Geçen yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 'her evde araba var, kapıcısında araba var. İkinci elde araç yetişmiyor. Hepsinin istatistiklerini tutuyoruz. Nerede ne oluyor, ne satılıyor bunların hepsini gayet iyi biliyoruz' sözleri AKP kurmayları için adeta can simidi oldu.
Her sıkışan etkili ve yetkili isim bu mantığa sarılıyor. Halkın içine inemeyen AKP'li vekiller özel toplantılarda, ekranlarda bu mantık üzerinden kalkınmışlık pozu veriyor.
Örneğin Çalışma Bakanı, 'refah seviyesine bakın. Türkiye'de bütün ailelerin, her gelir grubundan ailelerin kapısında otomobili var, çocukları okuyor' derken biri çiftçinin telefonunu, diğeri tatil beldelerindeki otellerin doluluğunu, bir diğeri AVM'lerdeki kalabalıkları kalkınmışlık olarak gösteriyordu ki, Bakan Nebati '4 milyon 3 bin haneye sosyal yardım yapıyoruz', diyerek bütün oyunu bozdu.
Hele bu mantığın medyadaki taşeronları hiç sormayın. Meşhur Küçük'e göre Avrupa, bizden daha fazla aç.
Abdülkadir Selvi'yi tanıyorsunuz değil mi? Gülen pozlarıyla meşhur.
Aynaya bakmadan, kendisiyle yüzleşmeden geçen gün değerli Prof. Dr. Veysel Ulusoy ve ENAG'ı hedef alarak, 'muhalefetin oluşturmak istediği algı operasyonuna lojistik destek sağlamakla' suçladı.
Peki, sormalar mı ki: Sen, yıllardır kimin algısını ve ne karşılığında oluşturuyor ve kime algı operasyonu çekiyorsun?
Devam edelim. Bay Selvi, dinci siyaset mantığını da ortaya koyarak şu cümleyi kurdu: "Biz zekâtımızı versek Sri Lanka'yı krizden kurtarırdık. Veysel Ulusoy, Türkiye öyle büyük bir ülkenin adıdır, anladın mı?"
İtirafı gördünüz mü? Bu zihniyet dini dilinden düşürmüyor ama zekatta vermiyor. Madem o kadar paranız, malınız var neden Sri Lanka da, Türkiye değil?
Zekat veriyor olsalar, zekat farzının en yakınından başladığını bilirlerdi. Ve eğer zekat veriyor olsalar bu ülkede 4 milyon 3 bin hane sosyal yardım almak durumunda olmazdı.
Dahasını ise geçen yıl 20 Aralık gecesi birileri doları patlatmadan önce Ekim 2021'de BTP Lideri Hüseyin Baş, Ankara'dan yaptığı açıklamada anlatmıştı. Sayın Baş şöyle diyordu:
"Gelirken yolda bir billboard'a rastladım. Billboard'da Diyanet'in bir ilanı var. Diyanet, bütün vatandaşlarımıza bir duyuruda bulunmuş, 'Zekatlarınızı verin, kardeşliğimiz artsın' diyor.
Sonra aklıma geldi. Dedim ki bu mevcut hükümet, her namaz çıkışı demeç veriyor. Hacca gitmez bunlar, umreye gitse her umrede kameralar arkalarında.
Ramazan'da oruç tutsalar, her iftarı kamera önünde yapıyorlar. Bunlar zekatlarını niye hiç sergilemiyorlar, dedim.
Ben buradan Sayın Cumhurbaşkanı'mıza da sayın hükümete de sesleniyorum. O dini yaşamayı ve yaşatmayı tırnak içinde 'kendine şiar edinmiş' olanlara sesleniyorum. Lütfen, derhal zekatlarınızı açıklayın. Biz kırkla çarpar, neyiniz var, neyiniz yok öğreniriz.
Öyle oturduğun yerden devletin bedava billboard'ına girip, 'Zekatlarınızı verin, kardeşliğimiz pekişsin' yok. Öyle kardeşlik olmaz. 'Asgari ücret BTP iktidarında (o gün için) 10 bin TL olacak' diyorum.
Artık hiç kimseye de bunu nasıl vereceğimi açıklamama kararı alıyorum. Sadece şunu söyleyeceğim; bunların zekatıyla asgari ücreti ben 10 bin TL yaparım."
Kapıcıların bile arabası var
Kapıcıların bile arabası var, mantığına gelince! Malum 9 günlük bir tatili geride bıraktık. Sahiller, oteller dolu, haberlerini hep beraber izledik.
Birileri bu tabloyu ülkemizin ekonomik gelişmişliği olarak yansıtmaya kalktı.
Ama Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Akdeniz Bölge Temsil Kurulu Başkanı Ferit Turgut, 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde iç turizmde iç piyasada 3 milyona yaklaşan hareketlilik olduğunu açıkladı.
Yani 84 milyonluk Türkiye'nin 3 milyonu hareket etmiş.
BTP lideri ne demişti?
"Bu ülkenin nüfusu 84 milyon. Bunun yüzde 10'u para sahibi olsa, tatile gitse, trafiğe çıksa, AVM'leri doldursa 8,4 milyon insan yapar. Yunanistan'ın nüfusuna neredeyse denk. Avrupa'da birçok ülkenin nüfusundan fazla.
8,5 milyon insanın refahını, bize kalan yüzde 90'a pazarlıyorlar. Benim şikâyetim o ezilen insanlar için.
Bu sistem zulüm sistemidir, bu sistem adaletsizliktir, bu sistem baskı rejimidir, bu sistem en hafif ve terbiyeli tabirle akılsızlıktır.
Senin Bodrum'da, Ege'de, Antalya'da otellerini dolduranlar bu ülkenin yüzde 10'u veya turistler… Trafiği felç edenler bu ülkenin yüzde 10'u veya turistler…
Senin AVM'lerini dolduranlar, ellerinde poşetlerle gezenler bu ülkenin yüzde 10'u veya turistlerdir. Bunun dışında bu ülkenin yüzde 90'ı bugün evinden çıkıp bir kafeye gidip çay içmek için bin bir hesap ediyor. Bir Pazar kahvaltısına çıkmak için hesap ediyor. Bu ülkenin insanı bugün bu durumdadır."
Akıl nimettir. Nimetten kaçmamak lazım.
- 6 Şubat afeti sürpriz miydi? / 06.02.2025
- AKP 6 Şubat’a hazır / 05.02.2025
- Devlet Bahçeli’ye göre 'kimden cumhurbaşkanı olamaz' / 03.02.2025
- ‘Yeni Türkiye’ ezberi iflah olmaz bir hastalıktır / 02.02.2025
- Rahatlamak için Devlet Bahçeli’yi okuyorum / 01.02.2025
- Aklınızı başınıza alın / 31.01.2025
- Altın vuruş futbol camiasında mı olacak? / 30.01.2025
- Faciaların hukuken, vicdanen ve dinen sorumlusu kim? / 29.01.2025
- Niccolo Machiavelli, Joseph Goebbels ve biz / 27.01.2025