logo
10 ŞUBAT 2025

Av olmak veya olmamak

14.06.2024 00:00:00 / Güncelleme: 14.06.2024 15:07:43

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş; "Avrupa'da küresel emperyalist sisteme karşı başkaldıran bir irade güçleniyor. Le Pen ve Meloni de dahil olmak üzere bunların ortak yönleri Amerikan dolarıyla, küresel emperyalist sömürü düzeni ve ABD'nin tek kutuplu dünyası ile kavga eden bir anlayışı temsil ederler, kendi ülkelerinin ABD güdümünde olmalarından rahatsızlar."

Aşırı sağ diye nitelendirilen partilerin Avrupa'da gittikçe gücünü arttırması ve iktidara yakın durmaları Amerika'nın başını çektiği grup tarafından oldukça tedirginlikle karşılanmaktadır.

Bunların aşırılık kavramı ile açıkladıkları partiler gerçekten aşırı mı? Yoksa BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın ifade ettiği gibi ABD'nin Avrupa'ya müdahalesini istemeyen siyasi partiler mi? ABD kendi çıkarlarına uygun bir şekilde kullanamadığı her siyasi görüşe aşırı yaftası yapıştırıp işin içinden sıyrılmaktadır.

2. Dünya Savaşı'nda Naziler bütün Avrupa'yı kasıp kavurarak işgal etti.

Başta Fransa olmak üzere Polonya ve diğer ülkeleri Nazi işgalinden kurtaran SSCB yani Kızıl Ordu'ydu.

Kızıl Ordu Berlin'e girip Nazi yönetimine son verince Avrupa'da büyük bir Komünizm sempatisi görülmeye başladı.

O dönemde komünist partiler iktidara gelmeye ve siyasetin ana akım partileri konumuna yükselmeye başladılar.

Amerika Birleşik Devletleri bu durumdan son derece rahatsız olarak SSCB'nin bu yayılmacılığı karşısında Marshall planını devreye soktu.

Marshall planı sayesinde komünist partilerin ilerlemesini yavaşlatarak kendi siyasetini dayattı.

Malum olduğu üzere 90'lı yıllara kadar devam eden soğuk savaşın temelinde ABD ve SSCB çekişmesi yatmaktadır.

ABD, Avrupa'yı kendilerini kurtardığını iddia ederken Putin en son yaptığı açıklamada "Eğer biz Nazileri durdurmasaydık bugün bütün Avrupa Almanca konuşuyor olurdu" diyerek 2. Dünya Savaşı'nda Rusların verdiği mücadeleye sahip çıktı.

Prof. Dr. Haydar Baş, 27 Şubat 2013 tarihinde Rus meclisi Duma'da Milli Ekonomi Modelini anlattı.

Rusya, Milli Ekonomi Modeli ile beraber Milli Para'larla ticaret tezini devreye soktu.

Prof. Dr. Haydar Baş'a göre Amerika Birleşik Devletleri'nin küresel hegemonyasının sonu dolarizasyonun bitmesi ile eşdeğerdir. 

Çünkü ABD kendi parasını 2. Dünya Savaşı'ndan sonra yaptığı anlaşmalarla dünya parası olarak kabul ettirdi.

ABD bu süreçte dolar hakimiyetini sağlamak için her türlü savaşa girmekten çekinmedi.

Dolar hakimiyetini kabullenmeyerek itiraz eden ülkeleri darbelerle ve iç karışıklarla dize getirdi.

Fakat Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli ve Milli Para sistemi ile dolar hakimiyetine son vermeyi başardı.

Rusya ve Çin başta olmak üzere BRICS ülkeleri Milli Para tezi ile beraber ABD dolarını büyük ölçüde devre dışı bırakmayı başardılar.

ABD, "doları ile oynayan her ülkeye ceza verir" kuralını bu iki ülkeye de uyguladı.

Ukrayna'yı Rusya'nın üstüne saldı.

Şimdi de Çin'in başına Tayvan belasını getirmeye çalışıyor.

Ukrayna'nın bu savaşı kazanamayacağını başta Zelenski olmak üzere bütün dünya ve Avrupalı liderleri de çok iyi biliyor.

ABD planının Ukrayna başta olmak üzere Avrupa'ya da büyük bir bedel ödetmek istediği açık bir şekilde ortaya çıkınca aynı kaderi yaşamak istemeyen Avrupalılar,  ABD'nin Avrupa'yı kullanmak istemesi planını akamete uğratmak için ABD'nin aşırı sağ diye aşağıladığı partilere yöneldi.

