Şükürler olsun artık hiç kimse aç ve açık kalmayacak! Çünkü Meclis'te "Bir daha kirlenmemek üzere" türban takan birkaç AKP'li Vekîle var artık!Artık hiç kimse; aşsız, işsiz kalmayacak şükürler olsun! Çünkü Okullara ve resmî yerlere giremeyen türban, Meclîse girdi artık!Daha önce; îman ve takvâ ölçme yetkisi olan AKP'lilerin; "Örtüsüz kadın perdesiz eve benzer. Perdesiz ev ya satılıktır ya kiralıktır" fetvâlarını duymuştuk!Artık şükürler olsun, o fetvâ sahiplerinin; Atatürk ve Cumhuriyetle verdikleri canhıraş mücadele(!)ler sonunda; "Başımı açarak, bir daha kirlenmeyeceğim!" diyebilen, BOP Eş Başkanı'nın dünyevî ve manevî affına mazhâr Vekîleler var! Allah'ın emrine rağmen, yıllardır başları açık olan veya milletvekili olmak için başlarını açanlar, BOP Eş Başkanı Genel Başkanlarının gönlü olsun ve diğer Anamuhalefet ve Yavrumuhalefet partilerinin de gözlerine, mızrak gibi batmak için örtündüler, hem de türbanla! Biz de inandık!... Dîni hükümlere ve -ûlemanın ittifak edemediği- onlarca yıllık dînî/mezhebî/itikâdî içtihâdlara rağmen millet vekili olmadan ve Milletvekili iken başları açık olan ama Genel Başkanların vekîleleri olarak başlarını örten hanımları, şiddetle kınıyorum!Yüzlerce yıl sonra Anadolu'da yeniden aslanla ceylanı barıştırmaya soyunan Baştürk Haydar Hoca da; "Allah'ın emri olduğu için değil, Meclis İçtüzüğü'ne göre örtünenler, herhalde mahşerde de İçtüzüğe göre hesâba çekileceklerini zannettiler!" diyerek dînî bilgileri ve Türkoğlu Türk karakterlerine uygun bir lisanla mes'eleye dikkat çektiler!Seni seviyorum, dinsizi îmana getiren Muhteşem Türk ATATÜRK!Vatan toprağını ve millî kazanımlarımızı, kurumlarımızı, yeraltı zenginliğimiz madenlerimizi "Babalar gibi!" dolar-euro karşılığı satan tüccar Müslümanlar; başlarını örten Vekîlelerin resimlerini, sosyal medyada paylaşma yarışına girdiler! Vakit namazına gittiği belli olurcasına camiye koşmaya izin vermeyen İslâm Dini ne hallere sokuldu ya Rabbi?Allah emriyle tesettüre girmektense; "Kılcal damarlara sirâyet edinceye kadar gerekirse ..." fetvâsına uygun davranan Genel Başkanlar ve dayatılan 'sistemsizlik adlı sistem'e baş eğerek başını açan, rengârenk makyajla arz-ı endâm eden Hanfendiler; şimdi, temeli Türk Milliyetçiliği olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne kafa tutanlara hoş görünmek için başlarını türbanlıyorlar!Atatürk ve Kurduğu Devlet'in ve sistemin temelindeki sağlamlığa bakar mısınız lütfen? Yetmiş beş yıldır dünyasını değiştirmiş olmasına rağmen bir türlü öldüremedikleri Sarı Paşamız'ın; kimleri, nasıl îmana getirdiğini benim gibi siz de gördünüz mü?Kurucu Meclis'in açılışını özellikle Cuma'ya denk getiren; Cumhuriyetin ilanını ise özellikle Hz. Peygamber(s.a.v.)'in dünyayı şereflendirdiği güne Mevlîd Kandili'ne denk getiren; "Son peygamber olan Muhammed Mustafa Sallallahüaleyhivesellem 1394 sene evvel, rûmi Nisan içinde ve Rebiülevvel ayının on ikinci Pazartesi gecesi sabaha doğru tan yeri ağarırken doğdu. Gün doğmadan! Bugün o gündür!" nutkuyla tarihe de şerh düşen Gâzi Mustafa Kemal'in; mürâilere, takîyyecilere, dönen-değişen-gelişenlere îmânî etkisini gözlemlediniz mi?Bunlar mı, bu zavallılar mı Atatürk'ün Türk muhayyilesine güç yetirecekler?Atatürk gibi bir dehâyı yetiştiren Türk Milleti mensûbiyetimle bir daha onurlandım! Atatürk'le aynı soydan oluşuma bir daha şükrettim!Genel Başkanlara göre dünyevî takvâ yarışına giren ve başlarını örterek resimlerinin paylaşılmasına izin veren zavallı Vekîlelere bakarak Türk kadınları adına bir daha üzüldüm!23 Nisan 1920'de Muhteşem Türk'ün, Kurucu Meclis'in ilk Mebuslarına hitâben söylediği sözleri hatırladım! "Efendiler! Bu Meclisin sorumluluğu çok ağırdır! ... Böyle ânlarda vatan endîşesi, her düşüncenin üstündedir. Millet sizi buraya bu vazife için göndermiştir. Birkaç kişinin eline milleti terketmeyiniz!" Vasiyyetini hatırladım!Biz bu sahte ve gündem örtüsü edilmek istenen zâfer(!)e inanacağız öyle mi?Bu başı açık vekîleler; Genel Başkanların listelerine giremeselerdi, biz de demokratça noterlik edip sandıkta tasdiklemeseydik, Allah (c.c.) bizi çarpar mıydı yoksa? Düne kadar başları açık olan Vekîleler, Müslüman değiller miydi? Şimdi başlarını türbana soktular diye Müslüman mı oldular?Yarın daha güçlü bir demokrat diktatör gelip İleri Demokratça emrederse, başlarını türbandan çıkarmayacaklar mı, açmayacaklar mı? Açmayacaklarsa; bu Hanım Vekîleler bugüne kadar, Allah'tan bir diktatörden korktukları kadar korkmuyorlar mıydı?Bunun beşerî zaaftan, beşerî korkuyu Allah korkusundan üst tutmaktan başka bir izâhı var mıdır? Vallahi ben bilemiyorum!..."OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN!" Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017