Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 16.09.2014 tarihli yayımlanan yazısıdır
Yaz tatili sona erdi ve yeni bir eğitim yılına başladık. TEOG sonuçlarına göre pek çok evladımız istediği liseye belki de giremedi.
Sınavdan sınava koşturulan yavrularımız umarız en kısa zamanda sınavsız bir eğitim hayatı geçirmeye başlarlar.
Zira adının önünde milli kelimesi bulunan eğitim, gerek cumhuriyetin emanet edildiği genç neslin yetiştirilmesi, gerekse vatan sathında birliğin tesisinde çok önemlidir.
Bu sebeple sınav maratonunu tek gündem yapan Milli Eğitim için bundan ziyade, model alınacak ve gençlerin onun gibi yetiştirileceği bir örnek bulunması zorunludur.
Bendeniz, Trabzon Lisesi'nde öğretmenlik yaptığım dönemde okula gelen müfettiş beye Türk genci modelimizi sormuştum.
Müfettiş bey sorduğum soru karşısında önce biraz şaşırmış ve bana bunca yıllık meslek hayatımda "böyle bir soru ile ilk kez karşılaşıyorum" demekten kendini alamamıştı.
Hakikaten bugün eğitim kurumlarımızda öğretilen müfredat kadar ciddiye alınması gereken mesele örnek gençlerimizin yetiştirilmesidir.
Bir İngiliz veya bir Alman gencini siz diğerlerinden ayırt edebilirsiniz. Hali, duruşu ve dünyaya bakışı ülkesinin ve inancının değerleri ile şekillenir.
Maalesef bizim gençlerimiz için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Müthiş bir özenti, önüne geçilemez bir Batı hayranlığı ve kompleks içindeler.
Bunları eleştirmek için sıralamıyoruz. O gençleri biz yetiştiriyoruz ve topluma bir birey olarak bizler hazırlıyoruz.
Neye inandığını bilen, hangi değerlere sahip çıkmasının bilincinde bir nesil yetiştirdiğimizi kimse iddia edemez.
Önce milli şuur ile bir noktaya getirilecek gençlere ondan sonra mesleki eğitim vermelisiniz. İşte o zaman gençlik hak adına ve kendi yararına kazanılmış birey olur. İyi bir hâkim, iyi bir asker, topluma yararlı bir mühendis olarak anılır.
Türk adetleri, gelenek ve göreneklerine göre şekillenmiş, inancımız ile ters düşmeyecek bir sisteme ihtiyacımız var.
Gençlerimiz, Batının çoktan iflas etmiş sosyal hayatından hayali kahramanlara değil, Müslüman-Türk'e heves etmelidir.
Eğitim başarısı konusunda Türkiye çok geri sıralarda yer almaktadır. Ülkemizde 5 milyon vatandaşımız hala okuma yazma dahi bilmiyor.
Her sene değiştirilen uygulamalar kafa karışıklığından başka bir işe yaramamıştır. Eğitim gibi hassas bir konuda düne, bugüne veya gelen iktidara göre değişmeyecek köklü bir düzenlemeye ihtiyacımız var.
Kısaca yeni eğitim yılı halledilmeyi bekleyen aynı ve yapısal sorunlar ile başlamıştır.
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
- Malazgirt'ten Büyük Taarruz'a Ehl-i Beyt nefesi / 27.12.2024
- Ehl-i Beyt-4 / 26.12.2024
- Ehl-i Beyt-3 / 25.12.2024
- Ehl-i Beyt-2 / 24.12.2024
- Ehl-i Beyt-1 / 23.12.2024
- İyi dinle ve denileni tut / 22.12.2024
- İslam’a davet mektuplarındaki hikmetler / 21.12.2024
- Peygamber Efendimizin mucizeleri / 20.12.2024
- Peygamberimizin hilm ve cömertliği / 19.12.2024
- Peygamber sabrı miskinliği içermezdi / 18.12.2024
- Ehl-i Beyt-4 / 26.12.2024
- Ehl-i Beyt-3 / 25.12.2024
- Ehl-i Beyt-2 / 24.12.2024
- Ehl-i Beyt-1 / 23.12.2024
- İyi dinle ve denileni tut / 22.12.2024
- İslam’a davet mektuplarındaki hikmetler / 21.12.2024
- Peygamber Efendimizin mucizeleri / 20.12.2024
- Peygamberimizin hilm ve cömertliği / 19.12.2024
- Peygamber sabrı miskinliği içermezdi / 18.12.2024