KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 6 Şubat'ta The Guardian gazetesine verdiği röportajda, Kıbrıs'ta federal bir çözüme tez zamanda varılmadığı takdirde bölünmüşlüğün kalıcı hale geleceğini ifade etmişti.
Ankara ile Lefkoşa arasındaki ilişkinin 'ana vatan-yavru vatan' olarak tanımlanmasına katılmadığını belirten Akıncı, Türkiye ile "bağımsız ve kardeşçe" ilişkiler istediğini vurgulamıştı.
Akıncı, KKTC'nin, Türkiye'ye ekonomik bağımlılığını azaltması için daha fazla şey yapması gerektiğini, bunun için de Güney Kıbrıs'ın desteğine ihtiyacı olduğunu savunmuştu.
Ada'nın kuzeyinin 'Kırım tarzı ilhak ihtimali' sorusunu 'korkunç' ifadesiyle cevaplayan Cumhurbaşkanı Akıncı, Suriye'deki Fransız mandasına bağlı Hatay Cumhuriyeti'nin 1939'da referandumla Türkiye'ye bağlanmasını kabul eden Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen'e atıfta bulunarak, "İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım" ifadesini kullanmıştı.
Bu sözlerin sahibi Mustafa Akıncı, sizce de Türk'ün akıncısı gibi değil de Rum'un akıncısı gibi konuşmuyor mu?
'İkinci Tayfur Sökmen olmayacağım' diyen Akıncı'nın haklı olduğu tek şey Tayfur Sökmen olamayacağı gerçeğidir.
Çünkü Atatürk'ün askeri, Kuvay-ı Milliyeci ve TBMM milletvekili olan Hatay Cumhurbaşkanı Tayfun Sökmen, Atatürk'ün Hatay politikasının uygulayıcısı ve burasının vatan toprağı olmasını sağlayan büyük bir kahramandı.
Gelen tepkiler üzerine önceki gün yine konuşan Mustafa Akıncı, "İlk defa söylemediğim bu sözlerimin arkasındayım. Çünkü Kıbrıs Türk halkının gerçek duygu ve düşüncesi budur. 'Kıbrıs Türk'tür Türk kalacaktır' siyaseti 1950'lerin sloganıdır" dedi.
Akıncı'nın sözleri şaşırtıcı değil!
Akıncı'nın bizi şaşırtmayan bu çıkışları üzerine Ak Parti cenahından zehir zemberek karşılıklar geldi.
Akıncı'ya şaşıranları ibretle izliyorum. Zira Akıncı'yı tanıyamadılar da mı bu tepkiyi veriyorlar, yoksa bir şeyleri mi gizlemeye çalışıyorlar diye düşünmeden edemiyorum.
Ak Parti cenahından gelen tepkilerden biri de Aydın Milletvekili ve Ak Parti MKYK Üyesi Metin Yavuz'a ait.
Yavuz şunları söyledi: "Eğer bizler olmasaydık, sen değil Cumhurbaşkanı olmak, adada herhangi bir fabrikaya çöpçü olamazdın. Haddini bil."
Ben de Metin Yavuz'a katılıyorum, Ak Parti olmasa KKTC Cumhurbaşkanlığı makamı Mustafa Akıncı gibi biri tarafından asla işgal edilemezdi.
Geçmişe bir gezinti
Bu noktada 15 yıl öncesinden bir hatırlatma yapmak istiyorum.
1983'te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni ilan eden ve 1985, 1990, 1995 ve 2000 yıllarındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanarak görevine devam eden KKTC'nin kurucu cumhurbaşkanı rahmetli Rauf Denktaş, 2005'teki seçimde aday olmadı.
Neden aday olmadı Denktaş?
Sebebi Türkiye'deki Ak Parti hükümetiydi.
Zira Denktaş, Annan Planı'na karşıydı ve Ak parti bu planın KKTC halkı tarafından kabul edilmesini ısrarla istiyordu.
Annan Planı nedeniyle görüş ayrılığına düştüğü Ak Parti hükümetinin isteği üzerine Denktaş yeniden aday olmadı.
Ankara, Kıbrıs meselesini halletmenin önünde Denktaş'ı engel görüyordu.
Sonuçta KKTC'de Cumhurbaşkanlığı koltuğuna Mehmet Ali Talat oturdu. Annan Planı'na Ankara'nın isteğiyle Kıbrıs Türk halkı 'evet' dedi, ancak Rumlar tavizleri az gördükleri için bu plana 'hayır' dedi. AK Parti'nin KKTC planları Rumlar sayesinde suya düşmüştü…
Talat ve Akıncı aynı ekolün, yani Rumlara istedikleri her şeyi vererek anlaşmak isteyen bir siyasetin temsilcileridir ve Ak Parti'nin hasat ettiği ürünlerdir.
Annan Planı savunucusu olmak Mustafa Akıncı ile Ak Partililerin çok sayıdaki ortak noktalarından yalnızca bir tanesidir.
O yüzden Mustafa Akıncı'ya Ak parti cephesinden gelen tepkileri samimi bulmadığımı ifade etmek isterim.
KKTC'ye ve Kıbrıs'a Atatürk gibi bakmadıktan sonra layıkıyla bu milli meseleye asla sahip çıkılamaz.
Atatürk'ün Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 1930'lu yıllarda Antalya bölgesinde yaptığı bir tatbikatta söylediği, "Efendiler, Kıbrıs düşman elinde bulunduğu sürece bu bölgenin ikmal yolları tıkanmıştır. Kıbrıs'a dikkat ediniz. Bu Ada bizim için çok önemlidir" sözleri Kıbrıs'ın stratejik önemine vurgu yapmaktadır.
Ak Parti'nin Annan Planı, Mustafa Akıncı'nın hayalleri hedefine ulaşsaydı ortada KKTC diye bir vatan toprağı kalmayacaktı…
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024