Prof. Dr. Ali Victor Minin'in Meltem TV'de yayınlanan "Gündem Özel" programındaki değerlendirmelerine devam ediyoruz.
Minin aktaracağımız şu ifadeleriyle, Prof. Dr. Haydar Baş ve Milli Ekonomi Modeli'nden istifade eden Rusya'nın, yaşadığı köklü değişimden sonra ortaya koyduğu dünya, Ortadoğu, İslam ülkeleri ve Türkiye politikalarını anlatıyor:
* "Batı, İslam dünyasında Şii-Sünni çatışması çıkarmak istiyor. Rusya olarak bu projeye karşıyız. Rusya İslam dünyasının tek bir güçlü merkez olmasını istiyor. Çünkü Sünnilerin ve Şiilerin peygamberi bir, Allah'ı bir? Eğer bu bütünlük sağlanmaz ise İslam dünyası parçalanacak ve Şiiler Rusya'ya Sünniler de batıya, ABD'ye yönelecek, bir kısmı da Çin etkisi altında kalacak. İkinci şık olarak da Kürdistan devleti kurulacak. Bu devlet kurulurken de Türkiye'den, İran'dan, Irak'tan ve Suriye'den toprak alınacak. Bu durumlar bölgede batının istediği teröre ve kaosa neden olacak. Rusya bunu istemiyor."
Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nden ve fikirlerinden istifade eden Rusya, Ortadoğu ve İslam ülkelerinde bölünmeden, çatışmadan ve kaostan yana değil, birlik ve beraberlikten yana bir tavır belirliyor.
Dikkat ederseniz, Rusya'nın hem mezhepsel bir gerilime, hem de etnik bir bölünmeye karşı olduğunun altını çiziyor.
Eski Rusya ABD'nin tuzaklarını kavrayamayan ve kendisine, Çeçenistan ve Afganistan örneğinde olduğu gibi, kurulan tezgahlara kanan bir yapıdaydı ama şimdi birleştirici ve barış duruşuyla batının kirli oyunlarını bozuyor. Kendi çıkarlarının bölgedeki birlik ve barıştan geçtiğini görüyor.
* "Rusya olarak 15 Temmuz darbe girişiminde Erdoğan'a yardım ettik. Eğer biz Türkiye'ye küskünlük beslemiş olsaydık, 15 Temmuz'da Türkiye Cumhurbaşkanına yardım etmezdik ve tam tersine onu devirmeye çalışırdık, Rusya olarak. Putin'e belki de günde 3 defa 'Türkiye'yi ve Ukrayna'yı bölelim' teklifinde bulunuyorlar. Ben şaka yapmıyorum. Putin bu isteklere karşı çıkıyor. Bundan dolayı da biz uçağımızın düşürülmesini de unutabildik, Büyükelçimizin öldürülmesini de unutabildik. Daha da önemlisi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kendi egosunu yenerek Moskova'ya gelip Putin ile barıştı. Bu, iki lider için de bir imtihandı, hem Putin hem de Erdoğan için. Onlar için kendi şahsi çıkarları mı önemli yoksa bölgedeki huzur mu önemli? Diyebiliriz ki ikisi de bu imtihandan geçti."
Türkiye'nin ve Türk milletinin içinden çıkan Prof. Dr. Haydar Baş'ın modelini uygulayan Rusya, Türkiye'nin siyaseti yanlış politikalar uygulasa da, Sayın Baş'a olan saygısından dolayı Türk milletiyle karşı karşıya gelmemek için sert bir tepki ortaya koymadı.
Uçak hadisesini, büyükelçi suikastını bir gerilim boyutuna taşımadı. Darbe hadisesinde Türkiye'nin yanında yer aldı. Ve bugün Türkiye ile Rusya ilişkilerinde çok ciddi ilerlemeler var ve bu yakınlaşma, bölgeye ve Ortadoğu'ya barış getiriyor.
