Yüce Allah ve son peygamber Alemlere rahmet Hz. Muhammed'in (sav) "örtülmesini emrettiği avret mahalleri"ni örtmek farzdır; sözkonusu "örtünmenin farz olduğu" hususunda İslam alimleri "ittifak" halindedirler. (Ebu Velid b. Rüşd, Bidayet'ül Müctehid, I/88; Aynî, Umdetü'l-Karî, IV/53, Mısır, tarihsiz; Prof. Dr. Haydar Baş, İslam'da Kadın Hakları, s. 93, İcmal Yay, İst. 2000). İslam tarihi boyunca yaşana gelen bu emir, böylece "fiili bir icma" haline de gelmektedir (Prof. Dr. Haydar Baş, İslam'da Kadın Hakları, s. 96).Örtünmenin farziyyeti, bazı diyalogcu nurcuların Papa'nın elini öptükten sonra fısıldadıkları gibi "teferruat filan..." değildir. Bilakis "zârurat-ı diniye"dendir.Zarurât-ı diniye, sadece imanın altı şartıdır, denemez. Zaten altı şart bir hülasadır. Binaenaleyh tevatür yoluyla dinden olarak sabit olmuş bir husus, mutlaka zarurât-ı diniyyedendir. İslam'da örtünme vardır, tesettür Kur'an-ı Kerim'de yer almaktadır. Kim bunu kabul etmezse, zaruri bir hususu, kesin olarak bilinen bir hususu inkâr etmiş olur (Prof. Dr. Bekir Topaloğlu, İslam'da Kılık Kıyafet ve Örtünme, s. 22, İSAV yay. İst. 1991)Bu bağlamda "Kur'an'da tesettür ile ilgili ayet ve hükümler vardır; kabul ediyoruz" deyip, sonra bunları Arap dil ve edebiyatı, fıkıh usûlü ve kaideleri, İslam'ın ruhu ve özü ile bağdaşmayacak bir şekilde te'vile kalkışırsak, bu dolaylı bir şekilde inkârdan başka bir şey değildir. Kur'anda mevcut olan ayetleri inkâr etmek ise küfürdür (Prof. Dr. Bekir Topaloğlu, İslam'da Kılık Kıyafet ve Örtünme, s. 22-23).Kur'an-ı Kerim'de Müslüman kadınların örtünmesini emreden ve "mahrem-namehrem ilişkilerini düzenleyen" 10 kadar âyet-i kerime ve bu ilahi emirleri teferruatıyla açıklayan Hz. Peygamber'in hadis-i şerifleri vardır. Bu ilahî emirlerden bazılarını zikretmekte faydalar var:"Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve Mü'minlerin kadınlarına 'cilbablarını üzerlerine örtmelerini' söyle?" (Ahzâb Sûresi, 59)."Mü'min kadınlara da söyle; gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar, zinetlerini göstermesinler. Bunlardan görünen kısmı müstesna başörtülerini yakalarının üstünü kapayacak şekilde örtsünler?" (Nur Sûresi, 31)."Ey Peygamberin hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz? Evlerinizde vakar ile oturun. Evvelki cahiliyet devri kadınlarının kırıla döküle-süslerini göstere göstere yürüyüşleri gibi yürümeyin. Namazı kılın, zekatı verin, Allah'a ve Rasulü'ne itaat edin?" (Ahzâb Sûresi, 33).Rasulüllah (sav), ince bir elbise giyinmiş olan baldızı Esma binti ebi Bekir'i görünce, başını çevirerek "Ya Esma! Büluğa erdikten sonra Müslüman kadının -yüz ve ellerine işaret ederek- şu ve şundan başka bir yerinin görünmesi doğru olmaz" buyurur (Ebu Davud, Sünen, Libas 31, 4104). Nitekim Hz. Peygamber, bir bayram günü kadın sahabiyelerin cilbab (dış elbise, manto, ferace, çarşaf?vs) bulamadıkları için namazgâha gelemediklerini duyunca, "emanet cilbab bulup giyinmelerini ve öylece bayramlaşmaya gitmelerini" emretmiştir (Buhari, Sahih, Hayz 33, Salat 2, îdeyn 20, Hac 81; Müslim, Sahih, îdeyn 12; Tirmizi, Sünen, Cum'a 36; İbn Mace, Sünen, İkame 165; Darimi, Sünen, Salat 223; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V/84).