Aslında Avrupalılar aşırı sağa destek vermekle ABD politikalarına itiraz etmiş oluyorlar.

ABD, özellikle Vietnam Savaşı'ndan sonra savaşlara doğrudan müdahil olmak yerine vekil devletleri kullanmayı tercih ediyor.

Özellikle başta Macaristan olmak üzere Doğu Avrupa ülkeleri ciddi çıkarları paylaştıkları Rusya ile savaşmak ve çatışmak istemiyorlar.

İşin özü milli iradeye dayanan ve ulusal çıkarları ön planda tutan yönetimlerin iktidara gelmesidir.

Milli çıkarları önceleyen bir iktidarın egemen olmadığı ülkeler, kolaylıkla ABD emperyalizminin bir maşası ve aparatı oluyor.

Sonuç olarak demokratik ve laik bir hukuk devleti olması gereken Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bu vasfının anayasal güvenceyle daha da sıkı kurallarla sağlamlaştırmak lazım. 

Muhakkak anayasa değişikliği yapılacaksa anayasaya eklenmesi gereken en önemli madde kesinlikle Atatürk çizgisinden kaynaklanan tam bağımsız Türkiye vurgusu olmalıdır. 

Atatürk'ün "Milli benliğini yitiren uluslar başka milletlerin şikârıdır." Sözünü kulağımıza küpe edelim ve karar verelim. Ukrayna gibi ABD'nin veya Rusya'nın şikârı mı olacağız yoksa kendi vatanımızda hür ve müstakil mi yaşayacağız?

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Cihat Tekin / diğer yazıları
İsrail, 7 Ekim'deki başarısızlıkları soruşturmuyor
Devlet komisyonu kurulması kararı çıkmadı
Hamas'tan Trump'a tepki
Gazze'yi satın almaya hazırım demişti
İstanbul için yeniden kar alarmı
Kuvvetli rüzgar ve dona dikkat
TÜİK işsizlik oranını açıkladı
3 milyon işsiz var!
Dolar 36 lira sınırını geçti
Yeni hafta rekorla başladı
En önemli adasında işler bitik!
Deprem dalgası Yunan ekonomisini yere seriyor
Gazze’de rol değişimi
ABD, Gazze'yi sahiplenirse kim ne diyebilir?
Büyük deprem yolda mı?
Ege Denizi beşikten de beter
Trump'a ilk cevap 5 gün sonra geldi
Erdoğan'dan İmamoğlu'na eleştiri
Uzmanı uyarıyor
Covid-19 geçirenler işi sıkı tutsun
Büyük cesaret!
Vatandaşlar bankalara korkmadan borçlanıyor!
Unda bir tuhaflık var
TMO aldığı buğdayı koruyamadı
Bakliyatta ithalat tam gaz
Meksika'da üretiliyor, Türkiye'de tüketiliyor
Okan Buruk: 'Biz beklemiyorduk ama bekleyenler varmış'
Murat Sancak: ‘Okan Hoca benim ağzımı açtırma’
‘Kral çıplak’
Ahmet Çakar, Murat Sancak’ı tebrik etti
İsrail, 7 Ekim'deki başarısızlıkları soruşturmuyor
Devlet komisyonu kurulması kararı çıkmadı
Hamas'tan Trump'a tepki
Gazze'yi satın almaya hazırım demişti
İstanbul için yeniden kar alarmı
Kuvvetli rüzgar ve dona dikkat
TÜİK işsizlik oranını açıkladı
3 milyon işsiz var!
Dolar 36 lira sınırını geçti
Yeni hafta rekorla başladı
En önemli adasında işler bitik!
Deprem dalgası Yunan ekonomisini yere seriyor
Gazze’de rol değişimi
ABD, Gazze'yi sahiplenirse kim ne diyebilir?
Büyük deprem yolda mı?
Ege Denizi beşikten de beter
Trump'a ilk cevap 5 gün sonra geldi
Erdoğan'dan İmamoğlu'na eleştiri
Uzmanı uyarıyor
Covid-19 geçirenler işi sıkı tutsun
Büyük cesaret!
Vatandaşlar bankalara korkmadan borçlanıyor!
Unda bir tuhaflık var
TMO aldığı buğdayı koruyamadı
Bakliyatta ithalat tam gaz
Meksika'da üretiliyor, Türkiye'de tüketiliyor
Okan Buruk: 'Biz beklemiyorduk ama bekleyenler varmış'
Murat Sancak: ‘Okan Hoca benim ağzımı açtırma’
‘Kral çıplak’
Ahmet Çakar, Murat Sancak’ı tebrik etti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.