Rusya'da sadece ekonomik alanda değil, dini alanda da birçok değişimler yaşanmaktadır. Sovyetler Birliği döneminde ölürken yanlarına papaz çağıran Hıristiyanlara, "Tanrı'yı yasakladık" diyen Troçki'nin ülkesinde, din hürriyeti, ABD'yi geride bırakacak tarzda genişletilmiştir. Bolşevik İhtilâli'nden sonra, Sovyetler Birliği'nde Müslümanların çektikleri çileler anlatılmakla bitmez. Sovyetler Birliği'nin son Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, yıllar sonra, bunu itiraf etmiş ve şöyle demiştir: "Sovyetler Birliği içerisinde 20 milyondan fazla Müslüman vardı ve Bolşevikler ne yazık ki olmaması gereken birçok şey yaptı, bu kültürel ve dini hazinelerimizi tarumar ettiler. Yaptığımız hataların bedelini büyük bir şekilde ödedik." Bugünkü Rusya yönetiminin, bu yanlıştan ders aldığını ve döndüğünü Devlet Başkanı Vladimir Putin'in tutum, davranış ve sözlerinden anlıyoruz. Rusya Devlet Başkanı Putin, Ufa'da Rus Bölge Müftüleri ile yaptığı bir toplantıda şu önemli mesajları vermiştir: "İslâmiyet, Rusya'nın manevi hayatının ayrılmaz bir parçasıdır. İslâmiyet, siyasi hayatımızda rol oynadı ve toplumumuzun manevi ve kültürel gelişimine de önemli katkı sağladı." Putin, İslâm dünyası ile Batı arasındaki ilişkiler konusunda da şunları söyledi: "İslâm dünyası ile Batı arasındaki gerginlik günümüzde artıyor. Birileri bu ateşe odun taşıyarak oyun oynamak isteyebilir. Biz bununla ilgili değiliz. Rusya'nın İslâm dünyasını bölüp parçalamak ve haritasını yeniden çizmek gibi bir düşüncesi yok. Aksine Rusya, İslâm dünyasının birliğini pekiştirecek tutarlı ve düzgün duruşunu sürdürmektedir." Rusya Devlet Başkanı Putin, bu sözleri doğrultusunda birçok icraata da imza atmıştır. Rusya Merkezi Ruhani Müslüman İdaresi Başkanı Baş Müftü Talgat Tacuddin, Rusya'da son yıllarda 7 binden fazla cami, 7 Rus İslâm Üniversitesi inşa ettiklerini, camilerin arsalarının ücretsiz sağlandığını söylemiştir.Rusya Devlet Başkanı Putin, İslâmi eğitimin ülkesinde verilmesini çok önemsiyor ve şöyle diyor: "En önemli görevlerden biri, Rusya'nın ruhani alanının egemenliğini sağlayacak kendi ilâhiyat okulumuzu canlandırmaktır." Anlaşılan o ki Putin, 'Amerikan İslâm'ı' denilen içi boşaltılmış İslâm'ın -ki gerçekte o İslâm değil- yabancılar tarafından okutulmasını, ruhani alanın egemenliğini ihlâl olarak görmektedir. ABD'nin yetiştirip İslâm ülkelerine ve Müslümanların arasına saldığı bu kişiler için Putin'in şu sözleri de çok önemlidir: "Biz, İslâm ve Müslüman dendiğinde Kur'an'ı anlamak zorundayız ve ben böyle anlıyorum."Rusya'daki bu gelişmelerden en çok korkan ve rahatsız olan tabii ki ABD'dir. ABD'li yazar Daniel Pipes, kendince Rusya'yı uyarıyor ve şöyle diyor: "Önümüzdeki yüzyılda Rusya'da çoğunluk Müslüman olabilir. Rusya dini bir transformasyon geçiriyor ve bunun sonuçları uluslararası toplum için Sovyetler Birliği'nin çöküşünden ağır olabilir." Birkaç yıl içinde Rus ordusunun yarısını Müslüman askerlerin oluşturacağını iddia eden Pipes, "Böyle bir ordunun Rusya'yı ne kadar koruyabileceğini" soruyor. Hâlbuki Pipes de gayet iyi biliyor ki, hangi ülkede yaşarsa yaşasınlar, Müslümanların o ülkeye kârı olur, zararı olmaz. Her ülkede en ideal vatandaşlar Müslümanlardır. Müslümanlar, inancıyla çelişmeyen her kanun ve kurula harfiyen uymaktadırlar.Rusya'da yaşanan bu değişimlerin, daha doğrusu olumlu gelişmelerin arkasındaki isim Prof. Dr. Haydar Baş'tır. Prof. Dr. Haydar Baş, Putin'in ekonomi danışmanlarına 'Milli Ekonomi Modeli'nin yanında, Rusya'nın İslâm'a karşı izlemesi gereken politikaları da anlatmıştır. İşte, bu hayırlı gelişmeler, söz konusu çalışmaların bir sonucudur. Ne mutlu, o çalışmaları yapana ve ona katkı sunanlara?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018