''İnandığın yolda yürü'' seslendirme dosyası:
Şimdi AKP teşkilatının olağan il kongrelerinde Parti başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için yazdıkları önemli bir slogan var. "İstanbul için: İnandığın Yolda Yürü."
Bu ne demektir?
Bizler partililer ve parti teşkilatı olarak, sana gönül vermiş kişiler olarak senin her yaptığını ve bundan sonra yapacaklarını doğru kabul ediyor, sana inanıyor ve güveniyoruz. Senin yanında bizler aklımızı, irademizi, geleceğimizi, duygumuzu ve düşüncemizi sana emanet ettik.
"Ekonomik olarak uçacağız, dünyanın kıskandığı bir ülke olacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Komşu ülkelerle konuşarak, görüşerek, anlaşarak sorunları çözeceğiz. Komşularla sıfır sorun yaratacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Kürt kardeşimin sorunu benim sorunumdur, onun sorununu çözmek benim işimdir. Bunun için, Kürt sorununu çözmek için Kürt açılımı ve çözüm süreci yapıyoruz." Sen diyorsan doğrudur.
"Artık sanayide yerli ve milli açılımlarla kendi uçağımızı, arabamızı yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Eski Türkiye'deki Cumhuriyetin baskıcı, bürokratik, vesayetçi eski sistemini, ceberut devleti yıktık. Yeni Türkiye'de eğitim, hukuk, ekonomi, tarım, anayasa reformu yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Komşumuz Suriye'de rejim güçleri halkını eziyor, bunu yapan zalim, diktatör Esed'i ve rejimini yıkacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Türkiye'de terörden ve kandan beslenen ırkçı faşist milliyetçiler var. Türk milliyetçiliğini ayaklar altına aldık, milliyetçilik, kavmiyetçilik, kafatasçılıktır." Sen diyorsan doğrudur.
"Açılım sürecini, çözüm sürecini engellemek isteyenler, terörden beslenenler var. Terör örgütü ile görüştüğümüzü söyleyenler müfteridir, ispatlamayanlar namussuz, şerefsizdir." Sen diyorsan doğrudur.
"Parlamenter sistemde karar almak ve uygulamakta sistemi tıkayan bürokratik engelleri kaldırmamız gerekir. Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine ve bu kardeşinize yetkiyi verin, bakın faizle, enflasyonla nasıl uğraşılır görün." Sen diyorsan doğrudur.
"On sekiz yıllık iktidarımızda duble yollar, köprüler, otoyollar, Marmaraylar, Avrasya tüneli, devasa şehir hastaneleri yaptık ve bunları 5 kuruş para harcamadan yap-işlet-devret yöntemiyle yaptık." Sen diyorsan doğrudur.
"Ülkemizin her şehrine üniversiteler açtık, bizden önce Türkiye'de 3 şehir dışında üniversite yoktu. Avrupa bizi kıskanıyor. Angela Merkel'e 8,5 milyon öğrencimiz olduğunu söyledim, üff çekti." Sen diyorsan doğrudur.
"Bizim dönemimizde halkımızın yıllık geliri ortalama 12.000 dolara çıktı, Türkiye Cumhuriyeti dünyanın gelişmiş en büyük ekonomileri arasına girdi. 2023 yılında hedef ihracatımızı 500 milyar dolara çıkaracağız ve ülkemizi ilk 10 ekonomisi içine sokacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Size çok önemli müjde veriyorum, Batı Karadeniz'de 2023 yılında çıkaracağımız çok büyük doğal gaz rezervi bulduk. Bu sayede enerjide dışa bağımlılığımız ve döviz kaybımız azalacak." Sen diyorsan doğrudur.
"Dostum Berlusconi, kardeşim ESAD, dostum Karamanlis, dostum Trump, Dostum Putin, dostum Obama, dostum Bush ile görüştüm iki ülkenin sorunları kazan kazan sistemiyle çözülecek." Sen diyorsan doğrudur.
