Kudüs'ün, İsrail'in başkenti olarak tanınmasına asla izin vermeyecek, kabul etmeyeceklerdi. 'Kudüs kırmızı çizgimizdir' dedikleri gün ne kadar da çok alkışlanmıştılar!
Herkes dilindekini döktü, milletin gazı da alındı. Arkasından eski başkan Trump'ın 14 saniye süren, 'İsrail'in başkenti Kudüs'tür' imzası ile herkes sus pus oldu.
Önce Macaristan Kudüs'e elçilik açtı. Bu ay içerisinde ise Çek Cumhuriyeti ve Kosova elçilik açtılar.
Tabi bu ülkelerin kalibrelerine bakınca bunun bir ön ayak olduğunu zaten görüyorsunuz. Arka ayaklar ise yani AB ülkelerini elçilik açmaları da yakındır. Kim bilir, şartlar öyle gerekiyor diyerek bizimkiler de elçiliği Kudüs'e taşır.
Daha önce birçok yazımızda Suriye ile Türkiye'nin düşman olmayacağını, bu düşmanlığın Haçlı ve Siyonistler tarafından kullanıldığını ifade etmiştik.
Biz, Suriye genelinde IŞİD ile PKK-YPG ile ülkemizdeki 5 milyon sınır dibindeki 3 milyon Suriyeli ile uğraşırken İsrail diplomatik alanda zaferden zafere koşuyor.
İsrail'in Ortadoğu'da kaç düşmanı var? Aklıma gelenler; Eset, İran, Husiler ve Nasrallah'ın Hizbullah'ı. Başka var mı? Yok.
Peki, İsrail'in dostları kimler? Mısır, Tunus, Sudan, Suud, BAE, Katar, Kuveyt, Fas kısaca hepsi.
19 yıllık AKP iktidarı da bu yalnızlığı ve yalnızlıktan doğan tehlike ve kayıpları görmüş olacak ki, bölge ülkelerine sıcak mesajlar vermeye başladı.
Mübarek, Mursi, Sisi üçgeni içine bir girdik ve yıllardır çıkamadık. Bu üçgen ülkemizi hem ticari, hem siyasi, hem de stratejik olarak çok zor pozisyonlara soktu.
Net olarak! İktidarın, ihvan-Osmanlı hülyalarının neticesinde Türkiye, Akdeniz'de hiç olmadığı kadar yalnız kaldı, tehditlerle karşı karşıya kaldı.
Sayın Erdoğan, bölgedeki ülkelerle yeni bir sahife açma cümlesini tam bitirmişti ki, Dışişleri Bakanı, "Mısır ile hem istihbarat düzeyinde hem de dışişleri bakanlıkları düzeyinde temaslarımız var. Diplomatik düzeyde temaslarımız başladı" mesajına "Mısır, BAE ve Suudi Arabistan ile ilişkilerimizin düzelmemesi için sebep yok" cümlesini de ekledi.
Sayın Bakan! Çok haklısınız. Peki, bu ülkelerle ilişkileri niçin bozduk? Kim istedi diye bozduk?
En önemlisi ise 'Mısır, BAE ve Suudi Arabistan ile ilişkilerimizin düzelmemesi için sebep yoksa' Suriye ile ilişkilerimizin düzelmemesi için ne sebebiniz var?
Harbiden Suriye ile kimin için ve niçin düşman olduk?
Kazın ayağı öyle değişmiş!
Bizimkiler, Mısır ile yeni sahife açıyoruz dediler ama Mısır'dan çok çok başka bir açıklama geldi.
Mısır da bizi Arap ülkelerinin içişlerine karışmakla suçlayıp, 'müdahalelerden vazgeçin' dediler.
Bakalım bizimkiler ne diyecek ama Merhum Mustafa Kemal Atatürk'ün, "sakın Arapların iç işlerine karışmayın" sözlerinin haklılığını herkes gördü.
Diğer taraftan ABD en büyük nükleer savaş gemisini Girit'e gönderdi. Dadeağaç'a üs kurdu.
Yıllardır bize ait adalara Yunanistan bayrağını çekti, askerini mevzilendirdi, diyor ve yetkililerden gereğini bekliyorduk.
Yetkililerden değil ama Emekli Kurmay Albay Ümit Yalım'dan ses geldi. Sayın Yılım, uluslararası anlaşmalara göre, Türkiye'ye ait olan Limoniye Adası'nda 5 aydır Yunan ve Bizans bayraklarının dalgalandığını açıkladı. Böylece Yunanistan'ın 20'inci adamızı da işgal ettiğini öğrendik.
Batı'nın hedefinde Türkiye var.
ABD'nin hedefinde Türkiye var.
İsrail zaten Arz-ı Mev'ud hayalinde ebedi düşman.
Bakın! Suriye'de ateşi körüklemek niyetinde olanlar yeniden harekete geçti.
Barış, dostluk, huzur-güven mesajları vererek değil artık dost-düşman tarifini yeniden güncelleyerek ona göre duruş almamız gerekmez mi?
- Tam bağımsız Türkiye için vakit tamam, söz konusu vatandır / 25.11.2024
- Sinirde Avrupa’da birinci dünyada ikinci olmuşuz / 24.11.2024
- Tarımı bitirdiler… Şahidim Sayın Erdoğan’dır / 23.11.2024
- Ümmü'l-Benin gibi Ehl-i Beyt’i sevmek / 22.11.2024
- Mevzu kılıç kaldırmak değil, Atatürk / 21.11.2024
- AKP, Türkiye’de fakirliği bitiren partidir! / 20.11.2024
- Türk Milleti nasıl sıradanlaştırıldı? / 18.11.2024
- AKP’den önce Suriye’de PYD yoktu / 17.11.2024
- Siyasetin gündeminde sen yoksun kardeşim / 16.11.2024