logo
17 NİSAN 2025

'O benim hiç ekmeğimi yemedi'

07.04.2016 00:00:00
Bir zamanlar bir mafya babası, ekranlardan hasmı için; "Onu mermi manyağı edeceğim" demişti. Aklımda yer etmiş! Mevcut Hükumetimiz de bizi gündem manyağı etti! Gündem takip etmek ve gerçek haber yakalamak artık özel maharet!...
Daldan dala atlayacağız mecbûren yine...
Ermenilerin, 16 Mayıs 1994'te Azerbaycan ve Ermenistan arasında imzalanan Ateşkes Anlaşmasını ihlali ile iki gün önce taraflar arasında sert çatışmalar oldu.
Azerbaycan haber kaynaklarına göre Dağlık Karabağ'ın yarısı, Ermeni işgalinden kurtarıldı. Türkiye Cumhuriyeti Hükumeti de Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın ağzından, uzun yıllardır ilk defa doğru ve kararlı bir tavırla Kardeş Ülke Azerbaycan'la omuz omuza olduğumuzu açıkladı.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenilerin ateşkesi ihlallerine gereken cevabın verildiğini açıkladıktan sonra Obama ile görüşmeye gitti.
Bu hamurun çok su kaldıracağı açık ama yediden yetmişe bütün Azerbaycanlıların dillerinde olan Karabağ'ın kurtarılması, bizde de bayram havası oluşturdu.
Şahsen bölücü terör örgütüne karşı denilse de Haçlı taşeronu örgüt ve ülkelere karşı yiğitçe mücadele veren Ordumuza ve Polisimize duâ ederken, Azerbaycanlı kardeşlerimize de duâ ediyor, Allah'tan yardım diliyorum.
Türkiye'nin dört yanında Haçlı organizeli savaşlar yaşanıyor!
Prof. Dr. Haydar Baş Hoca, ABD'nin Körfez Harekâtı sırasında 1991'de Trabzon'da; "Bir koyup üç alacağız diyorlar ama önce Irak'ı üçe bölecekler, sonra asıl hedef Türkiye'dir. Türkiye'yi bölecekler" demişlerdi.
2002'de yine Trabzon'da Haydar Hoca; "Bu politikalar millete hayır getirmez. Bugün teröre birer ikişer kurban veriyoruz, bu kafayla gidersek evlatlarımızın tabutları düzine düzine kapımıza gelecektir" demiş ve uyarmışlardı ama deli baldan, sarsak helvadan ne kadar anlarsa bunlar da o kadar anlamışlardı!
Azerbaycan'da 14 yıl öğretim üyeliği yapan Prof. Dr. Haydar Baş o günlerden; "İnanır mısınız 3 saatte çocuklara bir yılda verilebilecekleri verdim. Benim meselem onları bir noktaya taşımaktı. Allah rahmet eylesin Aliyev müthiş bir adamdı. Bana haber göndererek; 'Biz uzun yıllar ateizmi yaşadık. Lütfen bize vatanını, dinini, devletini, milletini seven, hayırlı insanlar yetiştirin' demişti. Elele vererek müthiş faaliyetler yaptık" diye anlatıyorlar.
Azerbaycan'da hayırlı bir neslin yetişmesinde 14 yıllık emek katkısı olan Prof. Dr. Haydar Baş Hoca'nın bugün, gönlünün ve duâlarının Azerbaycanlı kandaşlarımızla dindaşlarımızla olduğunu tahmin zor değil...
* * *
Sınır vilayetlerimizin birinde uzun yıllar bir partinin İl Başkanlığını yapan bir dostumun yaşadıklarını hatırladım.
Sınır vilayetimiz dedim ya, sakinlerinin çoğunluğu legal veya illegal yollardan komşu ülke ile ticari ilişki içindelerdi.
Bahse konu Dostum, bir gün yaya olarak sınırı geçerken Jandarmaların içlerinde kadınlar ve çocukların da olduğu bir gurup Kürt'ü durdurduğunu görür. Kadın ve çocuklar korkarlar. Aslında o kalabalık gurup yaya olarak sınır ihlali yapan Dostumun, görülmesini engellemiş yani işine yaramıştır. Fırsatı değerlendirip çekip gidebilir ki zannederim çoğu insan öyle yapar ama Dostum öyle yapmaz.
