Hrant Dink cinayetinin soruşturması enine boyuna devam ederken bu konudaki tartışmalar, yorumlar ve açıklamalar da devam ediyor.Kimi çevreler, bu olayı bahane ederek içlerindeki kurdu dökme telaşına girdiler. Fırsat bu fırsat deyip milletimizi zan altında bırakan, vatanını ve bayrağını seven insanımızı suçlayan karalama kampanyaları başlattılar.Trabzonlu hedef gösterildi, milli ve ulusal düşünceye sahip milletimizin çoğunluğu topun ucuna kondu, AB'nin ve ABD'nin her fırsatta kaldırın dediği 301. maddenin kaldırılması gündeme getirildi ve daha neler neler?Bu, Batı taşeronu yorumcular, siyasiler ve yazarlar bir taraftan Türk milletini yerden yere vurma gayretleri içindeyken diğer taraftan da bu cinayetin dış bağlantılı ve ülkemizi bölme hedefli olduğu gerçeğinin ifade edilmesini komplo teorisi olarak değerlendirdiler.Esasen bu noktada biraz durmak gerekiyor.Bu malum yazar, siyasetçi ve yorumcu takımı, daha zanlı Samsun'da yakalanmış ve soruşturma başlamamış, zanlının sadece Trabzonlu olmasından yola çıkarak milliyetçileri, ulusalcıları ve Trabzonlu insanımızı suçluyor, bu komplo teorisi olmuyor, ama "bu cinayet ülkemiz üzerinde asırlardır hesabı olan dış güçlerin işidir" denince, bu komplo teorisi oluyor.Beyler! Siz kimden yanasınız, hangi millettensiniz ve kim adına konuşuyor ve çalışıyorsunuz? Bu milleti desteksiz ve delilsiz bir şekilde suçlama cesaretini nereden buluyorsunuz?Siz de gayet iyi biliyorsunuz ki, bu tür tanınan şahsiyetlerin öldürülmesi hadiseleri genelde Türkiye'nin önemli bir tavize zorlandığı dönemlerde oluyor. Başbakan diyor ki, "Bu kurşun Türkiye'ye sıkılmıştır". Sayın Başbakan doğru tespit etmişiniz, bu kurşun Türkiye'ye sıkılmıştır. Madem ki bunu kabul ediyorsunuz da Türkiye'ye sıkılan ve Türk milletini zan altında bırakan bir kurşunu bu milletin değerlerine sahip birilerinin kesinlikle atamayacağını neden söylemiyorsunuz?Hangi gerçek milliyetçi, hangi gerçek ulusalcı Türkiye'yi karanlığa sürüklemek ister?Cinayetin neticesine ve içeride ve dışarıda konuşulanlara bakılırsa bu cinayeti kimlerin planladığı ortada. Bazı ipuçlarını önceki gün yayınlanan Abdullah Kibarlı'nın yazısında bulabilirsiniz. Bu manada en sıhhatli yorumları Sayın Kibarlı'dan ve diğer köşe yazarlarımızdan öğrenebilirsiniz. Arşivleri mutlaka yeniden okuyun.Şunu göreceksiniz ki, başından sonuna amatör bir Hollywood senaryosu. Katil her karede "ben buradayım" diyor. Bunu planlayanlar katili özellikle Trabzonlu seçmiş ve bu sebepten dolayı da yakalanmasını istemiş. Ben demiyorum, okunulan manzara bu. Biraz aklı selim sahibi olanlar bu gerçeği görebilirler.Bir diğer önemli husus ise, ortada, İstanbul'da bulunan bir kadın var."Zanlı Ogün Samast, son bir ayda üç kez İstanbul'a gittiği için ailesiyle tartıştı. İstanbul dönüşü çok para harcamasıyla dikkat çeken Samast'ın bazı arkadaşları, son İstanbul seyahatinden dönüşünde Ogün'ün kendilerine "İnternette bir kadınla tanıştım. İstanbul'a yanına gittim. Kadında çok para var'' dediğini anlattı.Samast'ın, internetten İstanbul'daki bazı kişilerle bağlantıya geçtiği ve Dink'in öldürülmesinin bu şekilde planlandığı öne sürüldü."