İnsan ruhuna en çok tesir eden iki şey vardır: Birincisi, arkadaşlık yaptığı kimselerin manevi durumu, ikincisi de yediği lokmaların helâl derecesidir.
İmâm Gazâlî Hazretleri, "Çocuğu İslâm fıtratı üzere yetiştirmek için ilk yapılacak şey, onun helâl lokma ile beslenmesidir" buyurmuştur. Yani helal lokma olayı taa anne babanın helal ilişkisinden başlayıp anne sütünde devam ediyor ve son nefese kadar gidiyor.
Peygamber Efendimiz, "İbadet on kısımdır; dokuzu helâl rızık talep etmek, biri ise diğer amellerdir" buyurmaktadır. Kıyamette karşımıza çıkacak sorulardan biri de, malımızı nereden kazanıp nereye harcadığımız olacaktır. Haram kazanç kapıdan girince, Allah'ın rahmeti pencereden çıkar. O evde ne huzur, ne de bereket olur. Abdülkâdir Geylânî Hazretleri buyurur, "Haram yemek, kalbi öldürür. Lokma vardır, kalbini nurlandırır; lokma vardır onu karanlığa boğar.
Hak dostlarından Süfyân-ı Sevrî Hazretleri de: "Kişinin dindarlığı, ekmeğinin helâlliği nispetindedir" buyurmuştur.
Rasûlullah (s.a.v), "Haramla beslenen vücudun müstahak olduğu yer cehennemdir" buyurdular. Keşke "Yediklerimize dikkat ediyoruz!" derken kastettiğimiz şey, kalori değil de helâl-haram hassasiyeti olsaydı.
Herkesin aynı günahı işlemesi, bizim de o günahı işlememizi haklı çıkarmaz. Çeşitli bahanelerle fâizi hoş görme çabaları, ev, araba veya ihtiyaç kredilerinin had safhaya ulaştığı günlerde, bir de yediğimizde içtiğimize dikkat etmeyip ne olursa yeriz anlayışıyla hareket edince ne feyz kaldı ne muhabbet. Cenâb-ı Hak, Taha süresinde "Size rızık olarak verdiklerimizin helâl ve temiz olanlarından yiyiniz. Bu hususta taşkınlık ve nankörlük de etmeyiniz; sonra sizi gazabım çarpar. Her kim ki kendisini gazabım çarparsa, hakikaten o, yıkılıp gitmiştir." buyurmaktadır.
Zünnûn-i Mısrî Hazretleri buyuruyor ki: "Haram yiyen ibadetin tadını duymaz, Allah korkusu hatırına gelmez, gördüklerinden ibret almaz, okuduklarını, öğrendiklerini anlamaz, kavrayamaz."
Lokma haram veya şüpheli ise manevi hayata zehir saçar, kalbe kasvet, ibadetlere karşı üşengeçlik ve Allah yolundaki hizmetlere karşı tembellik verir. Mevlânâ Hazretleri, helâl ve haram lokmanın kişinin iç dünyasına tesirini şöyle ifade eder:
"Bilgi de hikmet de helâl lokmadan doğar. Aşk da merhamet de helâl lokmanın mahsûlüdür. Nûr ve kemâli artıran lokma, helâl kazançtan elde edilen lokmadır."
Yediğimiz içtiğimiz, baktığımız duyduğumuz, konuştuğumuz her şeyin helal olması dileğiyle.
- ÇİĞDEM PALA: Açık mektup / 14.04.2025
- SEÇİL DAMLA KAYAALP - Öğrenme / 08.03.2025
- BURHAN BORAN: Deprem / 27.02.2025
- FATİH HAYDAR GÜNER - Maarif yüzyılı mı, masallar yüzyılı mı? / 20.02.2025
- FATİH HAYDAR GÜNER - Parayı kim basarsa düzeni o kurar / 19.02.2025
- FATİH HAYDAR GÜNER - Petro-Dolar Tuzağından Kurtuluş: Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Vizyonu / 18.02.2025
- AYŞE ZIVALI: Hoca Atatürk / 08.02.2025
- OZANCAN DERNEK /Efendi kim, köle kim? / 17.01.2025
- MELEK KERESTECİ: Birlik ve beraberlik üzerine / 23.12.2024