Rusya, 2013 yılında Duma'da gerçekleşen MEM toplantısında Sayın Baş'ın, "İslam coğrafyası bir kubbe ise, siz minare olun, İslam coğrafyasının hamisi olun" tavsiyesine uyarak bugün Ortadoğu'da oynanan işgal senaryolarına dur diyor, İslam ülkelerindeki terörü ve kaosu bitirmeye çalışıyor, barış sürecine destek olmaya çalışıyor.
Bugün Türkiye siyaseti, Prof. Dr. Baş'ın 2013 yılında Duma'da ektiği barış tohumunun meyvelerinden istifade ediyor.
Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli gözlüğüyle dünyaya bakan Rusya ve lideri Putin, Sosyal Devlet-Milli Devlet tezini de uygulamaya koymasıyla çok önemli bir dış politika anlayışına sahip oldu; o da "İslam ülkelerinin ve bölgedeki diğer devletlerin tam bağımsız ve toprak bütünlüğü olan milli devletler olması Rusya'nın çıkarınadır."
ABD'nin dayattığı Kapitalizm ve küreselleşme anlayışıyla bu bakış açısını mukayese ettiğimizde; bir tarafta bizi sömüren, parçalamak isteyen, kaynaklarımız ve topraklarımız üzerinde hesabı olan ABD; diğer tarafta ise bizi milli bir devlet olarak görmek isteyen, bizimle ilişki kurarken karşılıklı çıkarları da gözeten bir Rusya?
Elbette ki Rusya ile kurulan yakınlık Türkiye'nin menfaatinedir ama sadece bu anlayışa sahip olan bir Rusya ile ilişkileri güçlendirmek bizi tam neticeye götürmez, Rusya bu gücü nasıl elde ettiyse, bu formülü hayata geçirmek de gerekir.
Bunun da tek yolu Milli Ekonomi Modeli'ni ve Sosyal Devlet Milli Devlet tezini Prof. Dr. Haydar Baş'la uygulamaktır.
Millet olarak bunu fark ettiğimiz gün, Türkiye olarak yaşadığımız ve de yaşayacağımız bütün sorunlardan kurtulduğumuz gündür.
Yarın devam edeceğiz.
Minin aktaracağımız şu ifadeleriyle, Prof. Dr. Haydar Baş ve Milli Ekonomi Modeli'nden istifade eden Rusya'nın, yaşadığı köklü değişimden sonra ortaya koyduğu dünya, Ortadoğu, İslam ülkeleri ve Türkiye politikalarını anlatıyor:
* "Batı, İslam dünyasında Şii-Sünni çatışması çıkarmak istiyor. Rusya olarak bu projeye karşıyız. Rusya İslam dünyasının tek bir güçlü merkez olmasını istiyor. Çünkü Sünnilerin ve Şiilerin peygamberi bir, Allah'ı bir? Eğer bu bütünlük sağlanmaz ise İslam dünyası parçalanacak ve Şiiler Rusya'ya Sünniler de batıya, ABD'ye yönelecek, bir kısmı da Çin etkisi altında kalacak. İkinci şık olarak da Kürdistan devleti kurulacak. Bu devlet kurulurken de Türkiye'den, İran'dan, Irak'tan ve Suriye'den toprak alınacak. Bu durumlar bölgede batının istediği teröre ve kaosa neden olacak. Rusya bunu istemiyor."
Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nden ve fikirlerinden istifade eden Rusya, Ortadoğu ve İslam ülkelerinde bölünmeden, çatışmadan ve kaostan yana değil, birlik ve beraberlikten yana bir tavır belirliyor.
Dikkat ederseniz, Rusya'nın hem mezhepsel bir gerilime, hem de etnik bir bölünmeye karşı olduğunun altını çiziyor.
Eski Rusya ABD'nin tuzaklarını kavrayamayan ve kendisine, Çeçenistan ve Afganistan örneğinde olduğu gibi, kurulan tezgahlara kanan bir yapıdaydı ama şimdi birleştirici ve barış duruşuyla batının kirli oyunlarını bozuyor. Kendi çıkarlarının bölgedeki birlik ve barıştan geçtiğini görüyor.
