logo
14 NİSAN 2025

Prof. Dr. Haydar Baş'ın tarihi duruşu

11.03.2014 00:00:00
Hıristiyan Haçlı dünyasının Papalık marifetiyle organize ettiği ve  İslam dünyasını içten yok etmek üzerine bina edilmiş Dinlerarası Diyalog  faaliyetleri Said Nursi ve F. Gülen'in adeta varlık sebepleridir. Her ikisinin "mübarek ve muhterem" olarak gördükleri Haçlı dünyasının lideri Papa'ya yazdıkları mektuplar ve kendilerine Papalık tarafından biçilecek misyonda severek yer alma iştiyakları İslam dünyasına kurulmuş tehlikeli oyunun ayak sesleridir adeta.Hatta şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, peygamber efendimiz döneminden bu tarafa ortaya çıkmış en büyük fitne ve yüce dinimizi tehdit eden en ciddi tehdittir bu faaliyetler.Tehlike bu denli büyük  ve içten iken, İslam dünyasının önde gelen kişi ve kurumları olarak düşünülenlerin bu tehlike ve tehdit karşısındaki tutumları oldukça ibret vericidir.Hatta bu tutumu şöyle özetleyebiliriz: Nursi ve Gülen Papa'ya yazdıkları mektuplarla Papalık misyonunda görevler alıp, diyalog faaliyetleri İslam'ı Haçlı dünyasının kirli emellerine alet ederken, İslam dünyasının önde gelenleri "havaya bakmakla" yetinmişlerdir. Kanaat önderi, gerçek dindar ve "din sancısı" çeken feraset ehli samimi liderler böyle puslu zamanlarda daha net açığa çıkıyor.Bu sıfatları taşıdığını düşündüğümüz kişi ve kurumların tamamının konu F. Gülen ve Said Nursi'nin diyalog faaliyetleri olduğu zaman üç maymunu oynayıp havaya baktıkları o karanlık süreçte İslam dünyasından tek bir isim ortaya çıktı ve adeta bu tehlike ve tuzağın karşısında kale gibi dikildi: Prof. Dr. Haydar Baş.Prof. Dr. Haydar Baş'ın o gün ortaya koyduğu tavır İslamî ve Muhammedî bir tavırdı. Lafı eğip bükmeden tehlikenin boyutlarını ortaya koyan Prof. Dr. Baş, dinlerarası diyalog faaliyetinin İslam dünyasını yok etmeye matuf bir girişim olduğunu defaatle ifade etti. Bu konuda sayın Baş, Şubat 1998'de, Gülen ve ekibinin dinlerarası diyalog faaliyetlerinde gaza bastıkları bir süreçte, Gülen'e tarihi nitelikte bir uyarı mektubu gönderdi. Bu mektup ki, İslam tarihinde "önemli vesikalar" bölümünde yer almayı fazlasıyla hakeden cinsten bir belge niteliğindedir.Bir İslam müdafiinin, bir İslam aliminin, bir liderin göstermesi gereken feraset, itikad ve imanın tüm parametrelerini ziyadesiyle barındıran bu tarihi mektubun bir bölümünü aktaralım ki, tarihin aydınlık sayfalarına geçmiş bir lider ve tarihi vesikasının kıyısından tutunarak safımızı ve imanımızı belli etmiş olalım:"... Basında ve kamuoyunda müşahede ettiğimiz daha büyük bir yanlış ise, Hıristiyan din öncüleriyle yakınlıklar kurulması, karşılıklı dostluk mesajları gönderilmesi ve bu yolda birlik-beraberlik, işbirliği, iyi niyet havasının verilmek istenmesidir. Hatta son günlerde çıkan bir haberden takip ettiğimize göre bir iftar sofrasında bir Hıristiyan temsilciye dua ettiriliyor. Temsilci duasında teknik bir şekilde Allah Resûlü'nü tanımadığını ifade ediyor. "Ortak yanımız Allah-u Ekber'dir. Allah-u Ekber diyelim" diyor. Şimdi soruyorum; "Muhammed'ür Rasûlullah" demeden, gerçek manada Allah-u Ekber demek nasıl mümkün olur? Belli ki bu demagojidir. Bu şahıs, muharref İncil'e dayalı teslis inancını taşıyan ve Kur'an-ı Kerim'de şirk olduğu ifade edilen Hıristiyanlığı cazip ve meşru göstermek maksadındadır. Güya iki din arasında ortak bir taraf bulunuyor ve bu basın yoluyla kamuoyuna arzediliyor. Halbuki küfür olan Hıristiyanlık ile yegâne hakkın kendisi olan İslam'ın hiçbir ortak yanı yoktur. Küfür ile hak, karanlık ile aydınlık nasıl ortak cihet taşıyabilir? Kaldı ki küfürde olanların duası makbul olmadığı gibi, böyle bir duayı meşru ve faziletli saymak da itikadı açıdan tehlikelidir. Bilindiği