11 Temmuz günü Bosna Hersek'te yaşanan, 2'nci Dünya Savaşı'ndan sonra dünyanın şahit olduğu en büyük soykırımın anma günüdür. Bosna Savaşı'nda birçok yerde Müslüman Boşnaklar katledilmiştir. Ancak, Srebrenica en büyük toplu sivil ölümlerinin yaşandığı bölge olduğu için soykırımın sembolü haline gelmiştir.
25 Haziran 1991'de Slovenya ve Hırvatistan'ın bağımsızlıklarını ilan etmeleriyle Yugoslavya'da çözülme süreci ve buna eşlik eden çatışmalar başladı.1 Mart 1992'de bağımsızlığını ilan eden Bosna-Hersek 7 Nisan 1992'de ABD ve diğer batılı ülkelerce tanındı ve 22 Mayıs 1992'de Birleşmiş Milletler'e yaptığı üyelik başvurusu kabul edildi.
Başlangıçta Bosna Hersek'te bir savaşı kimse beklemiyordu. Özellikle Boşnaklar Sırpların kendilerine saldıracağını tahmin etmiyor ve onları kadim dostları olarak görüyorlardı. Ancak durum hiç de bekledikleri gibi gelişmedi ve eski Yugoslavya iç savaşının en kanlı bölümü olan Bosna Savaşı 6 Nisan 1992'de Sırpların Saraybosna'ya taarruz etmesiyle başladı.
Sırpların savaş planı;
• En stratejik yer olan başkent Saraybosna'yı ele geçirmek,
• Büyük Sırbistan'ı kurabilmek için, Sırbistan'a komşu olan ülkenin doğu kesimini Boşnaklardan temizlemek,
• Ülkenin batısında ve Hırvatistan'da bulunan Sırp yerleşimler ile etnik temizlik yapılmış doğu bölgesini birleştirecek kuzey koridorunu ele geçirmek üzerine kuruluydu.
Eski Yugoslavya ordusundan kalan silah, araç ve teçhizat ile üstünlük sağlayan Bosna-Sırp ordusu ilk 3 ay içerisinde savaş hedeflerinin büyük çoğunu ele geçirdi ve ülke topraklarının %70'ini kontrolü altına aldı. Başlangıçta Boşnak Ordusu ve Bosna-Hırvat Ordusu Sırplara karşı ittifak ederek, ülkenin orta ve güney kesimlerini savunmayı başarabildiler.
1993 yılında işler Boşnaklar için çok daha kötüye gitmeye başladı. Başlangıçta müttefik olan Hırvatlar da Boşnaklara savaş açtı. Böylelikle her 3 kesim de birbiriyle savaşmaya başladı. Sivil ve askerî malzeme ikmali yapamayan Boşnaklar için durum çok daha kötüye gitmeye başladı. Bu durumdan istifade eden Sırplar ülkenin doğusu (Srebrenica, Zepa, Gorazde), batısı (Bihac) ve Saraybosna'da baskıyı iyice artırdılar. Özellikle Srebrenica'da insani durum giderek kötüleşiyordu. Birleşmiş Milletler Barış Gücü (UNPROFOR) Mart 1993'te Bosna Hersek'e 18 Nisan'da da Srebrenica'yaulaştı.
ABD'nin baskısıyla Mart 1994'te Boşnaklar ile Hırvatlar barış anlaşması imzalayarak yeniden müttefik oldular. 1995 yılında Hırvat ve Boşnak orduları ülkenin batı ve kuzey batısında üstünlüğü ele geçirdiler. Batıda sıkışan Sırplar ağırlığı iyice doğu bölgesine verdiler ve önce Gorazde'yi, sonra Srebrenica ve Zepa'yı soykırım yaparak ele geçirdiler.
28 Ağustos 1995'te Saraybosna'da 43 sivilin hayatını kaybetmesine neden olan havan saldırısının ardından, NATO uçakları Sırp mevzilerini bombalamaya başladı. Ülkenin batısı ve kuzeyinde gelişen Boşnak-Hırvat taarruzları, 2 hafta süren hava bombardımanı ve özellikle Srebrenica ve çevresinde yaşananların duyulmasının ardından artan politik baskılar sonucu Bosnalı Sırplar barış savaşa son vererek barış görüşmelerini kabul etmek zorunda kaldılar.
Barış görüşmeleri, Boşnak ve Hırvat orduları Bosnalı Sırpların başkenti olan Banja Luka şehri ile kuzey koridorunu ele geçirmek, yani Sırpların doğu-batı bağlantısını kesmek üzere iken başlatıldı. Böylelikle Srebrenica'da yaşanan Müslüman soykırımını görmezden gelen Batı, Sırpların coğrafi hedeflerinin büyük bölümüne ulaşmasını ve savaşı son dönemde kazanan Boşnakların mağdur edilmesini sağladı.
1 Kasım 1995'te başlayan görüşmeler 21 Kasım'da sonuçlandı ve 14 Aralık 1995'te Dayton Barış Anlaşması imzalandı. Bu anlaşma savaşı sona erdirdi, aynı zamanda Bosna Hersek Devleti Anayasasının temelini teşkil etti. Dayton Barış Anlaşması ile içişlerinde bağımsız 2 ayrı devletçikten ve 3 ayrı halk topluluğundan oluşan bir devlet yapısı oluşturulmuştur.
Bütün yönetim mekanizmalarının üzerinde 'BM Yüksek Temsilciliği' bulunmaktadır. BM Yüksek Temsilciliği en büyük yetkilere sahiptir. Anlaşmazlıklara müdahale eden en üst makamdır. Bu sistem dünyanın en karışık yönetim sistemidir.
Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı Boşnak, Hırvat ve Sırplar arasında dönüşümlüdür. Silahlı kuvvetlerde her üç etnik gruptan da askerler yer almaktadır.
Bosna Hersek devleti içindeki Hırvatlar Hırvatistan'a, Sırp Cumhuriyeti ise Sırbistan'a bağlanmayı çözüm olarak görmekte ve Bosna Hersek Devleti'nin uzun süre yaşamasını mümkün görmemektedirler.
Bu karmaşık ve işlemeyen yönetim sistemi, Müslüman Boşnakların güvenlik içinde yaşamalarına ve geleceğe umutla bakmalarına engel olan bir durum teşkil etmektedir. Bu sistem içinde kararlar genelde Sırplar ve Hırvatlar lehine alınmaktadır. Coğrafi açıdan kuzey ve doğudan Sırplar, güneyden Hırvatlar tarafından kuşatılmış olan Müslüman Boşnakların uzun vadede bir tarafa yamanarak asimile olmayı seçmeleri hedeflenmektedir. Kendilerine ait bir ordularının da olmaması Boşnakların geleceğe güvenle bakmasını imkânsız kılmaktadır.
(Devam edecek.Yazımın yarınki bölümünde Srebrenitsa'da yaşanan soykırımı anlatacağım.)
- Ukrayna savaşı -1- / 07.03.2022
- Görenedir görene… / 24.10.2021
- Gulf stream (Körfez Akıntısı) / 09.08.2021
- Yörük çadırı / 06.08.2021
- Sığınmacı sorunu / 03.08.2021
- Devlet olmak / 26.07.2021
- Kore Savaşı’nda Türk esirler / 17.07.2021
- Srebrenitsa’da neler yaşandı? / 12.07.2021
- Srebrenitsa – I / 11.07.2021