Türkmenlerin kökenleri ve tarihçeleri
Irak'ta ve Suriye'de şu anda bazı kimselere göre 2 milyon, diğerlerine göre ise en azından 3.5 milyon Türkmen kardeşimiz yaşamaktadır. Bin yılı aşan bir tarihten itibaren Irak'ta Türkmenler yaşamaktadır. Türkmen kardeşlerimiz ülkenin daha çok dağlık ve ova bölgelerinde yaşamlarını sürdürmektedir. Ağırlıklı olarak Musul ve Kerkük petrol bölgelerinde oturmaktadırlar. Yaşadıkları bölgelerde gerek ulaşım, gerek strateji, gerekse yer altı zenginlikleriyle ünlü bölgelerde yoğunlukla bulunmaktadırlar.
Türkmenler Orta Asya'dan gelen bir Türk kavimidir. Türkmen adı 11. yüzyıldan beri kullanılmaya başlanmıştır. Oğuz boylarından geldikleri düşünülmektedir. Selçuklularla birlikte Mezopotamya bölgelerine yerleşmişlerdir. Müslümanlığı ilk kabul edenlerdir. Hatta Müslümanlık hakkında Müslüman olmayan Türklere de tercümanlık yaptıkları söylenmektedir.
Türkmen ismi ilk defa M.S. 10. yüzyıldaki kitaplarda rastlanmaktadır. Dr. Faruk Somer'e ait bir görüşe göre de Türkmen isminin sadece Müslüman olan Türklere verildiği bildirilmektedir. Kısacası demek ki Müslümanlığı kabul ettikten sonra Oğuz boylarına verilen isim olduğu anlaşılmaktadır.
Türkmenler Irak'a büyük topluluklar halinde gelmeye başlamışlardır. Bazı tarihçilere göre Übeydullah Bilyani Araplara karışan ve Arapça öğrenen Türkmenlerden oluşan 2000 okçu seçilip Irak'a Hazreti Ali'nin düşmanlarıyla savaşmak için, gönderildiği de bildirilmektedir. Onun yanında (Arap önder) Übüydullah Bin Ziyad'ın Türkmenlerden iç isyanları bastırmak için görevlendirildiklerini de tarih yazmaktadır.
Böylece Türkmenler askeri sebeplerden dolayı aranan ve istenen Türkmenler göçlerini daha da fazlalaştırmışlardır. Tarih kitaplarının bildiklerine göre Türkmenler Emevi ve Abbasi dönemlerinde de önemli görev yapmışlardır. Türkmenler Osmanlı fetihlerinde de önemli yer almışlardır. Bunun yanında 1638 yılındaki IV. Murat'ın Bağdat seferinde de Türkmenler dalgalar halinde Irak'a gelmiş ve oraya yerleşerek Araplarla kaynaşmışlardır.
Onun dışında Türkmenler Araplar ve Kürtlerle daima dosta ne durumda yaşamışlardır. Bu durum İngilizlerin araya nifak sokuncaya kadar devam etmiştir. Şimdi de araya ABD ve İsrail girerek onların dostluklarını dinamitlemişlerdir!
Irak'taki gelişmeler ve Türkmenler
Arap milliyetçiliği zaman zaman gelişmiş, zaman zaman da duraklama devreleri ve hoşgörülü devreler yaşamıştır.
1 - Mesela 1925 yıllarında hiçbir etnik gruptan söz edilmemektedir.
2 - 1932 yılında İngilizlerden bağımsızlık kazandıktan sonra Birleşmiş Milletler'e (Milletler Cemiyetine) verdiği beyannamede: Irak Türkmenlerinden söz edilmekte ve onlara azınlık haklarının verileceğini, kendi lisanlarında Türkçe okuma hakkı verileceğini, Türk bölgelerinde Türkçe'nin resmi dil olacağını ve oradaki memurların mümkün olduğu kadar Türk olacaklarını taahhüt etmiştir. Ama bu krallık zamanı anayasası krallık yıkılınca ortadan kaldırıldı. Yerine gelen 1958 Anayasasında ise hiçbir hak tanınmadı. Türkmenlere verilen bütün haklar kaldırıldı.
Irak'taki nüfus gelişimi
1981 yılındaki bilgilere göre:
1- Irak'ın nüfusu: 13. 669.000 civarında olduğu bildirilmektedir. (Şimdi Irak 27 milyondur!)
2 - Musul: 1.277.025 (Şimdi iki misli olması muhtemel)
3 - Kerkük: 402.067 (Şimdi bir milyonu aşmıştır)
O zamanlarda bildirilen nüfus artışı % 3'ün üstünde görülmekteydi. 1960 yıllarına kadar Kerkük nüfusunun % 95'inin Türkmen olduğu iddia edilmektedir.
1980 yılında ise bu oran % 80'e düşürüldü. (Şimdi Kürtler ve ABD yönetimi Türkmen nüfusunu az gösterme, Kürtlerin nüfusunu ise çoğaltma çabasını göstermektedirler!)
