Kulluk gayesiyle dünya sahnesine gönderilen insanın, Cenab-ı Hakk'ın hidayeti ile Cennet ve Cemali ile müşerref kıldığı salih veya saliha kullar olabilmesi için bazı hususlara dikkat etmesi gerekir.
Birincisi, kendisini isyandan alıkoyacak kadar Allah korkusunun varolması lazımdır.
İnsanın nefsinde Allah'a, hayra, güzele karşı olan isyan duygusu, ancak Allah korkusu ile önlenebilir. Ve, kul, Allah'tan korktuktan sonra işlediği hata ve masivayı, günahı düşünerek tevbe ederse, o korku nedeniyle yaptığı tevbe de onun amel defterine sevap olarak geçer.
Bu sebeple Allah korkusu, en üstün makamdır.
Vereceğimiz hesabı düşünerek Allah'tan korkarsak bastığımız toprak üzerinde yürüyen karıncayı bile incitmekten çekiniriz.
Bu inanç, Mümini her an otokontrolde tutacağı için, yaptığı her işte O'nun rızası esastır.
İkincisi, Allah rızası için kötülüklerin ortadan kalkmasına çalışmak.
Üçüncüsü, insanlar arasında geçimi sağlayacak güzel huy.
"Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim" buyuran Resulullah (sav)'ın ahlakını kazanmaya uğraşmak gayemiz olmalıdır.
Dördüncüsü: Dünyaya, üzerinde kalınacağı zaman kadar değer vermek. Hepimiz insan olduğumuz için yiyip, içmeye, giyinip kuşanmaya ve evlenip evlad-u iyâl sahibi olmaya muhtacız.
'Bunları karşılayıp Allah'a ibadet edeceğim' diye hareket eden Müminin bu çalışması dahi ibadettir.
Burada önemli olan dünyayı kalbe değil, cebe koymayı bilmektir.
İnsan dünyada Allah'ın dinine hizmet etmek aşkıyla çalışırsa, onun attığı her adım ibadettir.
Beşinci unsur ise, ahirette kalacak kadar ahiret için çalışmak. Dünya hayatı sonsuz bir çizgi üzerinde bir nokta; ama ahiret ise sonsuzdur.
O halde, attığımız her adımın ahirete yönelik olması gerekir.
Altıncı husus, cehennem azabına dayanacak kadar günah işlemek.
Beşer olan, nefis devamlı hataya meyleder, isyan eder.
Bu halden kurtulmak için tevbe etmek ve Allah'a yönelmek lazımdır.
İslam dininde esas olan bir daha aynı hataya dönmemeye söz vermek ve kulluğu istikamet üzere yaşamaktır.
Yukarıdaki bu hususlara riayet ise, istikametin doğru adresidir.
Birincisi, kendisini isyandan alıkoyacak kadar Allah korkusunun varolması lazımdır.
İnsanın nefsinde Allah'a, hayra, güzele karşı olan isyan duygusu, ancak Allah korkusu ile önlenebilir. Ve, kul, Allah'tan korktuktan sonra işlediği hata ve masivayı, günahı düşünerek tevbe ederse, o korku nedeniyle yaptığı tevbe de onun amel defterine sevap olarak geçer.
Bu sebeple Allah korkusu, en üstün makamdır.
Vereceğimiz hesabı düşünerek Allah'tan korkarsak bastığımız toprak üzerinde yürüyen karıncayı bile incitmekten çekiniriz.
Bu inanç, Mümini her an otokontrolde tutacağı için, yaptığı her işte O'nun rızası esastır.
İkincisi, Allah rızası için kötülüklerin ortadan kalkmasına çalışmak.
Üçüncüsü, insanlar arasında geçimi sağlayacak güzel huy.
"Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim" buyuran Resulullah (sav)'ın ahlakını kazanmaya uğraşmak gayemiz olmalıdır.
Dördüncüsü: Dünyaya, üzerinde kalınacağı zaman kadar değer vermek. Hepimiz insan olduğumuz için yiyip, içmeye, giyinip kuşanmaya ve evlenip evlad-u iyâl sahibi olmaya muhtacız.
'Bunları karşılayıp Allah'a ibadet edeceğim' diye hareket eden Müminin bu çalışması dahi ibadettir.
Burada önemli olan dünyayı kalbe değil, cebe koymayı bilmektir.
İnsan dünyada Allah'ın dinine hizmet etmek aşkıyla çalışırsa, onun attığı her adım ibadettir.
Beşinci unsur ise, ahirette kalacak kadar ahiret için çalışmak. Dünya hayatı sonsuz bir çizgi üzerinde bir nokta; ama ahiret ise sonsuzdur.
O halde, attığımız her adımın ahirete yönelik olması gerekir.
Altıncı husus, cehennem azabına dayanacak kadar günah işlemek.
Beşer olan, nefis devamlı hataya meyleder, isyan eder.
Bu halden kurtulmak için tevbe etmek ve Allah'a yönelmek lazımdır.
İslam dininde esas olan bir daha aynı hataya dönmemeye söz vermek ve kulluğu istikamet üzere yaşamaktır.
Yukarıdaki bu hususlara riayet ise, istikametin doğru adresidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hüseyin Kibarlı / diğer yazıları
- Başlıksız... / 19.01.2003
- Küreselleşme milliliği bitirir / 17.01.2003
- Kıbrıs'ta milli bütünlük dini bütünlükten geçer / 16.01.2003
- Asıl hedef başka / 15.01.2003
- Ekonomide kalıcı çözüm için / 11.01.2003
- Türkiye güçlü olmaya mecburdur / 09.01.2003
- Türkiye, savaşı önleyebilecek güçtedir / 08.01.2003
- Yabancılara el açmaktan kurtulmalıyız / 24.11.2002
- Türkiye yol ayrımında / 23.11.2002
- IMF ile bu iş olmaz / 19.11.2002
- Küreselleşme milliliği bitirir / 17.01.2003
- Kıbrıs'ta milli bütünlük dini bütünlükten geçer / 16.01.2003
- Asıl hedef başka / 15.01.2003
- Ekonomide kalıcı çözüm için / 11.01.2003
- Türkiye güçlü olmaya mecburdur / 09.01.2003
- Türkiye, savaşı önleyebilecek güçtedir / 08.01.2003
- Yabancılara el açmaktan kurtulmalıyız / 24.11.2002
- Türkiye yol ayrımında / 23.11.2002
- IMF ile bu iş olmaz / 19.11.2002