İnsanların ilişkilerini sınıflandırmak istersek, üç grupta toplayabiliriz. Bunlar; insan-i ilişkiler, iman-i ilişkiler, ihvan-i ilişkilerdir. Konumuzu biraz açacak olursak…
İnsan-i ilişkiler; İnsanların hayatiyetini sürdürmek için dünya işlerinde, yapmak zorunda oldukları işleri vardır. Bunlar maddi varlıklarını sürdürmek için oluşan; ticari ilişkiler, komşuluk ilişkileri, devletler ve milletler arası ilişkilerdir. İnsan olan ve konusunun uzmanı olan her dil, ırk ve dinden kişiler bu ilişki kapsamındadır.
İman-i ilişkiler; sosyal yaşantının özele dönüşmeye başladığı, ilişkilerin daha mahreme doğru yol aldığı kısımdaki ilişkilerdir. Buradaki ilişkiler, dinin esasları üzerine bina edilir ve başka dinden olanların bu ilişkide yeri yoktur. Ancak başka dinden olanlara kendi dininin öğretilerini (emir ve yasaklarını) sunmak için tebliğ, irşat ve nasihat bağlamında oluşacak ilişkilere müsaade vardır.
İhvan-i ilişkiler; İhvan sözlük manası itibariyle, kardeş demektir. Arkadaşlığın zirve hâli; birbirinde yok olma noktasıdır. Arkadaşının çıkarını kendi çıkarından üstün gördüğü hâldir.
İnandıkları-inanmadıkları, sevdikleri-sevmedikleri, özelde sırlarını dahil her şeyini rahatlıkla paylaşılabildiği noktadır burasıdır.
İnsanın yaşamı süresince hayatın çilesini, keder ve neşesini birlikte paylaştıkları oranda güçlendiği bu ilişki, sağlam temeller üzerine oturduğu takdirde, bu dostluğun uzantısı ahiret yurdunda bile devam edecektir.
Sahabe efendilerimizden biri, ölünce peygamberimizden ayrı düşeceği aklına geldiği zaman çok ağlıyordu. Onu teskin etmek için Yüce Peygamberimiz; "kişi sevdiği ile beraberdir" buyurmakla, birbirini sevenlerin öldükten sonra da ahiret yurdunda birlikte olacaklarının haberini vermiştir.
Dostluklar mademki daimi kalacak o zaman dostumuzu gayet güzel bir şekilde seçmemiz gerekmektedir. Dostluktaki sevgi sıradanlıktan çıkmakta, birbirinin hali, birbirini etkilemektedir. Dostlar farkında olsun ya da olmasın; huyları, davranışları, zevkleri, tercihleri ve inançları birbirlerine benzemeye başlamaktadır.
Yazımızda aktardığımız bilgiler ışığında, seçeceğimiz arkadaşlarımızı ve arkadaşlık ilişkilerimizi yeniden gözden geçirerek dünya ve ahiret saadetine ulaşacak dostluklar kurmanın yollarını aramamız gerektiğine inanmaktayım.
Kişi sevdiğinin sevdiğini de sever. Arkadaşlık ilişkileri derinleştikçe zevkler düşünceler davranışlar birbirine benzemeye başlar. Siz farkında olsanız da olmasanız da bir süre sonra tarafların benzerlikleri artacaktır. Bu benzerlik aynı zamanda o kişilerin hem dünyasını hem de ahiret hayatını etkileyecektir.
Bu bilgilerden sonra yapılacak iş hem kendimize iyi arkadaşlar seçmeli hem de arkadaşlık ilişkilerini hak bir ölçü üzerinde devam ettirmeliyiz.
- ‘Sabrın sonu selamettir’ atasözüne güzel bir yaklaşım / 22.01.2025
- Görevin ve hizmetin kutlu olsun Fuat Şengül ağabey / 21.01.2025
- Ateşkes bahane, İsrail katliama devam edecektir / 20.01.2025
- Eğitimin açmazları / 18.01.2025
- Aile ocağı en kıymetli eğitim alanıdır / 17.01.2025
- Yağmur nereye yağarsa tarlasını oraya taşıyanlar / 16.01.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş'ın dedikleri aynen çıkıyor / 15.01.2025
- Hüseyin Baş ezberleri bozuyor / 14.01.2025
- ‘Lan oğlum sen Hüseyin Baş’ı tanımıyor musun?’ / 13.01.2025