Hakkına sahip çık

Bilge Kağan, Hoca Ahmed Yesevi, Sultan Alparslan, Hünkar Hacı Bektaş Veli, Mevlana, Ahi Evran, Mustafa Kemal Atatürk ve adını yazmayla bitiremeyeceğimiz binlerce Hak aşığı ilim, fikir ve siyaset insanını doğuran, insanlığın anası; Türk tarihi!

Her biri kendi zaman diliminde, bu millete ve insanlığa nice ilimleri, ahlakı, birliği, beraberliği, bağımsızlığı formülize etmiş, her biri kendi zamanının kutbu! Ve bıraktıkları ilim ve kültür mirası ile her biri, birer ölümsüz.

Ne kadar tanıdık, anladık onları? Yaşadığımız şu yüzyılda onlara olan cehaletimiz yüzünden başımıza gelmeyen kalmadı!

Bu altın silsilenin son halkasını, Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i de ebediyete uğurladık. Nur içinde yat kıymetli üstadım.

73 yıllık bu dünya serüveninde bu millete, bu milletin tarihine, kültürüne, inancına emperyalizm tarafından sokulan fitneleri bir bir ayıkladı! 

Bu millete ait olan, milli ve manevi değerlerin yaşanmasına ve yaşatılmasına dayanak olacak 50'nin üzerinde temel eser bıraktı. O kaleme aldığı her bir eseri, bizzat kendi hayatında yaşayarak tecrübe etmiş, bu ahlak ile insanlığa örnek bir nesil yetiştirmiş daha sonra da bu ahlakı tüm insanlığa mal edecek bir hareket başlatmıştır.

'İnsan' hakkında ondan öğrendiğim en temel gerçek, insanın bir duygu yumağı olduğuydu. O, insanı; "İnsan gönüldür" diye tarif eder, tanımlardı. İşte onun eserlerinin her biri insanın her an yaşadığı o gönül dünyasını birlik ve beraberliğe açan bir kapıdır. 

O, insanı gönül olarak tarif etse de, insanın fiziki tarifini de en anlamlı bir şekilde yapmış, insanın gönül doygunluğunun komple bir vücut doygunluğuna eşdeğer olduğunu ortaya koymuştur. İnsanın varlığının beraberinde bir takım fiziki ve sosyal ihtiyaçları da getirdiğini, bu ihtiyaçların meşru yollardan karşılanmadığı takdirde emperyalizmin kucağına düşeceğini ve yok olana kadar sömürüleceğini binlerce sayfalık eserlerinde, tüm insanlığa gerek ilmi, gerek sosyal, gerek kültürel, gerekse de tarihsel yaşanmış ve yaşanması muhakkak olan bir dille kaleme almıştır. 

Makalat, Mektubat, İman ve İnsan, İslam ve Mevlana, Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler, Din Tahripçilerine Kur'an-ı Kerim'in Cevabı, İslam'da Zikir, Ehl-i Beyt Külliyatı, Milli Ekonomi Modeli, Hoş Geldin Atatürk eserleri bence başlıcalarıdır ki, bu eserleri okumayanların bu dünya hayatında maddi ve manevi tutunmaları asla mümkün değildir. 

Mustafa Kemal Atatürk emperyalizmin siyasetinin belini kırarken, Prof. Dr. Haydar Baş ise emperyalizmin iktisaden belini kırmıştır. O, Milli Ekonomi Modeli ile bireysel manada insana, kurumsal manada devletlere ekonomik özgürlüğüne kavuşmanın yolunu ve ilmini miras bırakmıştır. 

Mustafa Kemal Atatürk mücadelesini Türkiye Cumhuriyeti devleti ile taçlandırırken, Prof. Dr. Haydar Baş bey de bu Cumhuriyeti ilelebet yaşatacak, iri ve diri tutacak aklı hür, vicdanı hür bir gençlik ve bu gençliğin tüm heyecan ve coşkusu ile bu millete ve tüm insanlığa hizmet edebileceği, her türlü sapık akım ve ideolojilerden ayıklanmış saf, temiz kurumlar miras bırakmıştır. 

Bu kurumların başında hiç şüphesiz Bağımsız Türkiye Partisi gelmektedir. 2001 yılından bu yana tarihsel Türk siyasetinin çağdaş bir çizgisi ve yorumu olan BTP, bizleri tam bağımsızlığa hem siyasi hem de ekonomik sahada ulaştırabilecek tek adrestir.

İmam Gazali'nin beyanı ile "İnsana hizmet edebilme sanatı" olan siyasete getirdiği tüm ölçü ve açılar ile Prof. Dr. Haydar Baş beyin adı gerek dünya gerekse Türk siyaset tarihine altın harflerle yazılmıştır.

Merhum Prof. Dr. Haydar Baş beyden boşalan BTP Genel Başkanlığı görevine parti MYK'sı tarafından oy birliği ile seçilen, Prof. Dr. Haydar Baş beyin asaletine ve liyakatine haiz, Sayın Hüseyin Baş Bey'e de bu mukaddes görevinde başarılar dilerim.

Son sözü yine milletime söyleyeceğim!

Sevgili milletim, sevgili insanlık; İnsanı Hak adına, toplum yararına kazanan bir anlayışın, icmal gençliğin bir meyvesi olan Hüseyin Baş Bey'in ve kadrosunun emininde bulunan her türlü hakkına sahip çık!