Kocaman bir İran, kocaman bir ırak ve 70 80 milyon nüfusa sahip kocaman bir Türkiye ile baş etmek kolay değil.Yani olur da kurmak istedikleri dengelerin bozulabilir. Dolayısıyla bu dengelerin bozulmamasının yolu nedir? Bu büyük ülkeleri parçalayacaksınız. Irak'ı üçe böleceksiniz mesela.İran'ı birkaç parçaya ayıracaksınız.Türkiye'ni parça parça yapacaksınız.Türkiye ve İran gibi büyük ülkelerin parçalanmasıyla Ortadoğu'da oluşan küçük devletçikleri daha rahat yönetebileceksiniz. Daha rahat isteklerinizi dikte ettireceksiniz bu minik ülkelere.BOP'un mimarı ABD ve İsrail'in bugün istediği bu. Ortadoğu büyük çok büyük devletler bulunuyor. Bu kadar büyük devletler olmasın istiyor, ABD ve İsrail başta olmak üzere bütün Batı dünyası. Dikkat ederseniz Ortadoğu sınırları, Osmanlının yıkılmasından sonra yine batı tarafından çizilmişti. Sınır çizgilerine bakıyorsunuz cetvelle çizildiği belli. Bu sınırlar Batının masasında çizilmişti. Fakat o gün çizdikleri haritadan Batı bugün de memnun değil ve yeniden Ortadoğu sınırlarını çizmeye heveslenmiş durumda. ABD temsilciler meclisine sunulan bir rapor bilindiği gibi Irak'ı üç parçaya bölmeyi öneriyor. Yani Irak'ı bölme planı Amerika'da masada bulunuyor. Her kadar Irak'ta hükümet, olur mu böyle şey? ifadelerini kullanıyorsa da bu hükümetin kukla bir hükümet olduğunu çok iyi biliyoruz.Ortadoğu'da ülkeler parçalanacak, ABD'nin hedefi bu, ABD'nin modeli bu. Asıl hedef ise ne biliyor musunuz?Ortadoğu'da İsrail'den daha büyük bir ülkenin kalmaması. Arkasında ABD olmadan bile Ortadoğu'ya hükmedebilecek noktada olması için İsrail'in büyümesi, bütün bölge ülkelerinin ise küçülmesi için parçalanması gerekiyor. Amerika, İsrail'in Ortadoğu'daki dengeleri istediği gibi yönetebilecek bir noktaya getirmeye çalışıyor.Ortadoğu'da parçalanmadan sonra oluşan küçük devletçiklerden bir kısmı daha sonra kurulacak olan büyük İsrail'in sahip olacağı topraklar üzerinde kurulacak. İşte kuzey Irak'ta kurulan Barzani devleti, büyük İsrail'in sözde sınırları içerisinde yer alıyor. Barzani oraları büyük İsrail'e hazırlıyor. Barzani de bu işin bilincinde emin olun. Dolayısıyla bu gelişmelerle birlikte bakıyoruz hep o ABD-İsrail hedefine doğru, yani Ortadoğu'nun parçalanmasına doğru yürüyoruz. Burada asıl önemli olan, bu parçalanma senaryolarında bölge ülkeleri olarak ve o bölge ülkelerinin ümit ülkesi olan Türkiye olarak ne yaptığımızdır.Maalesef Türkiye olarak bu senaryoda bize biçilen rolü oynuyoruz. BOP'ta Türkiye'ye eş başkanlık görevi verildi. Bazıları sanıyor ki, Bush Türkiye'ye kendisiyle aynı seviyede bir görev verdi. Hayır, bu kesinlikle yanlış ve safça bir düşüncedir. Senin imajını, senin tarihini, senin nüfuzunu ve senin gücünü her şeyini kullanıyor ABD. Seni kendi emellerine alet ediyor. BOP'ta Türkiye'nin eş başkan olmasının basitçe açıklaması budur.Yani kendi sonunuza doğru gidiyorsunuz. Önce gelecekte sizin cellâdınız olacak ülkeleri yine size kurduruyorlar. Daha sonra sırayla bütün ülkeleri hallediyorlar ve en sonunda size dönecekler, belki de sonuna da kalmayacak.İsrail'in Suriye konusunda olduğu gibi böyle cüretkâr davranması da bundandır. İsrail bazı şeyleri tetikliyor. Yani kıvılcım atıyor ortaya. Türkiye ile İran'ın karşı karşıya gelmesinin kıvılcımını büyük olasılıkla İsrail tutuşturacaktır. Ne zaman olur? Bugün, yarın veya yakın gelecekte bilemeyiz ama o savaş başlayacaksa emin olun o savaşın başlaması için bütün koşulları İsrail hazırlamış olacaktır. Ortadoğu da hangi gelişme varsa bilin ki, onun arkasında İsrail'in bir parmağı vardır ve İsrail bir şekilde o gelişmeye bulaşmıştır.Göz ardı edilmemesi gereken şey İsrail Arzı Mevud için, Ortadoğu ise İsrail için hazırlanıyor, ABD tarafından. Peki, Türkiye olarak biz ne yapacağız?Türkiye, belirlediği politikalarda özellikle de dış politikada bir lider ülke olmanın gerektirdiği gibi davranmalıdır. ABD'nin uydusu gibi davranmak yerine Türkiye, kendi politikalarını üreten ve Ortadoğu'da bu beklenen kaosu çıkaracak savaşı engelleyen bir duruş belirlemesi gerekiyor. Türkiye'den beklenen bu. Ama maalesef Türkiye kendinden bu bekleneni ortaya koymaktan şu an için çok uzak bir noktada bulunmakta.
Orhan Dede / diğer yazıları
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024