* "Rusya olarak 15 Temmuz darbe girişiminde Erdoğan'a yardım ettik. Eğer biz Türkiye'ye küskünlük beslemiş olsaydık, 15 Temmuz'da Türkiye Cumhurbaşkanına yardım etmezdik ve tam tersine onu devirmeye çalışırdık, Rusya olarak. Putin'e belki de günde 3 defa 'Türkiye'yi ve Ukrayna'yı bölelim' teklifinde bulunuyorlar. Ben şaka yapmıyorum. Putin bu isteklere karşı çıkıyor. Bundan dolayı da biz uçağımızın düşürülmesini de unutabildik, Büyükelçimizin öldürülmesini de unutabildik. Daha da önemlisi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kendi egosunu yenerek Moskova'ya gelip Putin ile barıştı. Bu, iki lider için de bir imtihandı, hem Putin hem de Erdoğan için. Onlar için kendi şahsi çıkarları mı önemli yoksa bölgedeki huzur mu önemli? Diyebiliriz ki ikisi de bu imtihandan geçti."
Türkiye'nin ve Türk milletinin içinden çıkan Prof. Dr. Haydar Baş'ın modelini uygulayan Rusya, Türkiye'nin siyaseti yanlış politikalar uygulasa da, Sayın Baş'a olan saygısından dolayı Türk milletiyle karşı karşıya gelmemek için sert bir tepki ortaya koymadı.
Uçak hadisesini, büyükelçi suikastını bir gerilim boyutuna taşımadı. Darbe hadisesinde Türkiye'nin yanında yer aldı. Ve bugün Türkiye ile Rusya ilişkilerinde çok ciddi ilerlemeler var ve bu yakınlaşma, bölgeye ve Ortadoğu'ya barış getiriyor.
Rusya, 2013 yılında Duma'da gerçekleşen MEM toplantısında Sayın Baş'ın, "İslam coğrafyası bir kubbe ise, siz minare olun, İslam coğrafyasının hamisi olun" tavsiyesine uyarak bugün Ortadoğu'da oynanan işgal senaryolarına dur diyor, İslam ülkelerindeki terörü ve kaosu bitirmeye çalışıyor, barış sürecine destek olmaya çalışıyor.
Bugün Türkiye siyaseti, Prof. Dr. Baş'ın 2013 yılında Duma'da ektiği barış tohumunun meyvelerinden istifade ediyor.
Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli gözlüğüyle dünyaya bakan Rusya ve lideri Putin, Sosyal Devlet-Milli Devlet tezini de uygulamaya koymasıyla çok önemli bir dış politika anlayışına sahip oldu; o da "İslam ülkelerinin ve bölgedeki diğer devletlerin tam bağımsız ve toprak bütünlüğü olan milli devletler olması Rusya'nın çıkarınadır."
ABD'nin dayattığı Kapitalizm ve küreselleşme anlayışıyla bu bakış açısını mukayese ettiğimizde; bir tarafta bizi sömüren, parçalamak isteyen, kaynaklarımız ve topraklarımız üzerinde hesabı olan ABD; diğer tarafta ise bizi milli bir devlet olarak görmek isteyen, bizimle ilişki kurarken karşılıklı çıkarları da gözeten bir Rusya?
Elbette ki Rusya ile kurulan yakınlık Türkiye'nin menfaatinedir ama sadece bu anlayışa sahip olan bir Rusya ile ilişkileri güçlendirmek bizi tam neticeye götürmez, Rusya bu gücü nasıl elde ettiyse, bu formülü hayata geçirmek de gerekir.
Bunun da tek yolu Milli Ekonomi Modeli'ni ve Sosyal Devlet Milli Devlet tezini Prof. Dr. Haydar Baş'la uygulamaktır.
Millet olarak bunu fark ettiğimiz gün, Türkiye olarak yaşadığımız ve de yaşayacağımız bütün sorunlardan kurtulduğumuz gündür.
Yarın devam edeceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025