(Milliyet internet 22.01.2007)Bugünkü bir haberde de Ogün Samast'a Trabzon'a kaçış yolculuğunda bir kadının yardım ettiği ortaya çıktı. İstanbul Esenler Otogarı'nda otobüs firmasının bürosuna cinayet ertesi saat 08.20 sıralarında gelen kadın, 10.30'da Artvin'e hareket edecek otobüse Trabzon bileti istedi. 50 YTL nakit veren kadın, 21 numaralı koltuk için bir bilet aldı ancak yolcunun soyadını bilmediğini söyleyerek bileti Ogün adına kestirdi. Daha sonra bürodan çıkıp kalabalığa karıştı. Otobüs firmasına ait ofisin güvenlik kameralarına el koyan polis şimdi, Ogün adına bilet alan kimliği belirsiz kadının peşine düştü.Gazetelerde çıkan bu haberlere göre ortada bir cinayet, cinayeti işleyen internet düşkünü, işsiz ve ailesini dinlemeyen bir genç ve bu genci kötü emellerine alet eden İstanbul'da ikamet eden bir kadın var.Gencin Trabzonlu olması dışında, cinayetin vatanperver Trabzonlumla ne alakası var? İnternet kafelerden çıkmayan, internette tanıştığı bir kadının peşinde koşan, paranın nereden geldiğine önemsemeyen, ailesini dinlemeyen, çalışayım da vatanıma milletime hizmet edeyim diye düşünmeyip boş işlerle iştigal eden bir gencin ulusalcılıkla, milliyetçilikle ya da dindarlıkla ne alakası var? Bu cinayet neticesinde Türkiye, Türk milleti en ufak bir menfaat elde edemezken, ülkemiz üzerinde hesabı olanlar ve onların yerli taşeronları bayağı bir fayda elde etmeye çalıştılar. Bu cinayet neticesinde Trabzonlu yeniden hedef tahtasına kondu.Bu cinayet neticesinde vatanını ve milletini seven kimseler suçlandı.Bu cinayet neticesinde AB'nin sürekli değiştirin dediği 301. madde yeniden tartışmaya açıldı. Yabancı basının da hemen bu olaya kilitlenmesi dikkat çekici.Bu cinayet neticesinde sözde soykırımı tanıyın baskıları artmaya başladı.Bu cinayet neticesinde yıllarca ülkemizde güvenle yaşayan Ermeni vatandaşlarımız tedirgin olmaya başladı. Ayrımcılık ateşleri körüklenmek istendi.Hepsinden önemlisi, bu cinayetin gölgesinde dün 10 yıl hakkında hiçbir bilgi edinemeyeceğimiz TBMM oturumu kapalı olarak yapıldı. ABD'nin talepleri doğrultusunda Irak'a girme konusu gündemde. ABD'nin yıllardan beri planladığı Türkiye-İran kapışmasının kıvılcımı olabilecek bazı yanlış adımlar atılabilir. Herkesin bildiği ama Türk milletinin en erken 10 yıl sonra öğrenmesi gerekenler nelerdir merak konusu.Bu noktada aklıma ABD ile yapılan İncirlik'i kullanma sözleşmesinin uzatılması hadisesi geldi. Hatırlarsanız o günlerde de ABD, Türkiye'ye "sözde soykırımı kabul edeceğim" şantajını yaptı ve İncirlik sözleşmesini uzattırdı. Neticede Iraklı kardeşimiz buradan kalkan uçaklarla bombalandı.Şimdi yine gündemde Irak var ve arifesinde bir Ermeni vatandaşımız öldürülüyor. İlginç bir rastlantı(!) değil mi?İzmir'de yapılan Bağımsız Türkiye Mitinginde Prof. Dr. Haydar Baş, cinayet hakkında çok önemli bir tespitte bulundu: "Hrant Dink seçilmiş bir kurbandır, oynanan oyun ise tüm Türkiye'yedir"Hemen ardından da bu oyunu dağıtmanın yolunu ifade etti:"TSK, BM gücü olarak Kerkük'e gitsin"Bu mantıklı teklif oyun kurucuların hesaplarını altüst edeceğe benziyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025