gibi itikadı konular son derece büyük bir önemi haizdir. Küçük bir açı farkı, vahim neticeler doğurabilir.Sizden sâdır olan küçük bir açı farkı, topluma genişleyerek yansır. Hıristiyanlarla tesis edilmiş gibi görünen samimiyet bağı, muhabbet havası ola ki, gençliğe "Hıristiyan da olunabilir" kanaatini verirse, bu hatanın tamiri mümkün olamaz. Kimse de bu vebali kaldıramaz. Bütün bunlar sizin malumunuzdur. Çok iyi biliniz ki, 'kelime-i tevhid' ancak nübüvvetle tamamlanır. Allah Resulünü inkar edenler, "Allah-u Ekber" kelimesinde nasıl samimi olabilirler? Biz Hıristiyan veya diğer din mensuplarıyla görüşülmesin, irtibat kurulmasın demiyoruz. Ancak onlarla olan ilgi ve irtibat, Hakk'ı ketmetmemek ve açıkça söylemek şartıyla meşrudur. Yani tebliğ esastır. Nitekim Allah Resulünün o devrin Hıristiyanlarla olan görüşme ve münasebetleri, tam bir tebliğ örneği ve hakkın beyanı şeklinde cereyan etmiştir. Kur'an-ı Kerim'de Al-i İmran suresinin ilk seksen ayetini ve Meryem suresini ibretle inceleyiniz! İstirham ederim. Bakınız ilgili ayetler; Al-i İmran (1-8,18-32, 35-37, 42-51, 53-62, 62-64, 79-80, 85-86) ve Meryem (21-25). Bakınız, şu ayet Hıristiyanlar hakkında inmiştir; ''De ki: Allah'a ve Rasûlüne itaat ediniz. Eğer yüz çevirirlerse muhakkak ki, Allah kafirleri sevmez." (Al-i İmran-32). "Andolsun 'Allah üçün üçüncüsüdür' diyenler kafir olmuşlardır." (Maide-73) "Müminler, müminleri bırakıp kafirleri dost edinmesinler." (Al-i İmran-28)."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Emre Polat / diğer yazıları
İsrail, Refah'ı kuşattığını açıkladı
İsrail medyası bir hafta önce duyurmuştu
Husiler, İsrail'e balistik füze saldırısı düzenledi
ABD Yemen'i vurdu: 5 ölü, 13 yaralı
Takibe devam
Fener kazandı, Sivas ateşe düştü
Soba faciası
Antalya'da 3 ölü, 2 yaralı
Amasya'da şiddetli deprem
Çevre illerden de hissedildi
Erken seçim çıkışı
'Millet sandık istiyor'
Zarar çok büyük
Çiftçiyi zirai don vurdu
Tek ülke ABD!
Fidan'dan İsrail açıklaması
AKP iktidarları vatandaşı borca batırdı
'42 milyon vatandaş borçlu'
Bu açıklamalar çok konuşulur
Trump - Erdoğan dostluğu...!
Yeni bir insanlık suçu
İsrail yine hastane vurdu
Barajlar doldu
İşte İstanbul'daki son durum
Narin Güran davasında yeni yargılamalar
Cinayete ilişkin 15 sanık yarın hakim karşısına çıkacak
'Sınırların açılması dahil...'
Ermeni bakandan Türkiye mesajları
Soykırımcı İsrail'den tehdit
'Gazze'nin ortasını terk edin'
İsrail, Refah'ı kuşattığını açıkladı
İsrail medyası bir hafta önce duyurmuştu
Husiler, İsrail'e balistik füze saldırısı düzenledi
ABD Yemen'i vurdu: 5 ölü, 13 yaralı
123456789101112131415
İsrail, Refah'ı kuşattığını açıkladı
İsrail medyası bir hafta önce duyurmuştu
Husiler, İsrail'e balistik füze saldırısı düzenledi
ABD Yemen'i vurdu: 5 ölü, 13 yaralı
Takibe devam
Fener kazandı, Sivas ateşe düştü
Soba faciası
Antalya'da 3 ölü, 2 yaralı
Amasya'da şiddetli deprem
Çevre illerden de hissedildi
Erken seçim çıkışı
'Millet sandık istiyor'
Zarar çok büyük
Çiftçiyi zirai don vurdu
Tek ülke ABD!
Fidan'dan İsrail açıklaması
AKP iktidarları vatandaşı borca batırdı
'42 milyon vatandaş borçlu'
Bu açıklamalar çok konuşulur
Trump - Erdoğan dostluğu...!
Yeni bir insanlık suçu
İsrail yine hastane vurdu
Barajlar doldu
İşte İstanbul'daki son durum
Narin Güran davasında yeni yargılamalar
Cinayete ilişkin 15 sanık yarın hakim karşısına çıkacak
'Sınırların açılması dahil...'
Ermeni bakandan Türkiye mesajları
Soykırımcı İsrail'den tehdit
'Gazze'nin ortasını terk edin'
İsrail, Refah'ı kuşattığını açıkladı
İsrail medyası bir hafta önce duyurmuştu
Husiler, İsrail'e balistik füze saldırısı düzenledi
ABD Yemen'i vurdu: 5 ölü, 13 yaralı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.