir memlekettir. Tecrübelerimle bunu yaşadım. İhanetini gördüğüm insan, birdenbire yükselişe geçiyor. Siz sadakatte ısrar ederseniz, ülkenizin çıkarlarını savunursanız, önce ayağınız, sonra da başınız kesiliyor. Türkiye'de bu ihanete pirim veren mekanizma, aslında o derin devlet dedikleri falan da değil, görünmeyen kuvvetler var... Bunun içinde yabancı sermaye var, yabancı büyük güçler var, iç mafya var, iç menfaat çevreleri var. Acı, ama bu böyle. Bir realitedir".Diyeceksiniz ki, "tarihimizde birbirini hainlikle suçlayanlar çok olmuştur". Doğru, olmuştur. Kuvayı Milliyeciler bile, hainlikle suçlanmıştı. Suçlayanlar kimlerdi? Onların kişiliğine ve kimliğine bakmak gerekir. Hani bir söz vardır, "akıllıların deli, delilerin akıllı, demesinden kork" diye. Bu da öyle. Hainlerin, başkalarına hain demesinde, yadırganacak bir durum yok. Yok ama, işin gerçeğini bilmeyenlerin kafası karışıyor. Esasen, ölçü sağlam tutulursa,  kafa karışmaz, herkesin içyüzü ayan beyan ortaya çıkar. Burada kullanılacak ölçü, 'bağımsızlıktır'. Evet, bağımsızlıktan   taviz verenler, bilerek veya bilmeyerek ihanet içerisindedirler. Atatürk, 27 Ocak 1923 yılında İzmir'de annesinin mezarını ziyarete gider ve mezar başında şunları söyler: "Annemin mezarının önünde ve Allah'ın huzurunda and içiyorum, bu kadar kan dökerek milletin elde ettiği egemenliğin korunması ve savunulması için, gerekirse canımı feda etmek vicdan ve namus borcum olsun" (Bkz. Prof. Dr. Ali Sarıkoyuncu, Atatürk, Din ve Din Adamları, s.14).Şimdi, bazı aklıevveller kalkmış şöyle diyorlar: "Biz, AB'ye girmek istiyoruz. Biz, medeniyetlerin ittifakını istiyoruz. Biz, dünya barışı istiyoruz. Onun için, bağımsızlıktan taviz vermek zorunda kalıyoruz. Zaten bağımsızlık anlayışı da değişti. Ülkeler, karşılıklı olarak birbirine bağımlı hale geldiler". Günümüzde söylenen yalanların en büyüğü budur. Ne gariptir ki, malını-mülkünü, kanını-canını vererek, bağımsızlığını kazanan Türk milletini, bu yalanla uyutma ve uyuşturmaya çalışanlar var. Barış istemek, bağımsızlıktan taviz vermeyi mi gerektirir? Hayır, Atatürk de "yurtta ve cihanda barış" istiyordu ve şöyle diyordu: "Biz, barış istiyoruz derken, tam bağımsızlık istiyoruz dediğimizi herkesin bilmesi lazımdır. Bunu istemeye hakkımız da, kudretimiz de vardır" (Atatürk'ün SDV, cilt,11, s. 89). Dün olduğu gibi, bugün de, aynı kuvvet ve kudretteyiz. Peki, eksiğimiz ne? Kamran İnan'ın deyimiyle, "büyük insan, büyük devlet adamı, çaplı, vizyon sahibi, dünyayı görebilen, kendi tarih şuurunun ve heyecanının içinde olan insanları" iktidar yapmamaktır.  
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
AKP iktidarları vatandaşı borca batırdı
'42 milyon vatandaş borçlu'
Bu açıklamalar çok konuşulur
Trump - Erdoğan dostluğu...!
Yeni bir insanlık suçu
İsrail yine hastane vurdu
Barajlar doldu
İşte İstanbul'daki son durum
Narin Güran davasında yeni yargılamalar
Cinayete ilişkin 15 sanık yarın hakim karşısına çıkacak
'Sınırların açılması dahil...'
Ermeni bakandan Türkiye mesajları
Soykırımcı İsrail'den tehdit
'Gazze'nin ortasını terk edin'
İsrail, Refah'ı kuşattığını açıkladı
İsrail medyası bir hafta önce duyurmuştu
Beşiktaş kaybetmeye devam ediyor
Taraftarın tepkisi Ole Gunnar Solskjaer'e
Minguzzi'nin ailesini tehdit eden şüpheli tutuklandı
Gümüşhane'de yakalanmıştı
Beşiktaş Divan Kurulu Karıştı!
Karaman'da 16 milyon elma ağacını don vurdu
"Büyük bir afet yaşıyoruz"
"Müfredatımızı sık değiştirmeliyiz, yoksa çağı ıskalarız"
Bakan'dan 'değişiklik' savunması
Beyaz Saray’dan Çin ve İran’a tehdit
Trump'ın Türkiye ziyaretinde netlik yok
BTP vuslatının 5. yılında Prof. Dr. Haydar Baş’ı anıyor
Büyük anma programı pazartesi İstanbul'da
AKP iktidarları vatandaşı borca batırdı
'42 milyon vatandaş borçlu'
Bu açıklamalar çok konuşulur
Trump - Erdoğan dostluğu...!
Yeni bir insanlık suçu
İsrail yine hastane vurdu
Barajlar doldu
İşte İstanbul'daki son durum
Narin Güran davasında yeni yargılamalar
Cinayete ilişkin 15 sanık yarın hakim karşısına çıkacak
'Sınırların açılması dahil...'
Ermeni bakandan Türkiye mesajları
Soykırımcı İsrail'den tehdit
'Gazze'nin ortasını terk edin'
İsrail, Refah'ı kuşattığını açıkladı
İsrail medyası bir hafta önce duyurmuştu
Beşiktaş kaybetmeye devam ediyor
Taraftarın tepkisi Ole Gunnar Solskjaer'e
Minguzzi'nin ailesini tehdit eden şüpheli tutuklandı
Gümüşhane'de yakalanmıştı
Beşiktaş Divan Kurulu Karıştı!
Karaman'da 16 milyon elma ağacını don vurdu
"Büyük bir afet yaşıyoruz"
"Müfredatımızı sık değiştirmeliyiz, yoksa çağı ıskalarız"
Bakan'dan 'değişiklik' savunması
Beyaz Saray’dan Çin ve İran’a tehdit
Trump'ın Türkiye ziyaretinde netlik yok
BTP vuslatının 5. yılında Prof. Dr. Haydar Baş’ı anıyor
Büyük anma programı pazartesi İstanbul'da
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.