FETÖ üyesi olma suçundan Kayseri'de tutuklu olarak yargılanan Ardahan eski Müftüsü Aytekin Yılmaz'ın müftülük personeli ile müftü yardımcısı olduğu dönemde yapılan bir toplantıdaki konuşması dün bazı gazetelerde yer aldı.
İlahiyat eğitimi alarak müftülük makamına kadar yükselmiş olan
FETÖ'cü Aytekin Yılmaz, mahkemeye delil olarak sunulan bu konuşmasında Fetullah Gülen'in peygamberlerden de üstün olduğu saçmalığını dile getiriyor.
Peygamberi devreden çıkaran, gereksiz gören FETÖ'cülerin Fetullah Gülen'i ya da Said-i Nursi'yi peygamberlerden üstün görmesi onları tanıyanlar için hiçbir zaman şaşırtıcı değildir.
Çünkü Said Nursi ekolünden beslenen FETÖ'cülerle geçmişte çeşitli ortamlarda tartıştığımızda biz Kuran'dan ayet söylediğimizde onlar ayete karşı Said Nursi'nin risalelerinden saçma sapan şeyler söylerlerdi. Biz Hadis-i Şerif ifade ettiğimizde de onlar yine çoğunlukla Nursi'nin risalelerinden bazen de Fetullah Gülen'in ifadelerinden örnekler vererek kendi yanlışlarında inat ederlerdi.
FETÖ elebaşı Gülen, yıllar önce yazdığı kitaplarda Vatikan'ın Dinlerarası Diyalog projesinin önünü Türkiye'de açabilmek amacıyla Kelime-i Tevhid'deki 'Muhammedun Resulüllah' ibaresinin söylenmese de olabileceğini, bunun bir kemal ifadesi olduğunu ifade etmişti.
Bu zihniyete göre 'La ilahe illallah' demek iman için yeterliydi.
Cenabı Hakk'ın 'alemlere rahmet' olarak gönderdiği Peygamber Efendimiz bu kafalara göre -haşa- gereksizdi.
Ama Fetullah Gülen ise vazgeçilmez?
Gayrimüslim erkeklerle Müslüman bir kadının evliliği Kuran'a göre haram olduğu halde Urfa'da böyle bir düğün yapan ve bunu o dönem Zaman gazetesinde 'devrim' diye veren FETÖ'cülerdi.
Aslında bu yanlışların kökü Gülen'den de öncesine dayanıyor.
Allah'ın (cc) 'cehennemliktir' dediği gayrimüslimleri risalelerinde 'cennete sokan' da Said-i Nursi'ydi.
Yani bunlar bırakınız peygamberin makamını, Cenab-ı Hakk'ın makamına dahi göz diken, harama helal diyecek kadar azmış bir güruhtur.
Bu noktaya gelmişken ifade etmeden geçemeyeceğim bir gerçek var.
Bugün artık herkes FETÖ karşıtlığına soyunmuş durumda. Ama Peygamberi devreden çıkaran, hatta Cenab-ı Hakk'a dahi savaş açan bu zehirli anlayışa her dönemde tek samimi karşı duruşu, özellikle 1997'li yıllardan beridir FETÖ ile mücadelenin bayraktarlığını yapan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ortaya koymuştur.
İlahiyat eğitimi alarak müftülük makamına kadar yükselmiş olan
FETÖ'cü Aytekin Yılmaz, mahkemeye delil olarak sunulan bu konuşmasında Fetullah Gülen'in peygamberlerden de üstün olduğu saçmalığını dile getiriyor.
Peygamberi devreden çıkaran, gereksiz gören FETÖ'cülerin Fetullah Gülen'i ya da Said-i Nursi'yi peygamberlerden üstün görmesi onları tanıyanlar için hiçbir zaman şaşırtıcı değildir.
Çünkü Said Nursi ekolünden beslenen FETÖ'cülerle geçmişte çeşitli ortamlarda tartıştığımızda biz Kuran'dan ayet söylediğimizde onlar ayete karşı Said Nursi'nin risalelerinden saçma sapan şeyler söylerlerdi. Biz Hadis-i Şerif ifade ettiğimizde de onlar yine çoğunlukla Nursi'nin risalelerinden bazen de Fetullah Gülen'in ifadelerinden örnekler vererek kendi yanlışlarında inat ederlerdi.
FETÖ elebaşı Gülen, yıllar önce yazdığı kitaplarda Vatikan'ın Dinlerarası Diyalog projesinin önünü Türkiye'de açabilmek amacıyla Kelime-i Tevhid'deki 'Muhammedun Resulüllah' ibaresinin söylenmese de olabileceğini, bunun bir kemal ifadesi olduğunu ifade etmişti.
Bu zihniyete göre 'La ilahe illallah' demek iman için yeterliydi.
Cenabı Hakk'ın 'alemlere rahmet' olarak gönderdiği Peygamber Efendimiz bu kafalara göre -haşa- gereksizdi.
Ama Fetullah Gülen ise vazgeçilmez?
Gayrimüslim erkeklerle Müslüman bir kadının evliliği Kuran'a göre haram olduğu halde Urfa'da böyle bir düğün yapan ve bunu o dönem Zaman gazetesinde 'devrim' diye veren FETÖ'cülerdi.
Aslında bu yanlışların kökü Gülen'den de öncesine dayanıyor.
Allah'ın (cc) 'cehennemliktir' dediği gayrimüslimleri risalelerinde 'cennete sokan' da Said-i Nursi'ydi.
Yani bunlar bırakınız peygamberin makamını, Cenab-ı Hakk'ın makamına dahi göz diken, harama helal diyecek kadar azmış bir güruhtur.
Bu noktaya gelmişken ifade etmeden geçemeyeceğim bir gerçek var.
Bugün artık herkes FETÖ karşıtlığına soyunmuş durumda. Ama Peygamberi devreden çıkaran, hatta Cenab-ı Hakk'a dahi savaş açan bu zehirli anlayışa her dönemde tek samimi karşı duruşu, özellikle 1997'li yıllardan beridir FETÖ ile mücadelenin bayraktarlığını yapan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ortaya koymuştur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024