"İstanbul'a Avrupa'nın en modern, en büyük havaalanını yaptık. Avrupa bizi kıskanıyor, şimdi çılgın proje olarak, İstanbul'a yeni bir İstanbul katacak Kanal İstanbul'u yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Son İstanbul yerel seçimlerinde sandık başında ne gibi dolaplar çevrildiğini ve oylarımızın çalındığını gördünüz. 2023 seçimlerinde sandıklara ve oylarınıza sahip çıkacaksınız." Sen diyorsan doğrudur.
"Yaptığımız uzay gelişim programı ile 2023'te Ay'a önce sert ve sonra yumuşak iniş yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
Bu ve benzeri sözler ve çok daha fazlası müjdeler, umutlar, vaatler, istekler, görüşler söylendi, açıklandı ve halkımızca dinlendi, alkışlandı. Gerçekten bu sözler ve vaatler; yazanların profesyonelliği ve söyleyenin imam-hatipliği sayesinde algı aldatması ile tekrar tekrar AKP'nin seçim kazanmasını sağladı.
Ancak seçilen kişiler önceki vaatleri yerine getirmediğinde ya da tersi sonuçla karşılaştığında, yeni bir müjde ve ümitle tekrar AKP ve başkanına sarıldı. Bunda umut verecek bir lider ve partinin olmaması değil, ancak bulunmaması büyük rol oynadı.Bu dönemde 2005 yılından beri ekonomik, sosyal olarak devlet ve milletimiz için gerçek umut kaynağı olan BTP başkanı rahmetli Prof. Dr. Haydar Baş Bey, gerek parti olarak gerek lider olarak sırlandı, görülmedi, duyulmadı!
Demek ki, milletimizin kısmeti ve hak ettiği bu kadarmış. Buna rağmen Rahmetli Prof. Dr Haydar Baş Bey'in yerine yetiştirdiği kadrolar ve eserler halen Türkiye'nin ve tüm dünyanın, millet ve devletleri için kurtuluş reçetesini miras ve emanet olarak bize bırakmıştır.
Kendisinden Allah Razı Olsun.
Ben şimdi 7. Olağan AKP kongrelerinin sloganı olan AKP başkanına söyledikleri: "İnandığın yolda yürü" sözü esasında AKP teşkilatının kendi iradelerini, geleceklerini, umutlarını, düşüncelerini, duygularını, çocuklarını, şehirlerini ve ülkelerini ona teslim ettiklerini gösterir.
Bunun anlamı; "Benim iradem, aklım, mantığım, bilgim, kararım yoktur. Reis ne diyorsa doğrudur" demektir.
Yukarıdaki kısa sürede gelen vaatlere ve sözlere bir baksınlar kaçta kaçı doğrulandı ve gerçekleşti?
Yüce yaratıcı bile sana düşünesin diye bir akıl vermiş, doğruyu gösteren ve anlatan bir rehber Peygamber ve Kur'an göndermiş. Bunların imtihanı için ömür denen hayat süresinde; doğruyu araman ve bulman için özgür cüzzi irade
vermiş, ayetlerde "Hiç düşünmez misin, hiç Akıl etmez misin?" diye seni imtihan ediyor.
Ancak sen bunlara hiç uymuyorsun .
Nasıl aklını, iradeni, geleceğini, şehrinin ve ülkenin geleceğini, yaşam süresini ve nefesini sınırlı bir kişinin iradesine bırakıyorsun?
Ben rahmetli babamın şu sözleriyle arkadaşlara cevabımı yazıyorum.
"Sevgi bitince, kusur başlar."
Bu söze zamanla benim bir ilavem oldu. "Aşk bitince, nefret başlar."
Bu ne demektir?
Bizler partililer ve parti teşkilatı olarak, sana gönül vermiş kişiler olarak senin her yaptığını ve bundan sonra yapacaklarını doğru kabul ediyor, sana inanıyor ve güveniyoruz. Senin yanında bizler aklımızı, irademizi, geleceğimizi, duygumuzu ve düşüncemizi sana emanet ettik.
"Ekonomik olarak uçacağız, dünyanın kıskandığı bir ülke olacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Komşu ülkelerle konuşarak, görüşerek, anlaşarak sorunları çözeceğiz. Komşularla sıfır sorun yaratacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Kürt kardeşimin sorunu benim sorunumdur, onun sorununu çözmek benim işimdir. Bunun için, Kürt sorununu çözmek için Kürt açılımı ve çözüm süreci yapıyoruz." Sen diyorsan doğrudur.
