Küreselleşme, yakın zamana kadar baş tacı edilmiş, ekonomik sorunların yegâne çözüm yolu olarak gösterilmiştir. Bu şekilde düşünenler, küreselleşme ile yepyeni bir çağın başladığını ve bunun kaçınılmaz olduğunu iddia etmişlerdir. Bazıları ise küreselleşmeyi çok doğru okumuş ve baştan itibaren ona karşı çıkmışlardır. Bunlardan biri Lindsey idi. O, küreselleşmenin teknolojik bir zorunluluk olmadığını, uluslararası pazar ilişkilerinin bir basamak kazanmasına izin veren devletin inzivaya çekilmesi anlamına geldiğini ileri sürmüştür.
Gerçekten de küreselleşme, iddiaların aksine ekonomide küresel bağımlılığı artırmıştır. Küreselleşme, ekonomi ile birlikte siyasi, askeri, sosyal ve kültürel alanları da etkisi altına almıştır. İlginçtir, şimdi ise küreselleşmenin açmazda olduğunu söyleyenler arasına eski savunucuları da katılmışlardır.
Küreselleşmenin açmaza girmesi ve onu dayatan ABD'nin küresel ekonomik savaş başlatması, geleceği öngöremeyenleri şaşkınlığa sevk etmiştir. Hâlbuki ABD'nin, uzun zamandan beri küresel ekonomik savaş için hazırlıklar yaptığını söyleyenler hiç de az değildi. Ama ne yazık ki, bu kişilere hiç kulak verilmedi. Küresel ekonomik savaş başlayınca da, her ülke kendi başının çaresine bakmaya başlamıştır. Ancak bu bakış, yine de küresel ekonomiden tamamen kopuk olmamalıdır. Olursa, eller gider Mersin'e, biz gideriz tersine durumuna düşülür. O bakımdan ülkeler, küresel ekonomideki gelişmeleri çok yakından takip etmeli ve ona göre politikalar belirlemelidirler.
Yıllarca "ekonomimizi dışa açmamız ve küresel ekonomi ile bütünleşmemiz şarttır" diyenler, bugün tam tersi bir politika öneriyorlar. Tabiri caizse ifrat ve tefrit arasında rakkas gibi gidip geliyorlar. Bu yaklaşımın doğru olmadığı ve birçok ekonomik sorunu beraberinde getireceği çok açıktır
Bilindiği üzere ekonomik sorunların çözümü çok önemlidir. Çünkü ekonomik sorunları çözememiş/çözemeyen toplumlar ayakta kalamazlar. Ekonomi, ülkelerin güvenliğini sağlayan orduların da temel dayanağıdır. Onun için derler ki, ekonomik güç ile askeri güç paralel yürür.
Esasen ekonominin gereklerini yerine getiren her ülke, ekonomik sorunlarını çözer ve kalkınmasını gerçekleştirebilir. Bunun en güzel örneği Uzakdoğu'nun küçük ülkeleri olan Tayvan, Güney Kore, Malezya, Hong Kong ve Singapur'dur. Söz konusu ülkeler hakkında Amerikalı ekonomist George Goodman şöyle demiştir: "Öyle görünmektedir ki, bu ülkelerin insanları bizim üretebileceğimiz her şeyi daha ucuza ve daha iyi bir şekilde üretebilirler." Nitekim de üretiyorlar. Ürettikleri için de küçüklüklerine rağmen, ürünlerinden ve kendilerinden söz ettirmeyi başarmışlardır.
Ekonomide beklenmedik olaylarla veya krizlerle karşılaşınca, hemen telaşlanıp gerçekle ilgisi olmayan yeni heveslere kapılmamak gerekir. Sağlamlığı denenmiş, doğruluğu ispatlanmış uygulamaları terk etmek çok tehlikelidir. Evet, ekonomide, küresel düzeyde öngörülmeyen yeni şartlar ortaya çıkmıştır. Bir başka deyişle, küresel ekonominin iklimi değişmiştir. Bu durumda yapılması gereken iş, değişen iklime göre hareket etmektir.
Şu gerçeği asla unutmamalıyız: Her ekonomi programı, her zaman uygulanmaz. Ekonomi programları, ülkelerin şartlar, çıkar ve ihtiyaçlarına göre belirlenir veya yenilenirler. Muhtemel gelişmeleri öngörerek önceden hazırlık yapmak, politika oluşturmak ise, en doğru ve en isabetli olan iştir. Bunu da ancak ve ancak basiretli, dirayetli ve ferasetli devlet adamları yapar.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018