Ülkeler kapitalizmle batıyor MEM'le yeniden doğuyor

Avrupa Parlamentosu seçimlerinde yaşadıkları ciddi oy kaybından sonra büyük bir endişe içine giren Almanya Başbakanı Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ve diğer ABD yanlı AB liderleri, giderayak Rusya karşıtı politikalar devreye koyarak durumlarını kurtarmaya çalışıyorlar ama ne fayda?Suriye'de Rusya kayasına çarptıktan sonra Büyük Ortadoğu Projesi'nde frene basan ABD-AB ittifakı yönlerini Ukrayna'ya çevirdiler ve Rusya'yı orada mağlup etmeye çalıştılar.Amaçları Suriye'de kendilerinin düştükleri duruma Rusya'yı düşürmekti.Bildiğiniz gibi, Suriye'de uluslar arası hukuka göre meşru olan iktidar Esad yönetimi?Önce muhalefeti kaşıyan Batılı güçler bunda başarı elde edemeyince teröre müracaat edip Esad'ı zayıflatmak, ardından da bir askeri operasyonla işi bitirmek istediler.Rusya işin içine girince meşru olan Esad'ın yanında oldu, ABD-AB ittifakı ise gayrimeşru yapılanların yani terörün yanında? Tabii ki mücadeleyi Rusya'nın desteğiyle meşru olan kazandı.Ukrayna'da ise ABD-AB ittifakı turuncu devrim benzeri bir devrimle Rus yanlı yönetimi önce devre dışı bıraktı ve kendilerini meşru(!) yönetimin yanında yer alıyormuş gibi gösterip Rusya'yı gayri meşru isyancılarla beraber olacakmış gibi bir pozisyona itmeye çalıştılar.Ama Rusya bu tuzağa düşmedi, gayet akıllı bir politika yürüttü.Kırım ve Sivastopol zaten özerk bölgelerdi ve uluslararası hukuka göre hareket ederek önce bağımsızlıklarını ilan ettiler sonra da Rusya'ya katıldılar.Rusya, Ukrayna ile ilgili ise hiçbir hukuksuz tavrın içine girmedi; konuyu Cenevre'ye taşıdı ve ABD-AB ittifakı temsilcilerinin de imzalarının bulunduğu mutabakatın kararlarına bugüne kadar harfiyen uydu.ABD ve AB ise sözde meşru olan yönetimin yanında olmalarına rağmen mutabakatın hiçbir maddesine uymadıkları gibi meşru(!) yönetimi de gayrimeşruluğa ittiler.Ve neticede Ukrayna meselesi de Rusya'nın lehine gelişti.Tam anlamıyla kuduran ve sabırsızlaşan ABD ve ABD yanlı AB liderleri kendi halklarından gelen ciddi tepkilere rağmen Rusya'ya yaptırım uygulamaya kalktılar.Rusya önce ikazda bulundu, yapılan açıklamalarda bu tür yaptırımların Rusya'yı etkilemeyeceği, asıl zararın yaptırım uygulayanlara olacağı belirtildi.Ne kendi halklarını ne de Rusya'nın ikazını dinlediler ve yaptırım uygulamaya kalktılar.Bunun üzerine Rusya da karşı yaptırımları devreye koydu.Rusya'ya yaptırımlar, Rusya'yı etkilemedi çünkü ürün alabileceği birçok alternatif ülke mevcut; hatta bu bahaneyle daha güvenli alışveriş yapabileceği ülkelere yönelmiş oldu.Fakat Batılı ülkelerin Rusya gibi bir doğalgaz ve hammadde deposunu kaybetmeleri, Rusya pazarından mahrum kalmaları onlara çok büyük darbe vurdu ve vurmaya devam edecek.Daha şimdiden ihracatlarında büyük düşüş var ve Batılı üreticiler isyanda?Şunu da hatırlatmak isteriz, Fransa'da ABD karşıtı Le Pen 2015 yılında Cumhurbaşkanlığını alacak, AP seçimlerinde Almanya Başbakanı Merkel de çok ciddi oy kaybına uğradı. Ve ABD halkı geçtiğimiz yıl kendi başkanları Obama'yı değil, Rusya Devlet Başkanı Putin'i dünya lideri seçti.Le Pen'in dediği gibi her ne kadar dünyada birçok askeri, siyasi mücadeleler yaşanıyorsa da asıl mücadele ekonomik modeller üzerinde yaşanıyor.Batı'nın asırlardır uyguladığı kokuşmuş Kapitalizm ile Rusya'yı dünyanın zirvesine taşıyan vatansever Milli Ekonomi Modeli arasında?Batının Ukrayna üzerinden yürüttüğü çaresiz çırpınışlar, kendilerini vuran yaptırımlar, kapitalist işgalci Batının yıkılışının bir göstergesidir.Önümüzdeki yıl AB ülkelerinin lider koltuğuna oturacak Le Pen gibi siyasilerin, Rusya'nın 2006'dan bu yana uyguladığı Milli Ekonomi Modeli'ne vatansever olarak ifade etmesi, ABD ve Kapitalizmle batan Avrupa ülkelerinin kurtuluşu Milli Ekonomi Modeli'nde arayacaklarının, küresel krizde kısmen uyguladıkları bu vatansever modele tamamen sarılacaklarının bir göstergesidir.