Adı ADALET ve Kalkınma Partisi!
Şimdi hep birlikte temaşa edelim ADALET ve KP’nin Adaletini!
Fakat peşinen söyleyeyim Adalet ve KP’nin bizim eleştirme cüreti göstereceğimiz her icraatına aşağıda görüleceği üzere tamamen makul ve mantıklı bir açıklaması olacaktır!
Ak Parti iktidara geldiğinde cezaevlerindeki hükümlü sayısı 25.000 iken bu gün 100.000’e yaklaşmış durumdadır. Buna tutuklu sayısı dâhil değil. (Mutlaka ki devletimizin bu kadar insanı karşılıksız ağırlaması Adalet ve KP’nin sosyal devlet anlayışının ciddi bir göstergesidir.)
Cezaevlerinde kapasitenin çok üzerine çıkan hükümlü ve tutuklu sayısı sebebiyle rezalet diz boyu hale gelmiştir. (Bu tamamen bilinçli bir şekilde organize edilmiş insanları hapse girmekten ve suç işlemekten caydırma yöntemidir.)
Eskiden nadiren duyduğumuz kadına uygulanan şiddet olayları cezaları arttığı halde günümüzde artık vaka-i adiye haline dönüşmüş durumdadır. (Sorunun tek kaynağı ailelerin en az üç çocuk yapmaktan kaçınmasıdır. Bu yöntemle harcanmayan potansiyel enerji, şiddet şeklinde bir kinetik açılıma dönüşmektedir.)
İşkence, parçalama ve sair iğrenç yöntemler kullanarak adam öldürme vakalarında peşinden koştuğumuz Avrupa ve Amerika’yı yakalamak üzereyiz. Hatta seri katillerimiz ve seri tecavüzcülerimiz bile türemeye başladı artık! (Bu sayede artık yeni yeni filizlenmeye başlayan yerli polisiye dizilerimize de ciddi bir kaynak ve ilham kaynağı aktarımında bulunmuş oluyoruz.)
Dava ve icra dosyalarında da resmen patlama yaşanıyor! Neredeyse memleketteki her iki aileden biri icralık durumda! (Memlekette neredeyse 70 tane hukuk fakültesi ve her yıl mezun olan binlerce hukukçumuz varken bunlara yeni istihdam alanları oluşturmak gerekiyordu.)
Her ülkede karşılıksız çıkması halinde dolandırıcılık kabul edilerek ciddi yaptırımlar uygulanan çekler son yapılan düzenleme ile senet haline dönüştürülmüş ve bu düzenlemeden sonra aradan geçen sadece birkaç ay içerisinde karşılıksız çıkan çek sayısı ikiye katlanmıştır. (Çek hükümlüleri 10.000 kişiyi bulunca baktık ki vatandaş çeki ödemeyip beleşten cezaevlerinde yatmayı tercih eder hale geldi. Bunları cezalandırıp cezaevinden atmak için böyle sinsi bir yönteme başvurduk.)
Alacağın tahsilinde en önemli yaptırım aracı olan ev eşyası haczi de son yargı paketinde neredeyse imkânsız hale getirilerek özel tahsil yöntemlerinin ve çetelerin ekmeğine yağ sürülmüştür. (Bu olay aslında icranın özelleştirilmesinin ilk aşamasıdır. İkinci adımda performanslarına göre icra tahsilâtı çetelere paylaştırılarak bütçede ciddi bir rahatlama sağlanması planlanmaktadır.)
Memleketin bırakın her ilini hemen her ilçesinde adı gibi saray şatafatında Adalet Sarayları inşa edilmektedir! (Eee kralların ve derebeylerinin adaletini saraylar olmadan nasıl uygulayacaktık ki?!)
Tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar adalet tartışılır hale gelmiştir! (Adalet mülkün temeli ise tartışma da adaletin temelidir.)
Sokaktaki vatandaşın neredeyse yüzde yetmişi adaletin artık adil olmadığına inanmaktadır ve daha da kötüsü adalete artık güvenmemektedir! (Aslında vatandaşın güvenmediği adalet, Adalet Ağaoğlu’ndan başkası değildir!)
