“Muhakkak ki O, büyüklük taslayanları sevmez.” (Nahl–23)On bir yıldır gergin olan ülkemizde, silahsız isyanların yapıldığı yirmi günü, yirmi tane on bir yıl gibi yaşadık!Bu imkânsızı ya sevgi, ya da nefret becerebilirdi ki Cennet Ülkemizde nefretin galibiyetini yaşıyoruz! Aldığımız her nefes, verdiğimiz her soluk acıyor!BOP Eş Başkanı ûnvanlı bir harîs; “İnadına Tayyip!” diyen kendinden olanları; diğerleri, “Tayyip İstifa!” diyen kendilerinden olanları sevdiklerini zannederken diğerlerine olan nefretleriyle sevgiyi mağlup ettiler! Biz ise her iki tarafın da taraftarlık aczine düşmüş zavallılarını seviyoruz!Sevgimiz, gönlümüz tamamını kucaklamaya yetiyor ama karşılıklı nefret gruplarının meydan çatışmalarında; ömrümüzün yaşamaya mecbûr bırakılan her ânı sızlıyor!Zerre kadar korkumuz yok!Seven cesurdur biliriz! Sevgi; fedakârlık gibi, söylerken kolay, kullanılması çok zor bir silahla mücehhezdir biliyoruz!Korkumuz yok ama endişeliyiz!Neden? Niye? Niçin? Kim veya kimler için? Nereye ve ne zamana kadar? Sorularımız, sorularımıza cevap olarak dökülüyor aldığımız her solukta, verdiğimiz her nefeste!Nefret ordusunun komutanının kafa ile yaptığı ortaya, nefret ordusunun futbolcu olmayan bir çavuşu röveşata yapacağım diye “Millî Vicdân”a uçan tekme atıyor! Neden?İki üç yıldır; yüzlerce insanın gözleri önünde, onlarca bölücünün linç girişiminde bulundukları Sivil Polis’in canhırâş gayretleriyle sızlayan vicdânımız; yüzlerce polisin ve penceresinden–balkonundan seyreden binlerce vatandaşın gözleri önünde, yirmiden fazla robocop techizatlı polisin, bir kızcağıza uyguladıkları linç girişimini, mukayeseye mecbûr edildi! Niye?Tomalar yetmezmiş gibi, coplar, biber gazı, tabancaları yetmezmiş gibi; silahsız sivillerin üzerine salınan polislerin ve ne oldukları bilinmeyen sivillerin ellerine; kesilmesinler diye feryâd edilen ağaçlardan yapılma sopalar, değnekler verilerek vatandaşın üzerine saldırttırıldı! Niçin?On bir yıldır; “İnadına Tayyip!” doktrini ve sloganıyla –% 10’unun ölülere ait olduğu söylenen– % 50 oy ile Tayyip’i işbaşına getiren taraftarlar, “Tayyip istifa!” diye slogan atan muhaliflerin üzerine kıyasıya saldırsınlar isteniyor ama saldırmıyorlar! Milletin üzerine, milletin çocukları polisler saldırttırılıyor! Kim için? Kimler için?Bana ve benim gibi milyonlara, yıllarca sessiz sedasız kızdığımız M. Ali Alabora ve Nihat Doğan’ı savunmak işkencesini revâ gördüler! Neden?Filmleri gişe rekorları kıran artistlerin, kendi şahsiyet ve karakterlerini ortaya döküp fâş ederek milletin hayâl dünyasını süsleyen artistlerini, rezîl–rüsvâ ettiler! Niye?Demokratların, İleri Demokratların, Halkçıların, Milliyetçilerin ve anti–demokratların, yıllarca kendilerinden habersiz sevgi tahtlarına oturmuş siyâsiler; “Sevilen”lik tahtından indirilerek “Kızılan”lar listesinin başına oturtuldular! Kim için? Kimler için?“Oooof!”un yerini, “Ööööff!”; “Yuuh!”un yerini, “Tuu–uh!” nidaları ve hareketleri aldı! Kime ne kazandırdı? Kimlere ne kazandırır? Nedeeeen?Bir tek gönülde olsa bile bütün dünyayı kavrayacak kudretteki sevgi’yi; binlerce yürekte olsa da bir kişiyi korkutmaya yetmeyen nefret’e yenik düşürdüler! Nedeeeen?Güya seçtiğimiz yöneticilere destek versinler veya muhalefet yaparak uyarsınlar diye görevlendirdiğimiz, sıfatları “milletvekili” olan aslında; biri ağırlaştırılmış ömür boyu hapse mahkûm bir bebek katili olmak kaydıyla “Dört Kişi”nin amigoluğunu yapan, ettikleri yemini unutan 547 dokunulmazın, varlıklarından rahatsız olur olduk! Niye?Sevginin ne olduğunu bilmeden, “Seviyorum” diyenlerin şehvetlerine, hırslarına, ağızlarını açtıklarında etrafa saçılan salyalarına muhatap olarak iğrendik! Nedeeeen?Karşılıksız sevmenin adına “kara sevda” diyerek kutsayan bir milleti, nefreti ile başbaşa bırakarak “Demokrasi budur! İleri Demokrasi buduuur!” dayatmasına düşman ettiler! Niye?Siyasal İslâmcı kurnazlar, güçlü zannettikleri Haçlı ile işbirliği yapıp mütedeyyin Müslümanların üzerine öfke oklarını saldılar! Bu okların gücü, sevgi kalkanını delmeğe yetmez! Biliyorlar, bile bile oklamaya, yılan gibi yerlerde sürünerek tıslamaya devâm ediyorlar! Kim için? Kimler için?Bir milyon akılsız nefret ordusunu; bir Müslüman Türk’ün sevgi üreten gönlü, mağlup edecektir biliyoruz! Bildiğimiz için aldığımız her soluk, verdiğimiz her nefes, günde beş kere minârelerden inleyen Ezan–ı Muhammedi ile inleme yarışında! Nedeeeen?“Allah, zorbalık yapan, büyüklük taslayanın kalbini işte böyle mühürler.” (Mü’min–35)“OLAMAZ TÜRK’E BAŞ, TÜRK’ÜM DEMEYEN” Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017