"Artık sanayide yerli ve milli açılımlarla kendi uçağımızı, arabamızı yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Eski Türkiye'deki Cumhuriyetin baskıcı, bürokratik, vesayetçi eski sistemini, ceberut devleti yıktık. Yeni Türkiye'de eğitim, hukuk, ekonomi, tarım, anayasa reformu yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Komşumuz Suriye'de rejim güçleri halkını eziyor, bunu yapan zalim, diktatör Esed'i ve rejimini yıkacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Türkiye'de terörden ve kandan beslenen ırkçı faşist milliyetçiler var. Türk milliyetçiliğini ayaklar altına aldık, milliyetçilik, kavmiyetçilik, kafatasçılıktır." Sen diyorsan doğrudur.
"Açılım sürecini, çözüm sürecini engellemek isteyenler, terörden beslenenler var. Terör örgütü ile görüştüğümüzü söyleyenler müfteridir, ispatlamayanlar namussuz, şerefsizdir." Sen diyorsan doğrudur.
"Parlamenter sistemde karar almak ve uygulamakta sistemi tıkayan bürokratik engelleri kaldırmamız gerekir. Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine ve bu kardeşinize yetkiyi verin, bakın faizle, enflasyonla nasıl uğraşılır görün." Sen diyorsan doğrudur.
"On sekiz yıllık iktidarımızda duble yollar, köprüler, otoyollar, Marmaraylar, Avrasya tüneli, devasa şehir hastaneleri yaptık ve bunları 5 kuruş para harcamadan yap-işlet-devret yöntemiyle yaptık." Sen diyorsan doğrudur.
"Ülkemizin her şehrine üniversiteler açtık, bizden önce Türkiye'de 3 şehir dışında üniversite yoktu. Avrupa bizi kıskanıyor. Angela Merkel'e 8,5 milyon öğrencimiz olduğunu söyledim, üff çekti." Sen diyorsan doğrudur.
"Bizim dönemimizde halkımızın yıllık geliri ortalama 12.000 dolara çıktı, Türkiye Cumhuriyeti dünyanın gelişmiş en büyük ekonomileri arasına girdi. 2023 yılında hedef ihracatımızı 500 milyar dolara çıkaracağız ve ülkemizi ilk 10 ekonomisi içine sokacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Size çok önemli müjde veriyorum, Batı Karadeniz'de 2023 yılında çıkaracağımız çok büyük doğal gaz rezervi bulduk. Bu sayede enerjide dışa bağımlılığımız ve döviz kaybımız azalacak." Sen diyorsan doğrudur.
"Dostum Berlusconi, kardeşim ESAD, dostum Karamanlis, dostum Trump, Dostum Putin, dostum Obama, dostum Bush ile görüştüm iki ülkenin sorunları kazan kazan sistemiyle çözülecek." Sen diyorsan doğrudur.
"İstanbul'a Avrupa'nın en modern, en büyük havaalanını yaptık. Avrupa bizi kıskanıyor, şimdi çılgın proje olarak, İstanbul'a yeni bir İstanbul katacak Kanal İstanbul'u yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
"Son İstanbul yerel seçimlerinde sandık başında ne gibi dolaplar çevrildiğini ve oylarımızın çalındığını gördünüz. 2023 seçimlerinde sandıklara ve oylarınıza sahip çıkacaksınız." Sen diyorsan doğrudur.
"Yaptığımız uzay gelişim programı ile 2023'te Ay'a önce sert ve sonra yumuşak iniş yapacağız." Sen diyorsan doğrudur.
Bu ve benzeri sözler ve çok daha fazlası müjdeler, umutlar, vaatler, istekler, görüşler söylendi, açıklandı ve halkımızca dinlendi, alkışlandı. Gerçekten bu sözler ve vaatler; yazanların profesyonelliği ve söyleyenin imam-hatipliği sayesinde algı aldatması ile tekrar tekrar AKP'nin seçim kazanmasını sağladı.