Marifet birçok suçun cezalarını rekor düzeyde artırıp asayiş peşinde koşmak değil önce suça giden yolları kapatıp vatandaşın suçla olan irtibatını kesmektir! (Memleketin dört köşesine duble yollar yaparken kendimizi fazla kaptırıp suça giden yolları da otoban haline getirmiş bulunuyoruz. Çok mu?!)
Bu iş her gün yayınlanan onlarca diziyle, filmle ve programla birlikte yüzlerce çeşit suçun nasıl işleneceğini milletin beynine kazımakla olmaz! (Allah için suçların orijinalliğinde kat ettiğimiz yolu da inkar edemezsiniz her halde?!)
Bu iş fuhşu, zinayı ve livatayı suç olmaktan çıkarıp daha da vahimi fuhşun en rezilini dahi serbest hale getirmekle hatta yapılan yayınlarla bir marifet gibi göstermekle de olmaz! (Üniversitelere artık başörtüsü ile giriliyor mu? Giriliyor! Gerisi lafı güzaftır!!!)
Sigarayla yapılan mücadelenin yüzde birini bile fuhuşla yapmadan daha da önemlisi fuhşa giden yolları kapatmadan neyi nasıl önleyeceksiniz? (Hala yol kapatmaktan bahsediyorsunuz! Adalet ve KP döneminde İstanbul dışında kapanan her hangi bir yol haberi duyamayacaksınız.)
Sigaraların komik bir şekilde sansürlendiği televizyonlarda içkinin, ahlaksızlığın ve cinselliğin aleni hale gelmesi resmen trajikomik bir vakıadır! (Ama söyleyin şimdi! Televizyonlardaki içki ve cinsel içerikli sahneleri de sansürlersek hangi vatandaş saatlerce ne idüğü belirsiz puslu ekranlara bakıp durur ki?!)
Fiilen patlama yaşanan eşcinsel birlikteliklerin artık yasal hale geleceği ve bu konuda da AB’ye balıklama gireceğimiz günler yakındır! (Dua edin şimdilik eşcinselliği zorunlu hale getirmeyi düşünmüyoruz!)
NERDE HABER - ORDA YORUM
Bursa’nın İznik İlçesi’ndeki Ayasofya Camii 90 yıl sonra ibadete açıldı.
Eh artık bunu kefareti olarak İstanbul’daki Ayasofya Camii’ni de kilise olarak açarlar kesin!
***
ABD uçak gemisinin Antalya açıklarına demirlemesini protesto eden gruptaki 7 kişi, polis tarafından gözaltına alındı.
Asıl marifet ABD uçak gemisine değil ABD uşaklarının reislerine kafa tutabilmektir!
***
İsrail’de hayat pahalılığını protesto etmek için yapılan gösterilerde İsrailli bir protestocu kendisini yaktı.
Yakın yerde bir Filistinli bulamadığı için kendini yakmak zorunda kalmıştır!
***
Son dönemde kütükten yapılmış ürünler hem gördükleri ilgi nedeniyle hem de yüksek fiyatlarıyla dikkat çekiyor.
Kütükten siyasetçinin, kütükten dincinin, kütükten bilim adamının baş tacı edildiği yerde kütük fiyatlarının tavan yapması normal tabi! Hele ki yontulmamışlarsa!!!
***
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ”Kardeş kavgasının olmadığı, çocukların yatağa aç girmediği, barışın, huzurun, onurun olduğu bir ülke için yola çıktık. Yolculuğumuz devam edecek” dedi.
İnşallah Hz. Mehdi bir an önce gelir de Kılıçdaroğlu aradığı ülkeye kavuşur!!!
Şimdi hep birlikte temaşa edelim ADALET ve KP’nin Adaletini!
Fakat peşinen söyleyeyim Adalet ve KP’nin bizim eleştirme cüreti göstereceğimiz her icraatına aşağıda görüleceği üzere tamamen makul ve mantıklı bir açıklaması olacaktır!
Ak Parti iktidara geldiğinde cezaevlerindeki hükümlü sayısı 25.000 iken bu gün 100.000’e yaklaşmış durumdadır. Buna tutuklu sayısı dâhil değil. (Mutlaka ki devletimizin bu kadar insanı karşılıksız ağırlaması Adalet ve KP’nin sosyal devlet anlayışının ciddi bir göstergesidir.)
