Hazine ve Maliye Bakanlığı kasım ayı bütçe verilerini paylaştı.
Buna göre, kasımda bütçe gelirleri 746 milyar 810 milyon lira, bütçe giderleri ise 671 milyar 183 milyon lira oldu.
Böylece bütçe 75 milyar 627 milyon lira fazla vermiş oldu.
Elbette ki bütçenin fazla vermesi bizleri sevindiriyor ama şu bir gerçek ki, bütçenin nasıl oluştuğuna, bu gelirlerin nereye aktığına ve de elde edilen fazlanın nasıl değerlendirileceğine de bakmamız gerekiyor.
Kasım ayında faize ödenen para 94 milyar 608 milyon TL.
Her zaman olduğu gibi giderlerin aslan payını hep faiz oluşturuyor.
Hükümet faiz lobileri şöyle, faiz lobilere böyle diyerek hep faiz düşmanlığı üzerinden bir seçim stratejisi yürütüyor ama dönüyor dolaşıyor yine vatandaşlardan toplanan vergilerin aslan payı faiz ödemelerine gidiyor.
Gelirlerin aslan payını ise vergiler oluşturuyor.
Kasım ayında 746 milyar 810 milyon liralık bütçe gelirinin 668 milyar 493 milyon lirası vatandaşların vergilerinden elde edildi.
2022 Kasım ayına göre vergi gelirlerindeki artış yüzde 114,3…
Yani vatandaşların cebinden bu oranda daha fazla vergi çıkmış.
Oransal olarak baktığımızda bütçe gelirlerinin yaklaşık yüzde 90'ı vergi gelirlerinden oluşuyor.
Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş, AKP hükümeti, özelleştirme furyası ile kârlı kamu kuruluşlarını haraç mezat elimizden çıkmasının düğmesine bastığında, "Altın yumurtlayan tavukları kesiyorsun, bu kuruluşlar milletin kurumlarıdır, bunlar gelir getiren kurumlardır, sen bunları 2-3 yıllık kârına satarsan yarın senin elinde vergiler, cezalar ve zamlar dışında hiçbir gelir kapısı kalmayacaktır" diye uyarmıştı.
Peş peşe özelleştirmelerle birlikte satılacak kurumlar tükenmeye başladığında da, Sayın Baş, "Bundan sonra vergi üstüne vergi, zam üstüne zam, ceza üstüne ceza yağacak" demişti.
İşte bugün bunları yaşıyoruz.
Devletin tek gelir kalemi vergiler, cezalar ve zamlar kaldı.
Motorlu Taşıtlar Vergisi'nin iki kez alınmaya başlandığına şahit olduk.
Yeni yeni vergiler ihdas edilmeye başlandı.
Vatandaşların gelirleri tahmini enflasyon ile hesaplanarak kemer sıktırılmaya çalışılırken, toplanan vergiler üretici enflasyonu baz alınarak artırılmaya devam ediliyor.
Ocak-kasım dönemini kapsayan 11 aylık sürece baktığımızda da benzer bir durum söz konusu.
Bu dönemde bütçe giderleri 5 trilyon 193 milyar TL, bütçe gelirleri 4 trilyon 660,5 milyar TL ve bütçe açığı 532,4 milyar TL olarak gerçekleşti.
2022 yılının 11 aylık döneminde bütçe 20 milyar 449 milyon lira açık vermişti.
Tam 26,6 kat daha fazla…
Bütçe giderlerinin aslan payı yine faizde, 11 yıllık dönemde faize 632 milyar 282 milyon lira ödeme yapılmış. Görünen o ki, yılsonunda, yılbaşında açıklanan faiz hedeflerinin üstünde bir faiz gideri oluşacak.
Bütçe gelirlerinin ocak-kasım döneminde de aslan payı vergi gelirlerinde…
4 trilyon 660 milyar 543 milyon liralık bütçe gelirlerinin 4 trilyon 59 milyar 954 milyon lirası vergi gelirlerinden oluştu.
Diğer ifadeyle neredeyse bütçenin tamamı Prof. Dr. Baş'ın uyardığı gibi vatandaşın zor koşullarda vermeye çalıştığı vergilerden elde edildi.
Bildiğiniz gibi bu vergilerin de yüzde 60-70'i adaletsiz vergiler denilen dolaylı vergilerden yani tüketim vergilerinden oluşuyor.
Bütçe verilerine Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş'tan dikkat çekici bir değerlendirme geldi:
"Bütçe açık verince vatandaştan vergi marifetiyle toplanan paralar neden bütçe fazla verince sosyal yardım marifetiyle vatandaşa verilmiyor?"
Evet, son derece yerinde bir soru…
Madem bütçe açıklarını kapatmak için hükümetin eli vatandaşın cebine giriyor, o zaman bütçe fazla verdiğinde hükümet bu fazlalığı vatandaşa dağıtmak zorundadır.
Anayasamızda yazan sosyal hukuk devleti tanımı asla unutulmamalıdır.
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025