İktidarlar için en önemli gösterge, iktidara gelişlerde izlenen yol ve yöntemdir. Hile, aldatma ve rüşvetle iktidara gelenlerden, adalet, hak ve hukuk beklenmez. Çünkü amaç kadar, amaca giden yol ve yöntem de önemlidir. Kimileri samimi olarak şöyle düşünebilir: Hangi yolla olursa olsun, yeter ki iktidarı elde edelim, iktidar olduktan sonra adaletten ayrılmayız. Böyle düşünenlerden bazıları iktidar olmuş, fakat istedikleri halde adaletli davranamamışlardır. Kimileri de ne iktidar amacını, ne de ona giden yolu doğru olarak seçmişlerdir. Bu kişilerin, iktidarı ele geçirmek için seçtikleri yolların başında rüşvet yer almaktadır. Daha açık deyimle, iktidarları rüşvetle satmak ve almak, dünyanın her tarafında yaygınlaşmış bir uygulamadır.İnancımız, kültür ve medeniyetimiz, rüşveti yasaklamasına ve lânetlemesine rağmen, maalesef, İslâm toplumlarında da iktidar için rüşvete başvurulmaktadır. Rüşvetin çeşitli yöntemleri bulunmuş, birçok rüşvet, hediye adı altında alınır ve verilir olmuş, yani meşrulaştırılmıştır. Daha doğrusu rüşvet, al gülüm ver gülüm, alan razı, veren razı, tarzında alenileşmiştir. Rüşvetin en kötüsü ve en tehlikelisi, tabii ki, iktidarların rüşvetle satılıp alınmasıdır. Hâlbuki Müslüman Türk geleneğinde iktidarların sözleşme ile devir ve teslimi söz konusudur. Yusuf Has Hacip, 'Kutadgu Bilig'de, halk ile hakan arasında şöyle bir sözleşmenin yapıldığını ifade eder: Hakan der ki: "Kanunlarıma uyacaksınız, verginizi vereceksiniz, dostumla dost, düşmanımla düşman olacaksınız." Halk da der ki: "Kanunlarına uyacağız, ancak kanunların adil olacak, vergimizi vereceğiz, fakat paranın değerini bozmayacaksın, dostunla dost, düşmanınla düşman olacağız, ama din, can, mal ve namusumuzu koruyacaksın." İşte, böyle karşılıklı bir sözleşme ile iktidara gelenlerden adalet beklenebilir. Aksi biçimde oluşan iktidarlar, ancak ve ancak zulüm aracı olurlar. İslâm âlimleri, "İslâm toplumunda rüşvetle iktidarı ele geçirmeye ilk çalışan Muaviye olmuştur" derler. Hz. Ali (ra) taraftarlarından biri, Muaviye'nin rüşvetle insanları yanına çektiğini görünce, o da Hz. Ali (ra)'ye şöyle bir teklifte bulunmuş: "Arapların eşrafını ve Kureyş içinde muhalefet edip ayrılmasından endişe edilenleri Arap olmayanların üstünde tut. Muaviye kendisine katılanlara böyle yapıyor. Halkın geneli için önemli olan dünyalıktır. Onun için didinir, onun için mücadele verirler. Eşrafa dilediklerini ver, işler arzu ettiğin şekilde düzelince, önceki taksimata dönersin." Bu teklife Hz. Ali (ra) şu cevabı verdi: "İslâm adına getirildiğim makamda zulümle mi zafer kazanmamı tavsiye ediyorsun? Allah'a yemin olsun ki, gökte yıldız durdukça bunu yapmayacağım."Hz. Ali (ra), kardeşi Akil, yoksulluğunu ileri sürerek hazineden mal istediğinde, ona da şöyle dedi: "Diğer Müslümanlarla birlikte benim payım da gelinceye kadar sabret. O zaman onlarla beraber sana da veririm." Kardeşi Akil, "öyleyse, ben de Muaviye'ye giderim" deyince, Hz. Ali (ra), "dilediğini yapabilirsin" dedi. Gerçekten de Akil, Muaviye'den yüz bin dirhem alarak, onun safına geçti.Üzülerek ifade edelim ki, Muaviye siyaseti, günümüzde farklı şekilde sürdürülmektedir. İşin ilginç yanı ise, bu siyasetin normal karşılanır olmasıdır. Öyle ki, rüşvet siyaseti akıllılık, iş bilirlik ve beceriklilik kabul edilmektedir. Siyasette, Hz. Ali (ra)'nin yolundan gidenler ise ayıplanmaktadır. Bunu yapanların iktidarlardan adalet beklemeleri büyük bir çelişkidir. Bir başka deyişle, rüşvetle iktidarı satanların, rüşvetle iktidarı satın alanlardan adalet talep etmeleri beyhudedir. Adalet talep edenlerin, ilkönce kendileri, her bedeli göze alarak adaletli davranmaları gerekir. Çünkü adalet, hiçbir zaman bedelsiz sağlanmamıştır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018