Saklandığı tümseğin arkasından, elindeki ufak silahı göstermeden Jandarmalara seslenir: "Ben bir Türk'üm. Türk milliyetçisiyim. Siz de bizim evlatlarımızsınız. Sınırlarımızı korumak gibi kutsal bir görev yapıyorsunuz. Görevinizin kutsiyetini zedelemeyin! Türk ordusu fütuhata giderken bile düşmanın kadın-çocuk ve ihtiyarlarına asla dokunmaz! Kadın ve çocukları salın, diğerlerini ne yaparsanız yapın! Aksi halde ben size direneceğim" der.
İtirazı mantıklı bulan Jandarma komutanı, bu ikazı değerlendirir ve kadınlarla çocukları bırakır. Gurubun erkekleri de hiç direnmeden teslim olurlar.
Sonra ne olur biliyor musunuz?
Bu olaydan bir kaç ay sonra yapılan seçimlerde, o vilayetimizin PKK'lılarca kurtarılmış bölge ilan ettikleri mahalleden Dostum'un başkanı olduğu partiye tulum oy çıkar!
Ben bu olayı, bir tanıdığın meselesine müdahil olmak için gittiğim sınır ilimizde Dostumla beraber gittiğimiz, evinde konuk edildiğimiz PKK'lı mahallenin en ileri geleninden bizzat dinlemiştim. Hem hayret etmiş hem de Dostumun mertliği ile iftihar etmiştim.
Bu olayı niye mi anlattım? 
Son haftalarda gündem oluşturan ve mide bulandıracak derecedeki cinsel tacize uğrayan çocuklarla ilgili tenkit yaparken Y-CeHaPe Genel Başkanı'nın; "Aileden Sorumlu Bakan da zaten birilerinin önüne yatmış vaziyette o da konuşmuyor!" Sözleri üzerine hatırladım!
O hitabetten, Müslüman-Türk bir vatandaş olarak utandım!
Ana-muhalefet Genel Başkanının edep-adap ve seviyesine bakarak siyasetin niye bittiğini, niye kilitlendiğini ve -kaç seçime gidildiyse- AKP'nin niye bu kadar kolay kazandığını üzülerek bir daha anladım!
"Yavru Muhalefet" Genel Başkanı ise Tayyip Erdoğan'ın politikalarını savunmakta, AKP'nin bütün kurmaylarından daha başarılı ve etkili! Kendi partisinin tabanını, dozerle sürerek AKP'ye itmekle meşgul!
Ve hayret ve gariptir ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, dîni slogan ve propagandalarla seçim kazanan Dindar-Kindar AKP'lileri, dîn adına tenkit etmek HDP'ye kalmış!
Ve bu dört partiden müteşekkil Meclis'ten, millet yararına yasalar hatta Anayasa çıkmasını bekliyoruz!
Suyu çekilmiş Tuz Gölü'ne olta atıp, balık beklemek gibi bir şey!
* * *
Yandaş Televizyonlardan birinde, Türkiye'de Hukuk Sistemi ve Yeni Anayasa ve hukuk -tartışılırken deseler de- propaganda yapılırken, AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu'nun; "... Yasama bizde, yürütme bizde, yargı bizde, her-şey bizde" sözlerine Eski Milletvekili Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Anayasa Profesörü Burhan Kuzu da; "Oğlan bizim, kız bizim, niye denetleyelim?" diye tepki verdi!
Biz bu adamlardan, Ülke ve millet yararına yasalar hatta Anayasa bekliyoruz!
Tuz Gölü'ne attığım oltama balık düşerse, bunlar da o yararlı yasalar ve Anayasa'yı yaparlar!
* * *
İzmir'in, Suriyeli Kaçgınlara nasıl kucak açtığını bizzat gören, gözlemleyenlerdenim. Meselâ her pazar alışverişine gidişimizde Eşim, mutlaka bir iki çift çorap veya bir iki çift terlik alarak, pazarın girişinde kâğıt mendil satan Suriyeli Kaçgın bir kız çocuğuna verir. Özellikle aynı kıza veriş sebebini de; "O diğerleri gibi dilenmiyor, mendil satıyor" diye izah eder!
Yiyecek-giyecek, battaniye-yorgan hazırlayarak Bornova'dan Basmane'ye Suriyeli Kaçgınlara götüren onlarca kişi biliyorum.