Ancak seçilen kişiler önceki vaatleri yerine getirmediğinde ya da tersi sonuçla karşılaştığında, yeni bir müjde ve ümitle tekrar AKP ve başkanına sarıldı. Bunda umut verecek bir lider ve partinin olmaması değil, ancak bulunmaması büyük rol oynadı.Bu dönemde 2005 yılından beri ekonomik, sosyal olarak devlet ve milletimiz için gerçek umut kaynağı olan BTP başkanı rahmetli Prof. Dr. Haydar Baş Bey, gerek parti olarak gerek lider olarak sırlandı, görülmedi, duyulmadı!
Demek ki, milletimizin kısmeti ve hak ettiği bu kadarmış. Buna rağmen Rahmetli Prof. Dr Haydar Baş Bey'in yerine yetiştirdiği kadrolar ve eserler halen Türkiye'nin ve tüm dünyanın, millet ve devletleri için kurtuluş reçetesini miras ve emanet olarak bize bırakmıştır.
Kendisinden Allah Razı Olsun.
Ben şimdi 7. Olağan AKP kongrelerinin sloganı olan AKP başkanına söyledikleri: "İnandığın yolda yürü" sözü esasında AKP teşkilatının kendi iradelerini, geleceklerini, umutlarını, düşüncelerini, duygularını, çocuklarını, şehirlerini ve ülkelerini ona teslim ettiklerini gösterir.
Bunun anlamı; "Benim iradem, aklım, mantığım, bilgim, kararım yoktur. Reis ne diyorsa doğrudur" demektir.
Yukarıdaki kısa sürede gelen vaatlere ve sözlere bir baksınlar kaçta kaçı doğrulandı ve gerçekleşti?
Yüce yaratıcı bile sana düşünesin diye bir akıl vermiş, doğruyu gösteren ve anlatan bir rehber Peygamber ve Kur'an göndermiş. Bunların imtihanı için ömür denen hayat süresinde; doğruyu araman ve bulman için özgür cüzzi irade
vermiş, ayetlerde "Hiç düşünmez misin, hiç Akıl etmez misin?" diye seni imtihan ediyor.
Ancak sen bunlara hiç uymuyorsun .
Nasıl aklını, iradeni, geleceğini, şehrinin ve ülkenin geleceğini, yaşam süresini ve nefesini sınırlı bir kişinin iradesine bırakıyorsun?
Ben rahmetli babamın şu sözleriyle arkadaşlara cevabımı yazıyorum.
"Sevgi bitince, kusur başlar."
Bu söze zamanla benim bir ilavem oldu. "Aşk bitince, nefret başlar."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Hidayet Sarı / diğer yazıları
- Türkiye’de hekime şiddetin nedenleri / 25.05.2021
- Türk toplumunda psikososyal sorunların nedenleri / 24.05.2021
- Tek kişilik akıl mı ortak akıl mı? / 22.05.2021
- Şımartılmış Hasta Sendromu ve sağlık çalışanlarına şiddet / 21.05.2021
- Covid-19 salgını ile artan sorun: Kadına şiddet, aile içi şiddet / 27.03.2021
- 8 Mart Kadınlar Günü’nde kadına şiddet! / 10.03.2021
- Sağlıkta dönüşümün bedeli - sağlık israfı - sağlık iflası / 07.03.2021
- Türk milleti neden mutsuz! / 05.03.2021
- 'İnandığın yolda yürü' / 02.03.2021
- Sağlık alanında kötü gidişat ve defansif tıp / 22.02.2021
- Türk toplumunda psikososyal sorunların nedenleri / 24.05.2021
- Tek kişilik akıl mı ortak akıl mı? / 22.05.2021
- Şımartılmış Hasta Sendromu ve sağlık çalışanlarına şiddet / 21.05.2021
- Covid-19 salgını ile artan sorun: Kadına şiddet, aile içi şiddet / 27.03.2021
- 8 Mart Kadınlar Günü’nde kadına şiddet! / 10.03.2021
- Sağlıkta dönüşümün bedeli - sağlık israfı - sağlık iflası / 07.03.2021
- Türk milleti neden mutsuz! / 05.03.2021
- 'İnandığın yolda yürü' / 02.03.2021
- Sağlık alanında kötü gidişat ve defansif tıp / 22.02.2021