"Başbakanın ağzından Türk kelimesini duymak ne güzel!Türkiye'de Türklerin de yaşadığını nihayet Başbakan'ın ağzından da duyabildik. Ne kadar şükretsek azdır. Çünkü Türkiye'de Türk kelimesini hükümet yetkililerinin ağzından pek duyamaz olmuştuk. Sizi bilmem ama ben, Erdoğan'ın ağzından Türk kelimesini hiç duyamayacağımı sanıyordum.Gerçi Türk'ü Türkiye'de yaşayan 30 etnik unsurdan biri olarak saydı. Ama olsun, bu bile Başbakan Erdoğan için bir merhale olarak görülebilir. Dün böyle bir söz duyamıyorduk. Yani Sayın Erdoğan'da ilerleme var. Şimdi geriye o saydığı etnik grupların hepsinin Türk milleti ailesinin bir unsuru olduğunu kabul etmesi kaldı. Bu noktaya da belki Erdoğan gelebilecektir. Ama bu görebilecek kadar zamanımız var mı bilmiyorum."Değiş tonton!Bu politika nelere kadir. Değişe değişe asıl şeklini ve karakterini unutabiliyor politikacılar. Belki de kim olduklarını bile?Eskiden değiş tonton, deyince şekil değiştiren bir çizgi film karakteri vardı, hatırlarsınız. Politikacılarımıza birileri değiş tonton diyor da o yüzden mi acaba bu kadar çabuk değişiveriyorlar?Dün ak dediğine bugün kara demek zorunda kalıyor siyasiler. Bir süre önce Başbakan Erdoğan "Kürt sorunu vardır" diyerek bir fitili ateşlemiş ve büyük bir tartışma başlatmıştı.Aynı Başbakan Erdoğan 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra gittiği Moskova'da, ise "Biz diyoruz ki, böyle bir sorun yok. Sen "sorun var" deyip ön kabulle yaklaşıyorsun. Yok, böyle bir sorun diyorum. Hepimiz Türkiyeliyiz" diye yanıtlamıştı.Bakalım bundan sonra daha ne değişimlere şahit olacağız."Hükümetler ne iş yapar?Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "başörtü meselesini çözeceğiz demedik, çözmeye çalışacağız" dedik, ifadelerini kullanmış.AKP hükümeti millete verdiği tek söz üç yıl boyunca sıkıntı çekeceğiydi. Milletimiz üç yıl sonra bitecek diye bütün olumsuzluklara büyük bir sabır gösterdi. Ama üç yılın sonunda sıkıntıların bitmeyeceği de anlaşılmış oldu. Bir parti neden hükümet olur? Hiç düşündünüz mü?Hükümetin görevi yalnızca verdiği sözleri yerine getirmek değildir. Zaten bütün sorunları çözmek o hükümet olmanın doğal bir gereğidir.Bu siyasi anlayışın çarpıklığını anlatabiliyorum değil mi?Ben bu sözleri verdim, şunları söz vermedim demek siyasi etik çerçevesinde değerlendirilemez. Hükümet olan her parti söz vermiş olsun ya da olmasın bütün problemlerin tek muhatabıdır. Bu problemlere çözüm üretmek de görevidir.Bundan dolayı Batı da Milli Eğitim bakanının sözleri gibi sözleri hiçbir siyasiden duyamazsınız. "Erdoğan'a göre ABD ile ortak olmak şart!Başbakan Erdoğan, Yeni Zelanda ziyaretinde 11 Eylül'ü hatırlatarak, "ABD, nefes aldığınızda hangi teröristin nefesi diye şüpheleniyor. Ortak mücadele şart" açıklamasında bulunmuş. Hükümetin BOP projesinde neden ABD ile beraber hareket ettiğinin itirafı niteliğinde bir cümle bu. Türkçe ifade edersek. Sayın Erdoğan, "ABD ile ortak mücadele içerisinde olmazsak, biz de terör listesine gireriz" demek istiyor.Korkunun ecele faydası olmadığını birisi Sayın Erdoğan'a hatırlatmalı?"Erdoğan'a göre Türkiye'yi işgal için gelen Yeni Zelandalılar kahraman!Başbakan Erdoğan'ın aynı gezi sırasında Gelibolu ile ilgili olarak "Biz oradaki şehitlere, kahramanlara saygı duyan bir milletiz" demiş.Ben Gelibolu'da şehit olanların sadece bizim dedelerimiz olduğu düşünüyorum. Eğer kahramanlıktan bahsedecekseniz, ülkesini birleşmiş Haçlı ordularına karşı Türkiye'yi kanının son damlasına kadar savunmuş ve sonra da şahadet şerbeti içmiş yine bizim dedelerimizden bahsetmelisiniz. Gelibolu'da tek bir milletin şehidinden ve kahramanından bahsedebilirsiniz. Müslüman Türk milletidir. Ama ne yazık ki, Sayın Başbakanımızın bu sözleri böyle düşünmediğini gösteriyor. Bir taraf Hıristiyan diğer taraf Müslüman. Sayın Erdoğan bir Hıristiyancın bize karşı savaşırken nasıl şehit ve kahraman olabileceğini açıklamalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024