Irak'ta ve Suriye'de şu anda bazı kimselere göre 2 milyon, diğerlerine göre ise en azından 3.5 milyon Türkmen kardeşimiz yaşamaktadır. Bin yılı aşan bir tarihten itibaren Irak'ta Türkmenler yaşamaktadır. Türkmen kardeşlerimiz ülkenin daha çok dağlık ve ova bölgelerinde yaşamlarını sürdürmektedir. Ağırlıklı olarak Musul ve Kerkük petrol bölgelerinde oturmaktadırlar. Yaşadıkları bölgelerde gerek ulaşım, gerek strateji, gerekse yer altı zenginlikleriyle ünlü bölgelerde yoğunlukla bulunmaktadırlar.
Türkmenler Orta Asya'dan gelen bir Türk kavimidir. Türkmen adı 11. yüzyıldan beri kullanılmaya başlanmıştır. Oğuz boylarından geldikleri düşünülmektedir. Selçuklularla birlikte Mezopotamya bölgelerine yerleşmişlerdir. Müslümanlığı ilk kabul edenlerdir. Hatta Müslümanlık hakkında Müslüman olmayan Türklere de tercümanlık yaptıkları söylenmektedir.
Türkmen ismi ilk defa M.S. 10. yüzyıldaki kitaplarda rastlanmaktadır. Dr. Faruk Somer'e ait bir görüşe göre de Türkmen isminin sadece Müslüman olan Türklere verildiği bildirilmektedir. Kısacası demek ki Müslümanlığı kabul ettikten sonra Oğuz boylarına verilen isim olduğu anlaşılmaktadır.
Türkmenler Irak'a büyük topluluklar halinde gelmeye başlamışlardır. Bazı tarihçilere göre Übeydullah Bilyani Araplara karışan ve Arapça öğrenen Türkmenlerden oluşan 2000 okçu seçilip Irak'a Hazreti Ali'nin düşmanlarıyla savaşmak için, gönderildiği de bildirilmektedir. Onun yanında (Arap önder) Übüydullah Bin Ziyad'ın Türkmenlerden iç isyanları bastırmak için görevlendirildiklerini de tarih yazmaktadır.
Böylece Türkmenler askeri sebeplerden dolayı aranan ve istenen Türkmenler göçlerini daha da fazlalaştırmışlardır. Tarih kitaplarının bildiklerine göre Türkmenler Emevi ve Abbasi dönemlerinde de önemli görev yapmışlardır. Türkmenler Osmanlı fetihlerinde de önemli yer almışlardır. Bunun yanında 1638 yılındaki IV. Murat'ın Bağdat seferinde de Türkmenler dalgalar halinde Irak'a gelmiş ve oraya yerleşerek Araplarla kaynaşmışlardır.
Onun dışında Türkmenler Araplar ve Kürtlerle daima dosta ne durumda yaşamışlardır. Bu durum İngilizlerin araya nifak sokuncaya kadar devam etmiştir. Şimdi de araya ABD ve İsrail girerek onların dostluklarını dinamitlemişlerdir!
Irak'taki gelişmeler ve Türkmenler
Arap milliyetçiliği zaman zaman gelişmiş, zaman zaman da duraklama devreleri ve hoşgörülü devreler yaşamıştır.
1 - Mesela 1925 yıllarında hiçbir etnik gruptan söz edilmemektedir.
2 - 1932 yılında İngilizlerden bağımsızlık kazandıktan sonra Birleşmiş Milletler'e (Milletler Cemiyetine) verdiği beyannamede: Irak Türkmenlerinden söz edilmekte ve onlara azınlık haklarının verileceğini, kendi lisanlarında Türkçe okuma hakkı verileceğini, Türk bölgelerinde Türkçe'nin resmi dil olacağını ve oradaki memurların mümkün olduğu kadar Türk olacaklarını taahhüt etmiştir. Ama bu krallık zamanı anayasası krallık yıkılınca ortadan kaldırıldı. Yerine gelen 1958 Anayasasında ise hiçbir hak tanınmadı. Türkmenlere verilen bütün haklar kaldırıldı.
Irak'taki nüfus gelişimi
1981 yılındaki bilgilere göre:
1- Irak'ın nüfusu: 13. 669.000 civarında olduğu bildirilmektedir. (Şimdi Irak 27 milyondur!)
2 - Musul: 1.277.025 (Şimdi iki misli olması muhtemel)
3 - Kerkük: 402.067 (Şimdi bir milyonu aşmıştır)
O zamanlarda bildirilen nüfus artışı % 3'ün üstünde görülmekteydi. 1960 yıllarına kadar Kerkük nüfusunun % 95'inin Türkmen olduğu iddia edilmektedir.
1980 yılında ise bu oran % 80'e düşürüldü. (Şimdi Kürtler ve ABD yönetimi Türkmen nüfusunu az gösterme, Kürtlerin nüfusunu ise çoğaltma çabasını göstermektedirler!)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006