Biliyorum, gözleriniz sayfanın kenarında ya da gazetenin bir yerlerinde ilgili reklamı arayacak. Ya da acaba hangi markayı kastediyor diye kafa patlatacaksınız.Gerek yok. Peşinen söyleyeyim Meramım gizli reklam yapmak, bir yerlerden çıkar sağlamak değil, bir hakkı teslim etmek. Ağzı yok, dili yok kendi yok Allahı var "infrared ısıtıcılar"ın hakkını. Senelerce davul zurnayla hava kirliliğini bitirecek , denen doğalgaz gibi gümbür gümbür değilSessiz ve derinden gelen yeni bir teknoloji bu. Sokakların köstebek çukuruna dönmesi, siyasetçilerin cebinin dolması gerekmiyor bu dönüşüm için. Hatta bu yeni ısıtma teknolojisi gelirken korkudan zangır zangır titriyor, acaba bir kanun değişikliğiyle önümüz kesilir, doğmadan infaz edilir miyiz diye. Temel mantık aslında çok basit, Mikrodalga fırın gibi tabağı hatta mutfağı değil yemeği ısıtmak. Yani tabak soğuk, yemek sıcak, oda soğuk içindeki insan sıcak. İnanılmaz mı geliyor kalabalık alışveriş merkezlerinde hatta açık havada varın bir yanında durun. Diğer avantaj, anında ısıtıyor. Isınmak için saatlerce beklemek gerekmiyor, düğmeye bastığın anda istediğin kadar sıcaksın. Eve girince kombiyi açmak, saatlerce tir tir titremek sonra da tam ev ısınmışken kapıyı çekip çıkmak yok. Dahası aman üşümeyelim diye 24 saat evde birisi olsun olmasın kombi ya da soba yakmak ta yok. Isıyı tam istenen yere, ev ahalisine tutuyor. Yerden ısıtma sistemlerine diyeceğim yok ama çoğumuz üst komşuyu ısıtarak geçiriyoruz kışlarımızı. Liseden hatırlayın, ısınan hava yükselir.Zahmetsiz, akıllıca kullanıldığında doğal gazdan kabinlerce kat daha çevre dostu ve en önemlisi verimli. Çünkü elektrik enerjisi ısıya %100 verimlilikle dönüşür. Hatta daha Türkçe'sini söyleyelim, en iyi elektrik sobası verimsiz elektrik sobasıdır. Oysa en verimli kombiler bile pilot alevinden tutun baca kayıplarını, ısının suya transferi sırasındaki kayıpları hesaba kattığınızda %50 verimliliği geçemez. İnanmayacaksınız uzmanlara göre doğal gazı ısıtma yerine özel klimalarla soğutma amaçlı kullanmak çok daha akılcı ve verimli. Yukarıda saydığımız hesaba gelmez kayıpları da eklesek herhalde bir dakika düşünmeden kombinizi ya da ısınmak için ne tür soba kullanıyorsanız kaldırıp çöpe atarsınız. Öyle mi Mateessüf hiç tavsiye edemiyorum. Elektrik enerjisinin nimetinden yararlanmak için yalnızca akıllıca bir tercih yapmak, doğrudan ısıtma teknolojisine geçmek yeterli değil. Akıllı iki tercih gerekli. Teslimiyetten uzak bir enerji politikası, buna cesaret edebilecek bir siyasi iktidar bu işin ilk şartı. Büyük şehirlerde her sokağa gaz getireceğiz diye on milyarlarca doları yer altına gömenlerle, taraftar şirketlere üç beş kuruş yedirmek için enerji ufkumuzu karartanlarla siz istediğiniz kadar akıllı tercih yapın. Çok geçmez keserler önünüzü. Oysa, dünyanın aklıbaşında milletleri gaza mahkum olsa bile onu ev ev dağıtmak yerine çevirim santrallerinde elektrik enerjisine çeviriyor, elektrik dağıtım şebekesini takviye ederek neredeyse sıfır altyapı yatırımıyla hizmete sunuyor. Bizde ise yapılabilecekler çok daha şumüllü. BTP enerji programına bir göz atalım. "Elektrik üretimi, ithal kaynaklar olan doğal gaz ve petrol ürünleri yerine kömür ve hidroelektriğe kaydırılacak ayrıca atıl kapasiteler olan rüzgar, güneş ve nükleer enerjiler devreye konulacak. Kömürle çalışan termoelektrik santraller yerli linyitin ıslah edilerek kullanılması (bu aynı zamanda sanaayiinin sülfürik asit ihtiyacını karşılayacak, önemli yan ürünleri olan çok yönlü bir işlem) ve iyi süzme ile çevre kirliliği yaratmadan enerji üretebilecek. Üstelik şehirlerde kontrolsüz ve verimsiz kömür tüketiminin önüne geçilerek kömür yerleşim merkezlerinden uzakta,son teknolojiyle yakılacak."Hidroelektrik enerji ise kapladığı yüzölçümü ve pahalılığı nedeniyle büyük külfet getiren dev barajlar yerine 5-10 megavatlık mini barajlarla üretilecek. (kaynak:www.btp.org.tr)Sözü uzatmak gereksiz, ayrıntı isterseniz internet adresini verdim, buyurun bir göz atın el aklıyla avare gezmeyenler neler düşünmüş. Başlık yanlış oldu, sonda düzeltelim:"İki hakkı teslim"
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012