İzmir'in bu insanseverliğini suistimal eden AKP Hükumeti, konaklama ücretini peşin aldığı Türkiye'ye geri gönderilecek Kaçgınları, İzmir'in ilçelerine yerleştirerek itiraz ve isyanlara neden oldu! Bahse konu ilçelerde bu uygulamayı protesto hareketleri başladı, korkarım gittikçe de şiddetlenecek ve -ne yaparlarsa yapsınlar seçim kazanamadıkları- İzmir'i bu protestolar bahanesiyle ve polis eliyle şiddetle cezalandıracaklar! Bunu tahmin, zor değil!
Üstelik Türkiye'ye iade edilecek olan Suriyeli Kaçgınlar; "No Turkey" pankartlarıyla Türkiye'ye iade edilmek istemediklerini belirtiyorlar! Lâ havle velâ kuvvete...
İmam Ali (a.s.)'ye; "Ya Ali falanca kişi sana suikast yapacak" derler. İmam (a.s.) kısa bir süre düşünür ve "Korkmayın o bana bir şey yapmaz" der. "Ya İmam! Yemin kasem ediyordu, duyduk" derler. İmam tekrar "korkmayın" der. Nasıl bu kadar emin olduğunu sorarlar; "O benim hiç ekmeğimi yemedi!" diye cevaplar!
İmam Ali karakterli Müslüman Türk milletinin ekmeğinin tuzu yok demek ki!
"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Vesselâm...
Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Mustafa Aslan / diğer yazıları
Trump, Avrupa'ya satmak istiyor
Avrupa ise 'iğrenç' diyor
Sürpriz faiz kararı
MB kararını açıkladı
Sırrı Süreyya Önder'in son durumu
'Hayati tehlikesi devam ediyor'
Yüksek bonservisle yurt dışına gitmişlerdi…
Peki, performansları nasıl?
Vergi affı mı geliyor?
Bakanlık noktayı koydu
Rusya'dan Avrupa'ya şok suçlama
Avrupa savaş bitsin istemiyor
'Mümkün değildir
Bahçeli'den CHP'ye kayyum açıklaması
Yunanistan'a 12 mil cevabı
'Uluslararası hukuka aykırıdır'
Suud ile İran'dan dikkat çeken temas
Suudi Bakan Bin Selman, İran'da
Brüksel'in başı evsizlerle dertte!
Son 4 yılda 2'ye katlandı
İki ayda milyonerlere binlerce kişi eklendi
2.1 milyon tane milyonerimiz var
Soykırım sürüyor
Can kaybı 51 bin 65'e yükseldi
İzmir'de Gelecek Partisi'nden BTP'ye büyük katılım
BTP ilgi odağı olmaya devam ediyor
Yaptığı paylaşım ROK'u rezil etti
Rasim Ozan Kütahyalı'ya gözaltı kararı
İstanbul Havalimanı'nda bir ilk
Üçlü operasyon bugün başladı
Trump, Avrupa'ya satmak istiyor
Avrupa ise 'iğrenç' diyor
Sürpriz faiz kararı
MB kararını açıkladı
Sırrı Süreyya Önder'in son durumu
'Hayati tehlikesi devam ediyor'
Yüksek bonservisle yurt dışına gitmişlerdi…
Peki, performansları nasıl?
Vergi affı mı geliyor?
Bakanlık noktayı koydu
Rusya'dan Avrupa'ya şok suçlama
Avrupa savaş bitsin istemiyor
'Mümkün değildir
Bahçeli'den CHP'ye kayyum açıklaması
Yunanistan'a 12 mil cevabı
'Uluslararası hukuka aykırıdır'
Suud ile İran'dan dikkat çeken temas
Suudi Bakan Bin Selman, İran'da
Brüksel'in başı evsizlerle dertte!
Son 4 yılda 2'ye katlandı
İki ayda milyonerlere binlerce kişi eklendi
2.1 milyon tane milyonerimiz var
Soykırım sürüyor
Can kaybı 51 bin 65'e yükseldi
İzmir'de Gelecek Partisi'nden BTP'ye büyük katılım
BTP ilgi odağı olmaya devam ediyor
Yaptığı paylaşım ROK'u rezil etti
Rasim Ozan Kütahyalı'ya gözaltı kararı
İstanbul Havalimanı'nda bir ilk
Üçlü operasyon bugün başladı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.