Esad, halkını katlediyor (!) Şara devletini koruyor (!)

Esad devrilince bölgeye istikrar gelecekti. Suriye'nin her bölgesine insan hakları, barış, güven yağacaktı. İsrail inine çekilip, tir tir titreyecekti. Öyle diyorlardı, öyle algı yaratıyorlardı!

Biz ise 'Esad, 7 düvele karşı vatanını koruyor, halkının birliğini savunuyor, bu oyuna ortak olmayın, bu zulümden pay almayın' diyor ve ekliyorduk, Iraklılar nasıl ki Saddam'ı, Libyalılar nasıl ki Kaddafi'yi arıyorlarsa Suriyeliler de, Esad'ı arayacak. Aramaya da başladılar.

Suriye'nin başına getirilen şahıs, bizzat terör örgütü militanı ve lideri olduğunu açıkladı.

Elinde Müslüman kanı, masumların kanı olan bir kişi ve güruhundan kime fayda gelir? Bunu bile akledemeyip, desteklediler.

Suriye'de inanılmaz haber ve görüntüler geliyor. Müslümanlar kadın, çocuk ve erkelere yapılan zulmü biz, Filistin'de, Gazze'de gördük. Şimdi Suriye'de yaşanıyor.

Katil Netenyahu! Şara mücahit! Öyle mi?

Katil Şara

Suriye'de Nusayriler yani Aleviler katlediliyor, demiyorum. Müslümanlar katlediliyor. Çünkü Kelime-i Şahadet getirenler Müslümandır. Katleden ise Şara'dır, militanlarıdır.  

En son Suriye İnsan Hakları Gözlemevi yaptığı açıklamada, ülkenin kıyı bölgesindeki Lazkiye ile Tartus'ta devam eden çatışmalarda 745 sivil ile 125 güvenlik gücünün hayatını kaybettiğini, 148 Esad unsurunun da öldürüldüğünü aktardı.

Esad halkını katlediyor

Evet, 'Esad halkını katlediyor, katil Esad' diyenlere sesleniyorum; Şara halkını katlediyor, katil Şara, neden demiyorsunuz?

Esad fantezi olsun, diye mi bazı noktaları bombalıyordu? Yoksa HTŞ, ÖSO, IŞID, YPG ve diğer CIA, MOSSAD destekli unsurları yok etmek için mi?

Türkiye

Erdoğan iktidarı ısrarlar, 'Suriye'de söz sahibi biziz' diyor ama bir türlü mikrofon sayın iktidarımıza uzatılmıyor.

Görünen o ki, Erdoğan iktidarına, Suriye'de söz hakkı vermiyorlar. Baksanıza! Suriye Petrol Bakanlığı, PKK-YPG ile petrol anlaşması bile yaptı. Türk tırlarına 9 bin 500 dolar gümrük koydu. Bize de vize koydu.

Şara, yönetimi ele geçirince farklı mezheplere mensup insanlara, Netenyahu'nun yaklaşımını gösterdi.

En son ortaya çıkan görüntüler, 'onlar, hayvanlardan da aşağıdır' ayetinin muhataplarını gösteriyordu. 

Ülkemizdeki Suriyeliler, Sayın iktidardan olaylara en üst perdeden tepki göstermesini istedi. Hakan Fiden her fırsatta 'Suriye halklarının ve yönetiminin yanındayız' derken son olaylardan sonra AKP sözcüsü Ömer Çelik evlere şenlik bir açıklama yaptı.

Sayın Çelik "Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Suriye tüm Suriyelilerindir" dedi.

Başka?

Uluslararası toplumun Suriye yönetiminin yanında olması gerektiğini savunan Çelik "Orayı istikrarsızlaştırmak isteyenler çökmüş devlet yapısı istiyor. Mezhep ve etnik provokasyonları kullanılıyor" dedi.

Sayın Çelik! Esad'a karşı bırak mezhebi küresel provokasyon gerçekleştirildi. Bu duruşu neden göstermediniz?

Sayın Çelik; 'Teröristin mezhebi olmaz' dedi. Ama ortada bir mezhep terörü olduğu aşikar!

Sayın Çelik; 'Bunun ülkemize dönük olarak da mezhepçi kışkırtma olarak yansıtılmaya çalışıldığını görüyoruz' dedi.

Biz, 'Esad'a operasyon, ülkemize operasyondur, Suriye'nin güvenliği, Türkiye'nin güvenliğidir' dedik. Neden kale almadınız?

Sayın Çelik; 'Bu saldırı Esad rejiminin kalıntısı olan, Esad rejimini diriltmek için kullanılan bir takım güçlerdir' dedi.

Peki, Esad'ı ortadan kaldırmak isteyen güçler ve maşaları kimlerdi Sayın Çelik?

Bu gelişmelerin akabinde Türkiye, Ürdün, Irak, Suriye ve Lübnan'dan Beşli Güvenlik Zirvesi gerçekleştirdi.

Kimse kusura bakmasın! Artık güvenlik için çok geç. Çünkü BOP işlemeye devam ediyor.

Ülkemizdeki mezhepçiler

Sayın Çelik; 'Teröristin mezhebi olmaz' dedi. Peki, teröristten gazeteci olur mu?

Yeni Şafak gazetesi İsmail Kılıçaslan, mezhep üzerinden tetikçilik ve provokasyon yapıyor. Kullandığı dil ise Natenyahu ile aynı. 

Bunun ülkemize dönük olarak da mezhepçi kışkırtma olarak yansıtılmaya çalışıldığını görüyoruz' diye Sayın Çelik aşağıdaki satırlar için ne diyor?

"Suriye'de Alevilere saldırıları endişe ile takip ediyoruz" buyurmuş CHP Başkanı Özgür Özel.

Suriye devleti bulundukları yerlerde terör estiren, sivilleri öldüren, bombalayan, devletin bütün uyarılarına rağmen bunu yapmaya devam eden Nusayri teröristlerin 100'e yakınını telef etti ya. Ona içerlemiştir.

"Suriye'de Sünnilere saldırıları endişe ile takip ediyoruz" demediler, hayatlarının hiçbir anında. Ama Anadolu Aleviliği ile neredeyse hiçbir ortak paydası olmayan, Suriye'de emperyalistlerin köpekliğini yapan, yapmaya da devam eden Nusayrileri, üstelik son derece tehlikeli bir şey yaparak "Alevi" parantezine de alıp savunmak ancak Özgür Özel'e yakışırdı zaten.

Hani doktor aspirin yazsa reçeteyi okuyamayıp hastaya öksürük şurubu veren eczacı fıkrası vardır ya. Hah. O eczacı fıkrasındaki "eczacı", Özgür Özel işte."

Hükümet sözcüsü ne der bilmem ama Sayın Savcım! Siz ne diyorsunuz?

Ben mi ne diyorum? Bu zihniyet, Kuran ifadesi ile 'belhum edal'. Yani aşağıların aşağısı. Bunlardan DNA örneği alıp adli tıbba götürseler emin % 99.9 Yezit ile uyumlu çıkar.

Rabbim, devletimizi, milletimizi ve iman ehlini korusun…