Cezaevlerinde kapasitenin çok üzerine çıkan hükümlü ve tutuklu sayısı sebebiyle rezalet diz boyu hale gelmiştir. (Bu tamamen bilinçli bir şekilde organize edilmiş insanları hapse girmekten ve suç işlemekten caydırma yöntemidir.)
Eskiden nadiren duyduğumuz kadına uygulanan şiddet olayları cezaları arttığı halde günümüzde artık vaka-i adiye haline dönüşmüş durumdadır. (Sorunun tek kaynağı ailelerin en az üç çocuk yapmaktan kaçınmasıdır. Bu yöntemle harcanmayan potansiyel enerji, şiddet şeklinde bir kinetik açılıma dönüşmektedir.)
İşkence, parçalama ve sair iğrenç yöntemler kullanarak adam öldürme vakalarında peşinden koştuğumuz Avrupa ve Amerika’yı yakalamak üzereyiz. Hatta seri katillerimiz ve seri tecavüzcülerimiz bile türemeye başladı artık! (Bu sayede artık yeni yeni filizlenmeye başlayan yerli polisiye dizilerimize de ciddi bir kaynak ve ilham kaynağı aktarımında bulunmuş oluyoruz.)
Dava ve icra dosyalarında da resmen patlama yaşanıyor! Neredeyse memleketteki her iki aileden biri icralık durumda! (Memlekette neredeyse 70 tane hukuk fakültesi ve her yıl mezun olan binlerce hukukçumuz varken bunlara yeni istihdam alanları oluşturmak gerekiyordu.)
Her ülkede karşılıksız çıkması halinde dolandırıcılık kabul edilerek ciddi yaptırımlar uygulanan çekler son yapılan düzenleme ile senet haline dönüştürülmüş ve bu düzenlemeden sonra aradan geçen sadece birkaç ay içerisinde karşılıksız çıkan çek sayısı ikiye katlanmıştır. (Çek hükümlüleri 10.000 kişiyi bulunca baktık ki vatandaş çeki ödemeyip beleşten cezaevlerinde yatmayı tercih eder hale geldi. Bunları cezalandırıp cezaevinden atmak için böyle sinsi bir yönteme başvurduk.)
Alacağın tahsilinde en önemli yaptırım aracı olan ev eşyası haczi de son yargı paketinde neredeyse imkânsız hale getirilerek özel tahsil yöntemlerinin ve çetelerin ekmeğine yağ sürülmüştür. (Bu olay aslında icranın özelleştirilmesinin ilk aşamasıdır. İkinci adımda performanslarına göre icra tahsilâtı çetelere paylaştırılarak bütçede ciddi bir rahatlama sağlanması planlanmaktadır.)
Memleketin bırakın her ilini hemen her ilçesinde adı gibi saray şatafatında Adalet Sarayları inşa edilmektedir! (Eee kralların ve derebeylerinin adaletini saraylar olmadan nasıl uygulayacaktık ki?!)
Tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar adalet tartışılır hale gelmiştir! (Adalet mülkün temeli ise tartışma da adaletin temelidir.)
Sokaktaki vatandaşın neredeyse yüzde yetmişi adaletin artık adil olmadığına inanmaktadır ve daha da kötüsü adalete artık güvenmemektedir! (Aslında vatandaşın güvenmediği adalet, Adalet Ağaoğlu’ndan başkası değildir!)
Marifet birçok suçun cezalarını rekor düzeyde artırıp asayiş peşinde koşmak değil önce suça giden yolları kapatıp vatandaşın suçla olan irtibatını kesmektir! (Memleketin dört köşesine duble yollar yaparken kendimizi fazla kaptırıp suça giden yolları da otoban haline getirmiş bulunuyoruz. Çok mu?!)
Bu iş her gün yayınlanan onlarca diziyle, filmle ve programla birlikte yüzlerce çeşit suçun nasıl işleneceğini milletin beynine kazımakla olmaz! (Allah için suçların orijinalliğinde kat ettiğimiz yolu da inkar edemezsiniz her halde?!)
