Ekonomistler, uygulanmakta olan ekonomi modelinin değişmesi konusunda aşağı yukarı hemfikirdir. Çünkü küresel ekonomik kriz karşısında en ünlü ve parlak ekonomistler bile aciz kaldılar, hayret ve şaşkınlıklarını artık saklamamaktadırlar. Geleneksel ekonomi politikalarıyla krizden çıkamamak, onları yeni model arayışına sevk etmiştir.Deniliyor ki: "İnsanoğlu şartlara ve ihtiyaçlara uygun olarak ekonomi modelini değiştirmezse, küresel ekonomik kriz daha da derinleşecek ve büyüyecektir." Doğrusu bu sistem, eninde sonunda kendi kendini bitirecektir. 'Büyük Bunalım' adlı kitabın yazarı Paul Gilding diyor ki: "Tüm sistemimizin acı bir çöküş içinde olduğunu görüyorum." Kafasını kuma sokmayan her aklı başında insan, Gilding'in gördüğü bu gerçeği görür.Ünlü ekonomist Austin Robinson da şöyle diyor: "Geçmiş yüzyılın hantal teorileriyle bugünkü girift sorunların çözülebileceğini sananlar, dünyanın en tehlikeli insanlarıdır." Maalesef, birçok ülkenin yönetimi bu tehlikeli insanlara emanet edilmiştir. Tehlikeli insanlar ne yapar? Tabii olarak tehlikeyi daha çok büyütür. Nitekim de öyle olmuştur. Bu kişiler, tehlike kapıya dayanmadan, yani küresel ekonomik kriz patlar vermeden, onu tahmin edilememişlerdir. Bu da haliyle krizi büyütmüştür. Ekonomi alanında Nobel Ödülü alan Prof. Joseph Stiglitz, bu garabeti şöyle ifade eder: "?Eğer içinde bulunduğumuz küresel kriz gibi büyük bir krizi tahmin edemiyorsanız, o zaman bir şeylerin yanlış olduğu barizdir."Özetle ekonomi modeli değişmeli, ama nasıl değişmeli? İnsanları sokaklara dökerek "adalet ve değişim" bağırtarak mı bu iş yapılmalıdır? Elbette hayır! Böyle davranışlar insanlara çekici ve hoş gelebilir. Ancak tarihin hiçbir döneminde hiçbir sorun sokaklarda çözülmemiştir. Bir başka deyişle halk ayaklanmaları ve ihtilâllerle yıkım olur, yapım olmaz. Bunun en son örnekleri Mısır, Libya, Ukrayna ve diğer bazı ülkelerde görülmüştür.Halk ayaklanmaları ve ihtilâller yıkım getirdiğine göre, ekonomi modelinin değişimine nereden, nasıl başlanmalıdır? Malumdur ki, değişimler ilkönce düşüncede başlar, sonra söylem ve eylemle ortaya konulur. Ekonomik alanda da durum aynıdır. O bakımdan yeni ekonomi modeli için yeni bir düşünce şarttır. Bunu, Dünya Ticaret Organizasyonu (WTO) Genel Müdürü Pascal Lamy, şöyle dile getirmiştir: "Sadece sistemimizi, kurumlarımızı ve politikalarımızı değil, düşünce biçimimizi de değiştirmek zorundayız." Michael Laitman da şöyle der: "Ekonomistler, mevcut sistemden neyi ve nasıl değiştirmeleri gerektiğini söyleyebilmelidir. Ancak kendilerini önce eski düşünce şablonlarından ve geçersiz ekonomik modellerden çıkarmaları gerekmektedir." (Bkz. Yeni Ekonominin Yararları, s. 211). Gerçekten de toplumları değiştiren düşüncelerdir. Daha açık deyişle toplumları şekillendiren insan, insanı şekillendiren de düşüncelerdir. Bu sebepten ekonomi modelini değiştirmeye düşünce ve bakış açısını değiştirmekten başlamak gerekir. Ezcümle değişim, insanları sokaklara dökmeden, kansız, kavgasız ve sessiz bir devrim şeklinde gerçekleştirilmelidir. "Böyle bir şey olur mu?" demeyiniz, oldu bile. Prof. Dr. Haydar Baş 'Milli Ekonomi Modeli' ile tam da bunu yapmıştır. O, önce ekonomik düşünceleri ve genel kabulleri, sonra da pörsümüş ekonomi modelini tarihin çöp sepetine atmıştır. Bazıları bunu görmezden geliyormuş, varsın gelsin. Güneş balçıkla sıvanamayacağı gibi bu gerçek de ilânihaye gizlenemeyecektir.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018