Yükseköğretim Kurulu (YÖK) üniversiteye giriş sınavlarında (YKS) değişiklik yaptı.
Karara göre sınavlarda puan hesaplanması ve dolayısıyla da tercih yapılabilmesi için baraj puanlar bu yıldan itibaren kaldırıldı.
Üniversiteye girişlerde birinci basamak sınavı olan Temel Yeterlilik Testi’nde (TYT) baraj puanı 150, ikinci basamak olan Alan Yeterlilik Testleri’nde (AYT) ise 180’di.
Yani bundan sonra sınavlara girip, 1 Türkçe 1 tane de matematik sorusunu doğru yapan öğrencinin tercih yapma hakkı elde edecek.
Neden böyle bir karar alma gereği hissedildi?
Çünkü 2021 yılında yapılan sınavlardan sonra tercih işlemleri tamamlandığında üniversitelerin 169 bin kontenjanı boş kalmıştı.
Bu son kararla bu kontenjanlar da doldurulmuş olacak.
Devlet üniversiteleri için boş kontenjanlar çok sorun olmasa da özel üniversiteler için büyük bir problem teşkil ediyor. Bu bağlamda alınan karar özel üniversitelere hayat öpücüğü anlamına geliyor.
Elbette üniversite eğitimi almak isteyen her gencimizin bu amacına ulaşması için önündeki engellerin kaldırılması çok önemlidir.
Ancak tercih etmeleri durumunda yerleşebilecekleri bölüm olmasına rağmen öğrencilerin açıkta kalmayı göze aldığı bir dönemde zaten anlamını yitirmiş olan bir baraj puanı uygulamasının kaldırılması çok büyük bir iş değildir.
Üniversite eğitimi gözden düşmüş bir durumda.
Geçen yıl bazı tıp, diş hekimliği ve mühendislik fakültelerinde dahi kontenjanların boş kaldığı düşünüldüğünde asıl sorunun nerde olduğu daha iyi anlaşılabilir.
Gençliğimiz üniversite eğitimi alsa bile ülkesinde kendine bir gelecek göremiyor. Sık sık açıklanan kamuoyu araştırmalarında Türkiye’de gençlerin fırsat bulurlarla yurt dışına gitmek istediklerini ortaya koyuyor.
Hal böyleyken bir Türkçe bir matematik sorusunu cevaplayan öğrencileri 2 ya da 4 yıl üniversitede oyalamanın, işsizler ordusuna biraz daha geç katılmalarından, ailelerine eğitim masrafı ettirmekten başka bir anlamı yoktur.
Hükümet olarak bu okullardan mezun olanlara iş olanağı sağlanmadığı sürece böyle kararlar zaten dip noktalara gömülmüş olan ülkemizdeki üniversite eğitiminin daha da kalitesizleşmesinden başka bir sonuç doğurmayacaktır.
Merhum Prof. Dr. Haydar Baş Hocam, yıllar önce sınavsız üniversite projesi açıklamıştı. Bu projesi açıklarken de o gençler mezun olduklarında işsiz kalmayacakları bir Türkiye’yi inşa etmek de Baş Hoca’nın hedeflerinden bir diğeriydi. Milletimizin dilinde ‘İş aş Haydar Baş’ sloganı boşuna yer etmemişti.
Dolayısıyla hükümet bu gençlere iş verecek mi? Vermeyecek. O zaman baraj puanını kaldırmanın çok da anlamı yok.
Hükümet bu hamlesiyle yaklaşan seçimlerde ilk kez oy kullanacak Z kuşağı denilen gençlerin akılı çelmek de istiyor olabilir. Ancak ben önümüzdeki seçimde ilk kez oy kullanacak gençlerin büyüklerinin çoğunlukla kandığı bu ucuz numaralara pek pabuç bırakacaklarını zannetmiyorum.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024