Bu iş fuhşu, zinayı ve livatayı suç olmaktan çıkarıp daha da vahimi fuhşun en rezilini dahi serbest hale getirmekle hatta yapılan yayınlarla bir marifet gibi göstermekle de olmaz! (Üniversitelere artık başörtüsü ile giriliyor mu? Giriliyor! Gerisi lafı güzaftır!!!)
Sigarayla yapılan mücadelenin yüzde birini bile fuhuşla yapmadan daha da önemlisi fuhşa giden yolları kapatmadan neyi nasıl önleyeceksiniz? (Hala yol kapatmaktan bahsediyorsunuz! Adalet ve KP döneminde İstanbul dışında kapanan her hangi bir yol haberi duyamayacaksınız.)
Sigaraların komik bir şekilde sansürlendiği televizyonlarda içkinin, ahlaksızlığın ve cinselliğin aleni hale gelmesi resmen trajikomik bir vakıadır! (Ama söyleyin şimdi! Televizyonlardaki içki ve cinsel içerikli sahneleri de sansürlersek hangi vatandaş saatlerce ne idüğü belirsiz puslu ekranlara bakıp durur ki?!)
Fiilen patlama yaşanan eşcinsel birlikteliklerin artık yasal hale geleceği ve bu konuda da AB’ye balıklama gireceğimiz günler yakındır! (Dua edin şimdilik eşcinselliği zorunlu hale getirmeyi düşünmüyoruz!)
NERDE HABER - ORDA YORUM
Bursa’nın İznik İlçesi’ndeki Ayasofya Camii 90 yıl sonra ibadete açıldı.
Eh artık bunu kefareti olarak İstanbul’daki Ayasofya Camii’ni de kilise olarak açarlar kesin!
***
ABD uçak gemisinin Antalya açıklarına demirlemesini protesto eden gruptaki 7 kişi, polis tarafından gözaltına alındı.
Asıl marifet ABD uçak gemisine değil ABD uşaklarının reislerine kafa tutabilmektir!
***
İsrail’de hayat pahalılığını protesto etmek için yapılan gösterilerde İsrailli bir protestocu kendisini yaktı.
Yakın yerde bir Filistinli bulamadığı için kendini yakmak zorunda kalmıştır!
***
Son dönemde kütükten yapılmış ürünler hem gördükleri ilgi nedeniyle hem de yüksek fiyatlarıyla dikkat çekiyor.
Kütükten siyasetçinin, kütükten dincinin, kütükten bilim adamının baş tacı edildiği yerde kütük fiyatlarının tavan yapması normal tabi! Hele ki yontulmamışlarsa!!!
***
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ”Kardeş kavgasının olmadığı, çocukların yatağa aç girmediği, barışın, huzurun, onurun olduğu bir ülke için yola çıktık. Yolculuğumuz devam edecek” dedi.
İnşallah Hz. Mehdi bir an önce gelir de Kılıçdaroğlu aradığı ülkeye kavuşur!!!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Zühtü Kazancı / diğer yazıları
- Ateist devlet olmayacağız / 08.09.2022
- Cem Yılmaz ve Cilalı Güldürü Devri / 29.08.2022
- Bırakın beni milleti uyandırın / 24.08.2022
- Aramıza katılmanızı bekliyoruz / 16.08.2022
- Suriye’nin kuzeyi mi, Büyük İsrail’in kilidi mi? / 01.08.2022
- 15 Temmuz ve alınmayan dersler / 19.07.2022
- Adalet yoksa zulüm vardır / 21.06.2022
- Polemikten beslenen siyaset / 09.05.2022
- Haydar Baş ve Aşk / 14.04.2022
- AK-YÜZBİM / 12.04.2022
- Cem Yılmaz ve Cilalı Güldürü Devri / 29.08.2022
- Bırakın beni milleti uyandırın / 24.08.2022
- Aramıza katılmanızı bekliyoruz / 16.08.2022
- Suriye’nin kuzeyi mi, Büyük İsrail’in kilidi mi? / 01.08.2022
- 15 Temmuz ve alınmayan dersler / 19.07.2022
- Adalet yoksa zulüm vardır / 21.06.2022
- Polemikten beslenen siyaset / 09.05.2022
- Haydar Baş ve Aşk / 14.04.2022
- AK-YÜZBİM / 12.04.2022