Türkiye, Lozan zemininden Sevr zeminine kaydırılıyor. Papa 16. Benedikt'in ziyareti, bu gerçeği birkez daha su yüzüne çıkardı.Papa'nın "çok yüzlü" olması doğal? Bağlı olduğu temel öğreti, Pavlos'un "çok yüzlülük" öğretisidir. Dahası o, hem "ruhanî", hem "siyasî"dir? Her işinde papazlık yapması kadar tabii bir şey olamaz. O, onun tercihi ve onun bileceği bir iş.Burada asıl problem, Türkiye Cumhuriyeti devletini idare edenlerin, Papa karşısındaki "siyasî veya ruhanî" pozisyonlarıdır. Hem Cumhurbaşkanı'nın, hem de Başbakan'ın pozisyonları dikkatle tahlil edilmesi ve sorgulanması gereken vaziyetlerdir.Papa, ziyareti öncesinde "Konstantinapol'e gidiyorum" diyor. Türkiye'nin böyle bir şehri yok; bu şehir Bizans'ta kaldı. Bu ifade ile Papa, mesaj vereceği yerlere "Bizans'ı hortlatma mesajı" verdi. Yetinmedi?Papa, kendisini Ankara'ya taşıyan uçakta gazetecilere "Laisizm, çıkışı olmayan bir sokaktır?" açıklaması yaptı.Mukaddesatımıza, dinimiz İslam'a ve yüce peygamberimiz Alemlere rahmet Hz. Muhammed'e hakaret yağdıran pişkin Papa, ziyaret öncesindeki bu iki "önemli beyanatı"yla "demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti"nin bütünlüğüne ve laiklik karakterine de hakaret etmiştir.Bu bağlamda Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer, Türk milleti ve devletinin hem maddi, hem de manevi şahsiyet ve mirasının en üst düzeydeki temsilcisi ve muhafızı olması bakımından her halükarda Papa'ya karşı "Türk'ün asil tavrı"nı göstermeliydi.Papa'nın, mukaddesatımızı hedef alan hakaret cümleleri kadar devlet yapımızı ve laikliği örseleyen beyanatları sebebiyle, çoktan "geriye dön marş marş" muamelesini hak etmişti. Devletin bütünlüğü ve laiklik hassasiyeti bilinen Cumhurbaşkanı ve cumhur, yani Türk milleti, böyle bir Papa'yı "devlet başkanı" sıfatıyla Türk Milletinin Çankaya'sında ağırlamaya mecbur ve memur değildi, değildir.Başbakan R. T. Erdoğan'ın Papa'yı uçağın merdiveninde kucaklama tarzı ile sayın Sezer'den asla beklenmeyen ve "makul bir izahını yapmanın dahi zor olduğu bir misafirperverlik" tarzı, Papa'yı son derece cür'etlendirmiş; nitekim Papa, Fener Rum Patriği Bartho'yu "ekümenik" olarak ilan etmiştir. Çok ilginçtir, aynı dakikalarda AB, 'ekümenik' sıfatıyla Patrik Bartho'yu, Türkiye'nin de üyesi olduğu Avrupa Konseyi'nde konuşma yapmaya davet ediyor.Türk devleti ve Türk milletine yönelik bu Haçlı tezgahını ve Türkiye'nin bugünlerde Lozan'dan Sevr'e doğru savruluşunu fark etmek için öyle çok da akıllı olmaya gerek yok; her şey ayan beyan ortada çünkü?Madalyonun Erdoğan yüzü daha da beter?Başbakan R. T. Erdoğan, dinine, peygamberine ve devletine hakaret eden Papa'yı uçağın merdiveninin altında kucaklıyor.AB kara sevdası için himmet dileniyor. Papa ise "ben siyasi değilim" diyor? Papa madem ki "siyasi değildi", neden "Vatikan Devlet Başkanı'' sıfatıyla Cumhurbaşkanı tarafından Çankaya Köşkü'nde resmi törenle karşılanıp ağırlanıyor?! Madem ki "siyasi değildi", neden Başbakan Erdoğan, kendisi uçağın merdivenlerinde karşılama arzusunu izhar ediyor?!Erdoğan, Papa'nın bu "Pavloscu" beyanından dahi pirim çıkartmaya, güya AB desteği çıkartmaya kalkışıyor,Oysa herkes biliyor ki Papa 16. Benedikt, henüz Kardinal Joseph Ratzinger olduğu günlerde, "Müslüman olması" Hıristiyan Avrupa ile tezat oluşturduğundan, Türkiye'nin üyeliğine şiddetle karşı olduğunu açıklamıştı. Benedikt, o zaman siyasî miydi ki bu duruşu sergiledi?!Papa, hep papalığını yapıyor? Papa'nın Vatikan Din Devleti, Avrupa Anayasası'nı, Hıristiyan köklerine atıf bulunulmadığı için "siyasî" kimlikle mi, "ruhanî" kimlikle mi protesto etti, ediyor?Papa ile Patrik, önceki gün ortaklaşa yayınladıkları deklarasyonda "Avrupa'nın Hıristiyan kökleri, Haçlı gelenek ve değerlerinin de korunması gerektiği"ni yineliyorlar.Papa, AB konusunda "siyasi değilim" diye Pavlosvâri cevap verirken; Başbakan Erdoğan, dinler arası diyalog ve medeniyetler ittifakı projesi için neden, kim adına, hangi kimlik ile himmet dilendi? Papa "siyasi değil" de, Erdoğan "ruhanî" mi?Dinler arası diyalog ve medeniyetler ittifakı "ruhanî" işler çünkü? Dinler arası diyalog, Vatikan Papalık Din Devleti'nin Papa VI. Paul atarafından başlatılan ve devam etmekte olan "ruhanî" projesi değil miydi? Yoksa proje "sadece ruhanî" değil, yani "teolojik" değil de, aynı zamanda "teo-politik" bir proje? Öyle mi? Şayet öyleyse, böyle bir "teo-politik" projede Erdoğan'ın işi ne, misyonu ne? Erdoğan, bu "ruhanî veya teo-politik" misyonu kimden üstlendi? Türk milleti, Erdoğan'a böyle bir misyon yüklemedi. Vatikan'ın böylesi bir "dinler arası diyalog" veya "medeniyetler ittifakı" misyonu için Meclis'e gönderilmedi Erdoğan.Bütün bu "politik" ve "teo-politik" skandallar zinciri, Türkiye'yi Lozan zemininden Sevr zeminine kaydırıyor.Papa, Haçlı medeniyeti namına "papa"lığını ve "papaz"lığını her zaman ve zeminde maharetle sergilediği gibi, Türk devletinin ve Türk milletinin idarecileri, Türk medeniyeti namına Türk devletinin ve yüce milletimizin sahibi olmanın gereğini yapmazlar ise, Türkiye, Lozan'da Sevr'e savrulmaya devam edecektir.Bu "büyük ve vahim savrulma", ancak demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bağımsızlık karakterli ve milli duruş sahibi devlet ve millet adamlarıyla kucaklaştığı gün sona erecektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019