İstenilen tarzda örtünmenin ve vakar ile yürümenin şart olduğuna beyan eden Hz. Peygamber "giyinmiş çıplak hanımlar" hakkında ise "Giyinik fakat çıplak kadınlar, kırıla döküle yürüyerek erkekleri cezbeden hanımlar cennete giremeyecek ve kokusunu da hissedemeyeceklerdir. Halbuki cennetin kokusu, beşyüz yıllık yoldan hissedilir" buyurur (Ahmet b. Hacer El-Heytemi, Tuhfetu'l Muhtâc?, II/111, 112).Avretin sınırları hususunda mezhep imamlarımızın görüşlerine daha sonra değinmek üzere, şimdilik Hz. Ömer'in (ra) Müslüman hanımların, gayr-i Müslim kadınlar ile aynı hamamda yıkanmalarına dahi izin vermeyen duyarlılığına dikkat çekmemiz yerinde olacaktır.Hz. Ömer, Ebu Ubeyde b. Cerrah'a yazdığı talimatla "Öğrendiğime göre (Hristiyan-Yahudi) zımmilerin kadınları, Müslüman hanımlarla beraber hamamlara giriyorlarmış. Bunu yasakla ve mani ol? Zira zımmi bir kadının, Müslüman bir kadının avret kısımlarını görmesi caiz değildir" ferman buyurur. Bu ferman üzerine büyük komutan ve yüce sahabi Ebu Ubeyde, biraz sitem ve biraz da içten yakınma bir eda ile "Hangi kadın bir mazereti olmaksızın, sırf yüzünü parlatmak niyetiyle (Yahudi ve Hıristiyan kadınlarıyla) hamama girerse, kimi yüzlerin aklanacağı kıyamet gününde Allah onun yüzünü kara eylesin!" diye ilan etmiştir (Kurtubî, el-Cami', XII/233, Kahire 1967). Yüce Allah ve Rasûlü Muhammed (sav), Müslüman kadınlara ilişkin bu ilahi düzenlemelerin yanı sıra, Müslüman erkeklere dair mahrem-namahrem ölçüleri ortaya koymuşlardır.Yüce Allah, "Ey peygamber! Mü'min erkeklere söyle, gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar?" (Nur Sûresi, 30) buyurur.Hz. Peygamber (sav), Hz. Ali Efendimize hitaben, bütün Müslüman erkeklere, nâmahrem bir kadına tasarlanmadan olan ilk bakıştan sonra vuku' bulacak kasıtlı bakışı yasaklıyor (Ebu Davud, Sünen, Nikah 43; Tirmizi, Sünen, Edeb 28; Darimi, Sünen, Rikak 3). Sahabeden Cerir b. Abdullah'ın "namahrem bir kadına ansızın bakışın hükmü" konusundaki sualine, Rasulüllah, "derhal gözünü çevirmesi gerektiğini" emrediyor (Müslim, Sahih, Edeb 45; Ebu Davud, Sünen, Nikah 43; Tirmizi, Sünen, Edeb 28). Rasûlüllah, "gözün şehvetle bakışını göz zinası" olarak beyan ederken (Buhari, Sahih, İsti'zan 12, Kader 9; Müslim, Sahih, Kader 20), namahrem bir kadına şehvetle bakanın gözüne cehennemde kurşun eritilip döküleceğini bildiriyor (Serahsî, Mebsut, X/153).Konuya, yarın "mezhep imamlarımıza göre avretin hudutları"yla devam edelim dilerseniz?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019